3. Hukuk Dairesi 2016/18287 E. , 2017/10525 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki asıl davada nafakanın kaldırılması, karşı davada nafakanın arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan Münine için 450 TL, Ahmet için aylık 250 TL, Fatıma için 150 TL, Rüveyda için 400 TL olmak üzere toplam 1.250 TL nafaka ödediğini, müvekkilinin yeni bir evlilik yaptığını ve masraflarının arttığını, davalılardan Ahmet"in Orman Müdürlüğünde işe başladığını, davalıların birlikte yaşadıkları annelerinin ekonomik yönden çok iyi bir durumda olması nedeniyle davalıların ekonomik bir sıkıntılarının kalmadığını belirterek davalılar lehine bağlanan nafakaların iptaline veya uygun miktarda indirim yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuş, karşı davada ise davalı ... yönünden 150 TL nafakanın 500 TL"ye çıkarılmasını istemiştir.
Mahkemece, davalılar Mümüne Gümüşsoy, Fatma Gümüşsoy, ... aleyhine açılan davanın reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kabulü ile davalı aleyhine 2014/160 esas 2014/872 karar sayılı ilamı ile takdir edilen aylık 250 TL yardım nafakasının dava tarihinden itibaren ortadan kaldırılmasına, karşı davanın kısmen kabulü ile Fatma lehine Aksaray 2. Aile Mahkemesinin 2009/909 esas sayılı dosyası ile takdir edilen aylık 150 TL yardım nafakasının dava tarihinden itibaren 100 TL artırılarak aylık 250 yardım nafakası olarak devamına karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
TMK.nun 364.maddesine göre; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür."
Aynı Kanunun 365/2.maddesinde de; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir." düzenlemesi yer almıştır.
Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1998 gün ve 1998/656-688 sayılı ilamında da; "...yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların..." yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir.
Somut olayda; davalı ..."un 23/10/2013 tarihli sağlık kurulu raporuna göre % 48 oranında özürlü olduğu ve herhangi bir sosyal yardım almadığı anlaşılmaktadır. Orman Genel Müdürlüğünün cevabi yazısında, davalının 2015 yılı içerisinde Aksaray İş-Kur Müdürlüğü ile düzenlenen toplum yararına program kapsamında 01/04/2015 tarihinde işe başladığı, 30/09/2015 tarihinde programın sona ermesi nedeniyle çıkışı yapıldığı, çalıştığı süre içerisinde asgari ücret üzerinden maaş aldığı bildirilmiştir. Davalının, çalışmasının geçici nitelikte olduğu göz önüne alındığında, nafakanın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde nafakanın kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.