3. Hukuk Dairesi 2017/9393 E. , 2017/10531 K.
"İçtihat Metni"Davacı ... Yalıtım ve..... ile davalı Kalemaden .... aralarındaki asıl davada alacak, birleşen davada itirazın iptali davasına dair ....Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 18.11.2015 günlü ve 2014/437 E.-2015/1088 K. sayılı hükmün Bozulması hakkında Yargıtay 6. Hukuk Dairesince verilen 21.06.2016 günlü ve 2016/1861 E.-2016/4852 K. sayılı ilama karşı davalı-birleşen dosya davacısı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Asıl davada, davacı vekili, taraflar arasında 05/11/2010 tarihli kira sözleşmesi yapıldığını, daha sonra imzalanan 01/12/2010 tarihli sözleşme ile kiralananda üretilen malzemenin kiracı tarafından kiraya verene satışı koşullarının düzenlendiğini, davalının bu sözleşmeye göre taahhüt ettiği miktar, mal teslim etmediğini ve müvekkilinin başka tedarikçilerden daha yüksek fiyatla mal satın almak zorunda kaldığını, doğan zarardan davalının sorumlu olduğunu belirterek 526.227,43 TL zararın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili, aynı sözleşmeden kaynaklı satış bedeli alacağı 151.375,02 TL üzerinden yapılan icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğinden bahisle 136.788,98 TL alacak bedeli nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalini istemiştir.
Mahkemece, asıl davada 526.227,43-TL alacağın davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi oranlarıyla birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, birleşen dava yönünden itirazının kısmen iptali ile takibin 136.788,90-TL üzerinden devamına, bu miktara takip tarihinden itibaren ticari faiz oranlarının uygulanmasına, takibe konu miktar likit olduğundan %20 icra inkar tazminatı olan 27.357,78-TL ye hükmedilmesine karar verilmiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 21/06/2016 gün ve 2016/1861 Esas- 2016/4852 Karar sayılı ilamı ile davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, takip tarihi ve asıl davanın açıldığı tarih itibariyle davalı-karşı davacı şirketin satım sözleşmesinden kaynaklı muaccel hale gelen alacaklarının, asıl davada talep edilen tazminat alacağından takas ve mahsup edilerek sonucuna göre davalar hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahsup yoluna gidilmeksizin hüküm kurulması doğru görülmediğinden hükmün davacı-karşı davalı lehine bozulmasına karar verilmiştir.
Söz konusu karara karşı davalı-birleşen davanın davacısı vekili tarafından kararın düzeltilmesi talep edilmiş olmakla, yeniden yapılan incelemede;
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı-karşı davacı vekilinin sair karar düzeltme itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-)Taraflar arasında düzenlenen 01/12/2010 tarihli sözleşmede, "mücbir sebep halleri dışında satıcının taahhüt ettiği malzemeyi, sözleşmeye uygun miktar, kalite ve zamanda tedarik edememesi durumunda, alıcı sözleşme konusu eşdeğer malzemeyi başka bir yerden temin ve tedarik edebilecektir. Bu eşdeğer malzeme bedelinin sözleşmede belirlenen fiyatlardan daha yüksek olması durumunda aradaki fiyat farkı alıcı tarafından satıcıya fatura edilecektir."" hükmünü içermektedir. Davacı, asıl davada, bu hükme dayanarak başka yerden mal tedariki nedeniyle uğradığı zararın tazmini talep etmiştir. Mali müşavir bilirkişi tarafından, ticari defterler incelenerek hazırlanan bilirkişi raporunda, davacının, davalıdan temin edemediği ürünler için dış piyasaya fazladan 658.347,12 TL fazla ödeme yaptığı tespit edilmiş, mahkemece, söz konusu bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının talebi ile bağlı kalarak 526.227,43-TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm vermeye yeterli değildir. Mahkemece, Maden Mühendisi bilirkişinin de bulunacağı heyetten rapor alınarak, davacının, davalının tedarik edememesi nedeniyle dış piyasadan temin ettiği malzeme bedelinin rayiç fiyatlara uygun olup olmadığı belirlenerek bu konuda bir fiyat değerlendirmesi yapılması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesinin hatalı olduğu bu defaki incelemeden anlaşılmakla, bozma ilamındaki sebep yanında ayrıca bu nedenle de hüküm bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalı-birleşen dosya davacısı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 21/06/2016 gün ve 2016/1861 Esas- 2016/4852 Karar sayılı ilamın bozma gerekçesine, yukarıda açıklanan bozma sebebi de eklenmek suretiyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine, 20/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.