Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1462
Karar No: 2017/10926
Karar Tarihi: 03.07.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/1462 Esas 2017/10926 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/1462 E.  ,  2017/10926 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki ziynet-eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı,davalı ile 16/04/2006 tarihinde evlendiklerini, bu evlilikten 29/12/2006 doğumlu ikiz çocukları olduğunu,ancak bu ikiz çocuklardan birinin davalıdan olma müşterek çocukları olduğunu,tarafların 2010 yılında boşandıklarını,düğünde kendisine takılan altın ve ziynet eşyalarının davalı tarafından kendisinden alınarak birkaç ay sonra bozdurulup kendi adına açtığı banka hesabına yatırıldığını, ayrıca doğan ikiz çocuklara takılan ve hediye edilen altınların yarısının da davalıdan olmayan çocuğa ait olduğunu, bu altınların ve takıların hepsinin davalıda kaldığını, kendisinin davalı tarafından evden atıldığından dolayı kendisine ait kıyafetler de dahil olmak üzere hiçbir özel eşyası, kişisel malı ve çocuğuna takılan altınları alamadığını ileri sürerek,fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla düğünde davacıya takılan altınların aynen iadesine,aynen iadesi mümkün değilse,davalının altınları bozdurup kendi banka hesabına para olarak yatırdığı tutarın o dönemde gramaj olarak denk geldiği altının bugünkü tutarından hesaplanarak kendisine para olarak yasal faizi ile geri verilmesine,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalıdan olmayan çocuğa takılan altınların aynen iadesine,aynen iadesi mümkün değilse, 2006 yılında gramaj olarak denk geldiği altının bugünkü tutarından hesaplanarak kendisine para olarak yasal faizi ile geri verilmesine, davacıya ait tüm özel ve ev eşyalarının aynen veya nakden iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı,davaya konu edilen takıların davacıda olduğunu,kendisinin bunlar üzerinde bir tasarrufu bulunmadığını,davacının müşterek konutu terk ettiği gün bir gün organizasyonundan geldiğini söylediğini,takıların da o zaman üzerinde olduğunu,kendisinin kolluktaki ikrar ya da kabulünün Yargıtay kararları da dikkate alındığında delil olarak kabul edilemeyeceğini,davacının giderken her iki çocuğa ait on adet çeyrek altını ve iki adet küçük künyeyi de beraberinde götürdüğünü savunarak,davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece;davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine yönelik olarak verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi neticesinde 6 H.D."nin 14.06.2012 tarih ve 2012/4291 E. 2012/8914 K. sayılı ilamı ile gider avansının verilen kesin süre içerisinde yatırıldığı ve mahkemece işin esasına girilmesi gerektiği gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuştur.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde ise,davanın kabulüne,3 adet 22 ayar toplam 45 gram miktarında 3.082,00 TL bedelli bilezik, 15 adet 14 ayar toplam 120 gram miktarında 7.000,00 TL bilezik, 40 adet toplam 4.640,00 TL bedelli çeyrek altın, 3 adet toplam 696,00 TL bedelli yarım altın, 1 adet 14 ayar toplam 40 gram miktarında 2.090,00 TL bedelli gerdanlık takım, 1 adet 14 ayar toplam 15 gram miktarında 840,00 TL bedelli zincir niteliğindeki ziynet eşyalarının dava tarihi itibariyle toplam 18.340,00 TL bedelinin 1.000,00 TL"sinin dava tarihinden itibaren bakiye 17.340,00 TL"nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine;çeyiz niteliğindeki beyaz eşyalara ilişkin davacının talebinin reddine; davalıdan olmayan çocuğa takılan altınlara ilişkin davacının davası ile mahkemenin görevsizliğine, kararın kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Gaziosmanpaşa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Ancak,karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T."nin 13.maddesinde""
    (1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.
    (2) Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez."" düzenlemesi yer almaktadır.
    Mahkemece davacı lehine davanın kabul edilen kısmı olan 18.340,00 TL üzerinden yukarıda ifade edilen yasa hükmü uyarınca belirlenen 2.201,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken,yanılgılı değerlendirme ile 8.000,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    3-Ne var ki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK .436/2 maddesi gereğidir.
    SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine,ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün 4.bendinin hüküm fıkrasından çıkarılarak 4.bent yerine ""Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T."nin 13/1 maddesi uyarınca davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 2.201,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine"" ifadelerinin yazılmasına,hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu açık olmak üzere , 03.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi