21. Hukuk Dairesi 2013/3842 E. , 2014/4557 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Afyonkarahisar İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/01/2013
NUMARASI : 2012/11-2013/23
Davacı, çakışan SSK"lı süreler hariç 19/06/1986-15/03/2011 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitiyle, 01/07/2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, 19.06.1986 – 15.03.2011 tarihleri arasında SSK"lı çalışmaları dışındaki sürelerde Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun, 6111 sayılı Yasa kapsamında 7.799 gün yaptığı ihyanın geçerli olduğunun ve 01.07.2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacının 01.06.1999 – 15.03.2011 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur Sigortalısı olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin talebi ile yaşlılık aylığına ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının, 31.03.1986 varide tarihli bildirgedeki muhtar onayı ile 01.01.1986 tarihi itibari ile tescil edildiği, ayrıca Nisan 1997, Haziran 1999 tarihinde ve Haziran 2002 – 2011 yılları arası aralıksız olarak prim kesintisi bulunduğu, davacının 01.03.1980 tarihinden beri devam eden ve 14.11.2000 tarihinden beri devam eden kooperatif kayıtları bulunduğu, 11.12.1985 tarihinden beri devam eden ziraat odası kaydı bulunduğu, davacının 5510 sayılı Yasa"nın geçici 17. maddesinden yararlandırılması talebi gereğince; davalı Kurum tarafından ilk olarak, 01.01.1986 tarihinden itibaren kesintisiz Tarım Bağ-Kur sigortalısı kabul edilmesi nedeni ile 01.01.1986 – 30.04.2008 tarihleri arası için 7.859 gün üzerinden borç bildirildiği, davacının bu borcu yasal süresi içerisinde ödediği, ancak daha sonra davacının 506 sayılı Yasa kapsamındaki 20.06.1986 – 30.10.1995 tarihleri arasındaki kısa süreli, 01.02.1997 – 01.02.1998 tarihleri arasındaki kesintisiz çalışmaları nedeni ile Tarım Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin değiştirildiği, davacının ihya süresinin de 01.08.1986 – 31.08.1994 ve 01.10.1994 – 31.01.1997 tarihleri arası için 3.750 güne düşürüldüğü, dosyada mevcut ekstreye göre davacının son olarak 01.01.1986 – 19.06.1986 ve 15.03.2011 22.06.2011 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul edildiği, davalı Kurum"un, davacının ihya ile ödediği 3.750 günü kabul etmekle birlikte sigortalılık süresinden saymadığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa"nın 10. maddesine göre; “ sigortalıların kayıt ve tescil işlemlerinde valilik, kaymakamlık, özel idare, belediye ve muhtarlık ve nüfus idareleri kayıtları ile diğer kamu kuruluşlarının, tarım satış kooperatifleri ve birliklerinin, pancar ekicileri istihsal kooperatifleri ve Birliği Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi kayıtları esas alınır. ”
Öte yandan Tarım Bağ-Kur sigortası kapsamında kesintisiz tarımsal faaliyetin bulunduğunun anlaşıldığı hallerde, gerek 506 ve gerekse 1479 sayılı Yasa"lar kapsamındaki kısa süreli çalışmaların 2926 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı tümden sona erdirmeyeceği, 2926 sayılı Yasa"nın 36 ve 10.maddesindeki şartların da gerçekleşmesi halinde 506 ve 1479 sayılı Yasa"lar kapsamındaki kısa süreli çalışmalar dışında kalan süreler bakımından Tarım Bağ-Kur sigortalısı olunduğunun kabulünün gerekeceği, 506 ve 1479 sayılı Yasa"lar kapsamındaki çalışmaların uzun süreli olduğu hallerde ise, tarımsal faaliyetin kesintiye uğradığının ve anılan çalışmaların sona ermesinden sonra, 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, doğrudan prim yatırılması, talep veya aynı Yasa"nın 36.maddesine göre ürün bedelinden tevkifat yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulması gerektiği Dairemizin giderek Yargıtay"ın yerleşmiş görüşlerindendir
Bir yıldan daha az süren zorunlu sigortalılık kapsamındaki çalışmalar kısa süreli olup, kesintisiz bir şekilde bir yıl veya daha fazla süren çalışmalar ise uzun süreli çalışmadır.
Somut olayda ise; davacının 01.01.1986 tarihi itibari ile tescil edildiği, 01.03.1980 tarihinden beri devam eden kooperatif kaydı ile 11.12.1985 tarihinden beri devam eden ziraat odası kaydı bulunduğu, 10.06.1986 – 30.10.1995 tarihleri arasında kalan 506 sayılı Yasa kapsamındaki çalışmalarının kısa süreli olduğu, davacının 506 sayılı Yasa kapsamındaki 01.02.1997 – 01.02.1998 tarihleri arasındaki uzun süreli çalışmalarından sonra prim kesintilerinin bulunduğu göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; davacının 01.01.1986 – 01.02.1997 tarihleri arasında 506 sayılı Yasa kapsamındaki çalışmaları haricinde ve yeniden 01.03.1998 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunu, ayrıca kabul edilen tüm bu sürelerde 6111 sayılı Yasa"dan faydalanması gerektiğini kabul etmek, yaşlılık aylığı koşullarını da bu duruma göre yeniden değerlendirerek varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 11/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.