3. Hukuk Dairesi 2016/6221 E. , 2017/10509 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma günü olarak belirlenen 20.06.2017 tarihinde davalı ile davacı adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve taraflardan kimsenin gelmemiş olması nedeniyle işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; tarafların, 04.04.2012 tarihinde kesinleşen hükümle boşandıklarını; müvekkiline düğünde takılan ziynet eşyalarının, davalı tarafından şiddet uygulanmak suretiyle elinden alındığını ileri sürerek; müvekkiline ait olan 10 adet 22 ayar 3 burmalı altın bilezik, 10 adet 22 ayar altın bilezik, 60 adet çeyrek altın, 6 adet reşat altın, 1 adet 22 ayar hasır gerdanlık altının aynen iadesine; mümkün olmaz ise, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, şimdilik 20.000 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 28.02.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile bedel yönünden istemini 54.545 TL ye artırmıştır.
Davalı vekili; müşterek evi terk eden davacının ziynet eşyalarını da yanında götürmüş olduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 18.620 TL değerindeki 10 adet üçlü burma bileziğin, 8.470 TL değerindeki 55 adet çeyrek altının ve 6.180 TL değerindeki 1 adet 22 ayar setin aynen iadesine, mümkün olmaması halinde ise ziynet eşyalarının değerleri toplamı olan 33.504 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline dair verilen hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiş ve Dairemizin 14.05.2015 gün ve 2014/14060 E. 2015/8960 K. sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma kararına uyan mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 19.110 TL değerindeki 10 adet üçlü burma bileziğin, 9.240 TL değerindeki 56 adet çeyrek altının ve 6.695 TL değerindeki bir adet 22 ayar setin aynen iadesine, mümkün olmaması halinde ise ziynet eşyalarının değerleri toplamı olan 35.045 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir
./..
-2-
1- Kural olarak, taraflardan yalnız birinin hükmü temyizi halinde, Yargıtay"ın temyiz eden tarafın lehine verilen bozma kararına uyan mahkeme, temyiz eden tarafın, önceki karara oranla aleyhine olan bir hüküm veremez. Başka bir ifadeyle, aleyhe hüküm verme yasağı nedeniyle mahkeme, davalının ödemesi gereken miktarı bozmadan sonra artıramaz.
Somut olayda; bozmaya konu ilamda çeyrek altınların miktarı 55 adet, tüm ziynet eşyalarının değeri ise 33.504 TL olarak belirlenmiştir. Bu kararı, davacı taraf temyiz etmemiştir. Davalının temyiz isteği üzerine karar bozulmuştur. Bozma ilamı sonrası verilen kararla, bu defa, çeyrek altınların miktarı 56 adet, tüm ziynet eşyalarının değeri ise 35.045 TL olarak belirlenmiştir. Şu durumda, mahkemece, aleyhe hüküm verme yasağı ihlal edilmiş olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
2-) Bozma nedenine göre, davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bendde açıklanan nedenle davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.