20. Hukuk Dairesi 2018/5963 E. , 2019/595 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalılar ..., ... Yönetimi, ... ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne, duruşma isteminin değerden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, asliye hukuk mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği tahmini altı dönüm kadar taşınmazı 1968 yılında Mehmet Sessiz"den satın ve devir aldığını, taşınmazın tamamının onsekiz dönüm olup, 2/3"nün ..."a ait olduğunu, paydaş ... ile yerleri bölüştüklerini ve kendisine düşen kısmı bahçe yapmak istediğini, ancak, davalıların buna karşı gelip şiddet kullandığı, bahçesini tahrip ettiklerini belirterek, davalıların müdahalelerinin önlenmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Kadastro çalışmaları sırasında ... ilçesi, ... köyü 481 ada ...; 488 ada 3 ve ...; 489 ada 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlar ... .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/544 Esas sayılı dosyasında davalı olduğu belirtilerek, mülkiyet sütunu boş bırakılmak suretiyle tesbit edilmiş, mahkemece kadastro çalışmalarından sonra dava konusu taşınmazlarla ilgili tesbit tutanağının düzenlendiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş ve dosya kadastro mahkemesine gönderilmiştir
Kadastro mahkemesince yapılan yargılama sonucu; davacı ..."in davasının reddine,
Dava konusu ... ilçesi, ... köyünde bulunan 489 ada 5, 6 ve 7 parsel sayılı sırasıyla 282,11 m²; 296,62 m² ve 8,52 m² yüzölçümlü taşınmazların ... vasfıyla ... adına tapuya tesciline, 481 ada ... parsel sayılı 540,17 m² yüzölçümlü taşınmazın ham toprak vasfıyla ... adına tapuya tesciline, 488 ada ... parsel sayılı 747,73 m² yüzölçümündeki taşınmazın tamamı 16 pay kabul edilerek; ... payının ... kızı ..., 3 payının ... kızı ... ... (...), 3 payının ... kızı ... (...), 3 payının ... kızı ... (...), 3 payının ... oğlu ... adlarına tapuya tesciline, 488 ada 3 parsel sayılı 2887,11 m² yüzölçümündeki taşınmazın bahçe vasfıyla ... oğlu ... adına tapuya tesciline, 481 ada 2 sayılı parselin tutanak aslının ekleriyle birlikte kesinleştirme işlemi için tapu müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 29/05/2014 gün ve 2014/3908 – 5873 sayılı kararında özetle: “Dava konusu taşınmazların malik haneleri açık olduğundan, ... ve sınırında ... bulunduğundan ... Yönetimi davaya dahil edilerek taraf oluşturulmalı, ondan sonra işin esasına girilmelidir. Öncelikle, taşınmazın bulunduğu köyde ... kadastrosu yapıldığı anlaşıldığından; işe başlama, çalışma ve askı ilân tutanakları ile kesinleşmiş ... tahdit haritası ... İşletme Müdürlüğünden istenmeli ve en eski tarihli ve 1980’li yıllara ait memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, bir ... mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, dava konusu taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; öncesi ... olan bir yerin üzerindeki ... bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt ... toprağının ... sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; taşınmazların öncesinin ... sayılan yerlerden olduğunun saptanması halinde taşınmazların ... niteliği ile ... adına tescili gerekir. Dava konusu taşınmazların ... sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınmalı, dava konusu taşınmaların mirasçılar arasında taksim edilip edilmediği saptanmalı, davacı ve davalıların dayandıkları senetlerde imzası olan taraflar tanık sıfatı ile dinlenmeli, önceki beyanları ile arasında çelişki doğarsa bu çelişkiler giderilmeli” denilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacı ..."ın davasının kısmen kabulüne, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 489 ada 5, 6 ve 7 parsel sayılı sırasıyla 282,11 m²; 296,62 m² ve 8,52 m² yüzölçümlü taşınmazların ... vasfıyla ... adına tapuya tesciline, 481 ada ... parsel sayılı 540,17 m² yüzölçümlü taşınmazın ham toprak vasfıyla ... adına tapuya tesciline, 488 ada ... parsel sayılı 747,73 m² yüzölçümündeki taşınmazın tamamı 16 pay kabul edilerek; ... payının ... kızı ..., 3 payının ... kızı ... (...), 3 payının ... kızı ... (...), 3 payının ... kızı ... (...), 3 payının ... oğlu ... adlarına tapuya tesciline, 488 ada 3 parsel sayılı 2887,11 m² yüzölçümündeki taşınmazın bahçe vasfıyla ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili, davalılar ..., ... Yönetimi, ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 08.06.2005 tarihinde ilân edilerek kesinleşen ... kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi tarafından kesinleşmiş ... tahdit haritasına, eski tarihli hava fotoğrafı ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 489 ada 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazların ... sayılan, çekişmeli diğer parsellerin ise ... sayılmayan yerlerden olduğu, 481 ada ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde kazanmayı sağlayıcı imar ve ihya çalışması yapılmadığı, araziye tarım arazisi vasfı kazandırılmadığı, zilyetlikte kazanmayı sağlayan ekonomik amaca uygun ve kanunun aradığı bir kullanımın da bulunmadığı, çekişmeli 488 ada 3 ve ... parsel sayılı taşınmazlarda adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden, 7139 sayılı Kanununun 33. maddesi uyarınca ... Yönetiminden harç alınmasına yer olmadığına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine 04/02/2019 günü oy birliği ile karar verildi.