22. Hukuk Dairesi 2015/10454 E. , 2016/15064 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai ile hafta tatili ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı ... İnş. San. Tic. Ltd. Şti. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai ve hafta tatil alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekilleri, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı ... İnş. San. Tic. Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacağı bulunduğunu iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacağının ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, bu çalışmalarının bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre bu çalışmaların olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında, fazla çalışma ve hafta tatili alacağı ücretlerinin ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
Somut olayda dosya kapsamına göre davacının fazla çalışma alacağının tespit edilmesi bakımından hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplamaya konu olan tanık beyanları da fazla çalışmayı ispata yardımcı olmaktan ziyade beyanların yoruma dayalıdır. Tanıkların beyanlarında yer alan "işe başladığımızda temizliğin yapıldığnı kaloriferin yandığını" söylemiş olmaları ifadeleri yoruma dayalı ifadelerdir. Davacının tam olarak saat kaçta mesaiye başladığı ne kadar süre önce işyerine geldiği net değildir. Bu sebeple tanıklar adına yeniden davetiye çıkarmak suretiyle dinlenmeleri ve tüm çalışma süresinde ara dinlenmeler sorulmak suretiyle tanık beyanları ayrıntılı olarak tekrar alınmalıdır. Ancak beyanların alınması neticesinde sonuca ulaşılamaması durumunda davacının haftada en fazla 18 saat fazla çalışması olduğu kabul edilerek hesaplama yapılması gerekmektedir. Bu durumda yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır. Karar bu yönüyle bozmayı gerektirmektedir.
3-Ayrıca davalı olarak ... gösterilmiş ve bu şekilde karar verilmiştir. Davalı kurumun .... Kamu Hastaneleri Kurumu olması gerekmektedir. Bu sebeple ilgili Kuruma tebligat çıkarılarak taraf teşkili sağlandıktan sonra sonuca gidilmesi gerekmektedir. Anılan şekilde taraf teşkili sağlanmasının düşünülmemesi hatalıdır.
Sonuç :
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.