Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4033
Karar No: 2020/7926
Karar Tarihi: 29.06.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/4033 Esas 2020/7926 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2017/4033 E.  ,  2020/7926 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin hizmet tespit davası ile kesinleşen çalışma süresine göre 20.08.2004- 26.12.2007 tarihleri arası hizmet akdine dayalı olarak haftanın altı günü 08.00-20.00 arası son üç yıl mağaza sorumlusu olarak önceki dönemde depoda toptan bölümünde çalıştığını, fazla çalışmaları ile ulusal bayram ve genel tatil günleri çalışmalarının karşılığının ödenmediğini, izinlerinin kullandırılmadığını iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili ise davacının iş sözleşmesinin kendi iradesi ile ayrılması sonucu devamsızlık yapması sebebi ile haklı nedenle feshedildiğini, hiçbir hak ve alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
    İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
    Somut olayda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının fazla çalışma ücret alacağı, tanık beyanları esas alınarak hesaplanmıştır. Yargılama sırasında dinlenen tek davacı tanığı; 1995-2008 yılları arası çalıştığını, mesainin kışın 08.30- 18.30 arası, yazın ise 08.30-19.30/20.00 arası olduğunu beyan etmiştir. Davalı tanıklarından biri 2000 yılından itibaren; diğeri 27 yıldır halen işyerinde çalıştıklarını; mesainin 08.30/09.00-18.00 arası olduğunu; diğer tanık ise 08.30da başlandığını ancak görevi gereği günlük işyerinden ayrıldığın içi mesai bitim saatini bilmediğini ifade etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalının zamanaşımı defi dikkate alınarak 05.02.2009- 06.11.2010 tarihleri arası davacının iddia ettiği 08.00-20.00 saatleri arası 12 saatten 1.5 saat ara dinlenme düşülerek haftalık 18 saat fazla çalışma yaptığı kabulüne göre asgari ücret üzerinden 1/ 3 indirimli 3.702,76 TL ve davacı iddiası doğrultusunda 800,00 TL net ücret üzerinden 5.406,02 TL olarak seçenekli olarak hesaplanmıştır. Davacı vekili tarafından 11.03.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile 5.554,14 Tl olarak ıslah edilmiş ve mahkemece 3.702,76 olarak kabul edilmiştir. Tanıklar ancak kendi çalışma dönemlerindeki çalışma şekli ile ilgili bilgi sahibi olabilirler ve tanıklıklarına ancak kendi çalışma dönemleri ile sınırlı olarak itibar edilebilir. Davacı tanığın 2008 yılı sonrası çalışması bulunmadığından, davacı iddia ettiği saatler arasında çalıştığını ispatlayamadığı gözetilmeden kabul edilen çalışma dönemine ilişkin davalı tanık beyanlarındaki çalışma saatlerine itibar edilerek hesaplama yapılması ve ıslaha karşı zamanaşımı defi dikkate alınarak fazla çalışma ücret alacağının değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 29.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi