Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20790
Karar No: 2017/10818
Karar Tarihi: 03.07.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/20790 Esas 2017/10818 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/20790 E.  ,  2017/10818 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, ....e müdürlüğüne bağlı Çakırlar ....e Şefliği Ya...an Başı Mevki 160, 161, 164, 210 ve 211 nolu bölümlerde usulsüz otlatma yapan davalılar hakkında 20.07.2010 tarih ve 395 sayılı suç zaptı ve tazminat raporu tanzim edildiğini, usulsüz otlatma yapılan sahada idarenin uğradığı 5.918,52 TL zararın ödenmesi konusunda davalılara yapılan tebligatların sonuçsuz kaldığını iddia ederek 5.198,52 TL"nin 20.07.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tazminini talep etmiştir.
    Davalılar vekili, kendilerine ait sığırların başında bizzat bulunarak otlatma yaptıklarını, davaya konu yerde başında sahibi bulunmayan çok sayıda değişik cinste hayvanların otladığını, davacı kurumun 20.07.2010 tarihinde tuttukları zaptı olay yerinden çok uzakta olan davalıların yanına gelerek imzalatmaya kalktıklarını, davalıların zaptı imzalamadığını, davalıların hiçbir şekilde orman olan yerde otlatma yapmadıklarını, dikenli tellere de zarar vermediklerini savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen hükmün, davalılarca temyizi üzerine Dairemizin 07.10.2015 tarih, 2014/19453 esas, 2015/15198 karar sayılı kararı ile; "...Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davaya konu usulsüz otlatmanın yapılıp dikenli tellerin tahrip olduğu 2010 yılı için bir kilometre uzunluğunda işçilik dahil dikenli tel çekilmesi bedelinin 3,182 TL olduğu, tahrip olan 1860 metre dikenli tel bedelinin 5.918,52 TL olduğu belirtilmiş, mahkemece de tespit edilen bu bedelin tazminine karar verilmiştir. Ancak; davaya konu tahrip olan tellerin, kullanılmış olması nedeniyle hurda bedelinin değerlendirilmediği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece yapılacak iş; bilirkişiden ek rapor alarak, öncelikle tahrip olan tellerin kullanılmış olması nedeniyle kullanılmış bedelinin tespit edilmesi ve bu bedelden tellerin hurda olarak değerlendirilebileceği düşünülerek elde edilecek hurda bedelinin düşülmesi suretiyle zarar tespitinin yaptırılması, ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesidir." gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılana yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile, 5622,59-TL tazminat alacağının 20/07/2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-)Mahkemece her ne kadar bozmaya uyma kararı verilmiş ise de bozma gerekleri tam olarak yerine getirilememiştir. Şöyle ki
    Kural olarak bozma kararına uyan mahkeme, artık bozma kararı gereğince işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır. Çünkü, mahkemenin bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli müktesep (kazanılmış) hak doğmuştur. Bu kazanılmış hak yeni bir hükümle ortadan kaldırılamaz.
    Bozulan bir hükmün, bozma sebepleri dışında kalan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uyan mahkeme, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olması nedeniyle; kesinleşen kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Zira, kesinleşmiş olan kısımlar, lehine olan taraf yararına bir usuli müktesep hak teşkil eder.
    Somut olayda; mahkemece uyulan Dairemizin bozma ilamının son paragrafında, öncelikle tahrip olan tellerin kullanılmış bedelinin tespit edilerek, bu bedelden tellerin hurda bedelinin düşülmesi suretiyle zarar tespitinin yapılması gerektiği açıklanmış ve bu konuda davalılar lehine usuli müktesep hak oluşmuştur.
    Mahkemece, bozmaya uyulmuş olmasına karşın, bozma gereği yerine getirilmemiştir.
    Öyle ki, bozma ilamı üzerine düzenlenen 03.06.2016 tarihli ek bilirkişi raporunda, bozma ilamında açıklandığı şekilde dava konusu telleri kullanılmış bedelleri değil, aynen bozma öncesi alınan ana raporda olduğu gibi, hiç kullanılmamış yeni tellerin döşeme maliyeti hesaplanarak bu bedel üzerinden hurda bedeli düşülmek suretiyle bedel belirlenmiş ve mahkemece bu rapor esas alınarak hüküm kurulmuştur.
    O halde mahkemece, Dairemizin 07.10.2015 tarih, 2014/19453 esas, 2015/15198 karar sayılı bozma ilamında belirtildiği üzere, dava konusu tellerin kullanılmış bedelinin hesaplaması ve bu bedel üzerinden tellerin hurda bedeli düşülmek suretiyle zarar miktarının belirlenmesi ve hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, bozma gereği yerine getirilmeden, eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    2-Bozma nedenlerine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalılar yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi