3. Hukuk Dairesi 2017/9416 E. , 2017/10895 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili ,tarafların evli olduklarını , müşterek çocuklarının bulunmadığını, davalının davacıya sürekli hakaret ve küfür ettiğini,tarafların ailelerinin de aynı mahallede oturduğunu, davalının annesinin evliliğe müdahale ettiğini, davalının da sinirli bir yapıya sahip olduğunu, davalının davacının annesine babasına hitaben küfürlü konuştuğunu, Ilgın Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2015/83 esas 2015/86 karar sayılı D.İş sayılı dosyası ile davalının 1 ay süre ile evden uzaklaştırma cezası aldığını , davalının en son kurban bayramı namazı çıkışı davacının babası, kardeşi ile akrabalarına saldırdığını, davalının çalışmak istemediğini, davalının davacıyı boşayıp teyzesinin kızını alacağını duyduklarını, davacının hiçbir geliri olmadığını, babasının yanında kaldığını ileri sürerek davacı lehine aylık 500,00 TL nafakanın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacının iddialarının doğru olmadığını, davacının davalıya sürekli hakaret ve küfürler ettiğini,davacının anne ve babasının evliliklerine çok müdahale ettiklerini, davacının evliliğin gerektirdiği yükümlülükleri yerine getirmediğini,davacının ailesinin müdahalesi ile haklı bir sebebi olmadan evi terkettiğini, davacının ayrı yaşamakta haklı bir sebebinin bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tarafların ayrı yaşamasına sebep olan olaylarda davalının kusurunun bulunmadığı,davacının kusurlu olduğu,davacının ailesi ve yakınlarının evliliğe müdahalesi sonucu ayrı yaşamanın gerçekleştiği ,davacının evi terk ettiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ayrı yaşamakta haklılık iddiasına dayalı eş yönünden tedbir nafakası istemine ilişkindir.
4721 sayılı MK.nun 195.maddesi uyarınca, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir. Hakim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine Kanunda öngörülen önlemleri alır.
Aynı yasanın 197.maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.
Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır.
Buna göre davacının ayrı yaşamada, haklı olup olmadığının araştırılması ve "ayrı yaşamada haklılık" olgusunun kanıtlanması gerekir.
Somut olayda; davacı ayrı yaşamada haklı olduğunun ispatı hususunda Ilgın Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2015/83 esas 2015/86 karar sayılı değişik iş dosyasına başvurmuş,bu dosyada davalı taraf dinlenen ... davacının evden ayrılmasına neden olan son olayda eşine ve eşinin ailesine sövmediğini ancak bir an sinirle davacıya eşyalarını al, s,...r git dediğini beyan etmiştir. Davacı taraf bu olay neticesinde eşyalarını toplayarak müşterek haneden ayrılmıştır. Davalının bu anlatımından davacı eşin ayrı yaşamakta haklı olduğunu kabul etmek gerekir.
Buna göre dosya kapsamı, taraf ve tanık beyanı ile ayrı yaşamada haklı olduğu iddiasını ispat eden davacı lehine hakkaniyet ilkesine uygun bir nafaka takdir edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.