Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/4509
Karar No: 2014/4837
Karar Tarihi: 13.03.2014

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2013/4509 Esas 2014/4837 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2013/4509 E.  ,  2014/4837 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ordu İş Mahkemesi
    TARİHİ : 13/12/2012
    NUMARASI : 2012/92-2012/635

    Davacı, davalı Kurum nezdinde 01/05/2008-28/02/2011 tarihleri arasındaki döneme isabet eden mükerrer hizmetiyle ilgili olarak bu tarihler arasında Bağ-Kur hizmet süresinin ve çıkacak borcun iptaline ve yaşlılık aylığına hak kazandığına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R

    Dava, davacının 01.05.2008 ile 28.02.2011 tarihleri arasında SSK"lı çalışmasına rağmen 1479 sayılı Yasaya tabi Esnaf Bağ-Kur sigortalı da gözüktüğünü, ancak ortağı olduğu şirketin 05.10.2005 tarihinde faaliyetine son verildiğini, bu tarihler aralığında kendisini Bağ-Kur sigortalı sayan Kurum işleminin iptali, borçlu olmadığının tespiti ve yaşlılılk aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece,davanın kabulü ile 01.05.2008-28.02.2011 tarihleri aralığında 5510 sayılı yasanın 4/1-a kapsamındaki hizmet akdine dayalı çalışmalarını geçersiz sayan Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmiştir.
    Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden,davacının 1479 sayılı Yasaya tabi sigortalılık tescilinin nakliyecilik vergi kaydından dolayı 01.10.1992 tarihinde yapıldığı, 5510 sayılı yasanın Geçici 17. maddesi gereğince 30.09.1999 tarihinde terkinin verildiği, davacının A... İnş.Hay.Kuy.Z.Taah.Nak.Tic.Paz.Ltd.Şti"ne 29.12.2005 ortak olduğu ve bu ortaklığı nedeniyle 01.05.2008 tarihinde tekrar Bağ-Kur sigortalılığının başlatılıp, 28.02.2011 tarihine kadar Kurum tarafından Bağ-Kur sigortalı kabul edildiği anlaşılmıştır. Davacının ilk olarak 01.09.1979 tarihinde 506 sayılı yasa kapsamında çalışmaya başladığı, 1979 ve 2012 yılları arasında toplam 3975 gün sigortalı hizmetinin bulunduğu, 05.04.2008 tarihinde SSK"lı çalışmasına ara vermesi nedeniyle Kurum tarafından1.5.2008 tarihinde Esnaf Bağ-Kur sigortalı kabul edildiği ve davacının tekrar 14.5.2008 tarihinde SSK"lı çalışmaya başladığı, ancak Kurum tarafından 1.5.2008 ile 28.2.2011 tarihleri arasında SSK"lı çalışmalırının iptal edildiği anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağını 1479 sayılı Yasanın 24. maddesi,213 sayılı Yasanın 161. ve 162. maddeleri, 6762 sayılı yasanın 434 ve devamı maddeleri oluşturmaktadır. Bilindiği üzere 1479 sayılı Yasanın 24.maddesinde Limited Şirketlerin ortakları ile Anonim Şirketlerin kurucu ortakları ve yönetim kurulu üyesi ortaklarının Esnaf Bağ-Kur sigortalısı sayılacakları belirtilmiştir. Yine 213 sayılı Vergi Usul Yasası"nın 161. maddesinde, işi bırakmanın, vergiye tabi olmayı gerektiren işlemlerin tamamen durdurulması ve sona erdirilmesini ifade ettiği, 162"nci maddesinde ise tasfiye ve iflas hallerinde, yükümlülüğün vergi ile ilgili işlemlerin tamamen sona erdirilmesine kadar devam edeceği ve bu hallerde tasfiye memurları veya iflas dairesinin, tasfiye ve iflas kararlarını ve tasfiyenin veya iflasın kapandığını vergi dairesine ayrı ayrı bildirmelerinin zorunlu olduğu hususu hükme bağlanmış bulunmaktadır. Vergi Usul Yasası"nda yer alan bu düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere; anonim şirketler ile limited şirketlerin yükümlülüklerinin sona erdirilmesi tasfiye ve iflas hallerine bağlanmış bulunmaktadır. Bir başka anlatımla yükümlülerin işi bırakmış sayılabiImesi için işi ile ilgili edinim işlemlerini durdurmasının yanı sıra, işletmede bulunan emtia stokları ile diğer döner ve sabit değerlerinin elden çıkarılması veya bu varlıkların işletme sahiplerince işletmeden çekilmiş olması, tüzel kişiliğe haiz yükümlülerin ayrıca tasfiye sürecinin tamamlanarak ticaret unvanlarının sicilden silinmesi gerekmektedir.
    Somut olayda davacının ortağı bulunduğu şirketin 5.10.2005 tarihinde vergi kaydı silinse dahi tasfiye sürecini tamamlaması önem arz etmektedir.
    Bu açıklamalar kapsamında mahkemece yapılacak iş ticaret sicil memurluğundan bu şirketin tasfiyeye girip girmeği, tasfiye sürecinin tamamlanarak ticaret sicilinden silinip silinmediği ve davacının bu şirketteki ortaklığının devam edip etmediği araştırılarak 1479 sayılı Yasanın 25/c bendi kapsamında sigortalılığının devam edip etmediği tespit edilerek ve bu kapsamda yaşlılık aylığı tekrardan değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile şirket ortaklığı hukuken devam edip etmediği tespit edilmeden davacının 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığının iptali neticesini doğuracak şekilde davanın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi