Esas No: 2021/2475
Karar No: 2022/5437
Karar Tarihi: 05.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2475 Esas 2022/5437 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Davacı vekili, davalı şirkete para verildiğini ancak geri alınamadığını öne sürerek, taraflar arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığının tespitine ve ödenen paranın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi, bakiye talep ve davalı ...’a yönelik davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermiştir. Ancak, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi, dava şartı olan kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak, karar verilmesine yer olmadığına hükmetmiştir. Karar, davacı vekili ve davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay, davanın bir kısmının dava şartı yokluğundan usulden reddine, bakiye kısım ve davacının davalı ...’a karşı açtığı dava hakkında ise 7194 sayılı Yasa’nın 41. maddesi kapsamında karar verilmesine yer olmadığına hükmetmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 7194 sayılı Yasa’nın 41. maddesi.
- HMK'nın 355 vd., 369/1., 371, 373/2. maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 20.12.2019 tarih ve 2019/535 E- 2019/782 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nce verilen 13.01.2021 tarih ve 2020/1459 E- 2021/67 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ve davalı şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin yurt dışında birçok ülkede yatırılan paraların istenildiği her an geri çekilebileceği ve karşılığında yüksek oranda faiz verileceği garantisi ile müvekkilinin davalı tarafa para verdiğini, ancak ödenen paranın bir türlü geri alınamadığını ileri sürerek, taraflar arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığının tespitine ve ödenen paranın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, davalı şirkete karşı açılan 41.414,64 Euro’ya yönelik dava hakkında kesin hüküm bulunduğundan bu miktara ilişkin davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, bakiye talep ve davalı ...’a yönelik davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nce, davanın 7194 sayılı Yasa’nın 41. maddesi kapsamında olduğu, bu itibarla kesin hüküm ve sair hususların tartışılmasına gerek olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın tümü hakkında 7194 sayılı Yasa’nın 41. maddesi kapsamında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
1- İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı şirket vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, davacının davalı şirkete ortak olmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın iadesi talebine ilişkindir. Davacı yabancı mahkemede davalı şirket aleyhine 41.414,64 Euro miktarlı alacak davası açmış, bu dava reddedilmiş ve bu ret kararı kesinleşmiştir. Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince yabancı mahkeme kararının tanınmasına karar verilmiş ve tanımaya ilişkin bu karar da kesinleşmiştir. Kesin hüküm dava şartı olup mahkemece re’sen değerlendirilmesi gerekmektedir. 7194 sayılı Yasa, dava şartlarından olan kesin hükmün değerlendirilmesine engel bir düzenleme içermemektedir. Bu itibarla tarafları, hukuki sebepleri aynı olan yabancı mahkeme kararı 41.414,64 Euro yönünden kesin hüküm teşkil etmekte olup Bölge Adliye Mahkemesince davacının davalı şirkete karşı açtığı davanın 41.414,64 Euro’luk kısmının dava şartı yokluğundan usulden reddine, bakiye kısım ve davacının davalı ...’a karşı açtğı dava hakkında 7194 sayılı Yasa’nın 41. maddesi kapsamında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın tümü hakkında 7194 sayılı Yasa’nın 41. maddesi kapsamında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru görülmemiş ve bölge adliye mahkemesi kararının bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm, davalı şirket vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı şirkete iadesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 05/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.