17. Ceza Dairesi 2015/1709 E. , 2015/2859 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine,toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Tarafların amca-yeğen olup, evlerinin yan yana olduğu, katılanın evinde ara ara kaldığı, katılanın 24.01.2008 tarihli beyanında 23.01.2009 tarihinde sabah 08:00"de eşya sandığının dağıtılıp, içinden patikler, büyük bakır tavanı, 2 adet kazan, 5 adet aliminyum fırın tepsisi, 1 adet su motoru, 1 adet kazma, 1 adet kosa ve hırdavat malzemelerinin çalındığını söylediği, 13.04.2009 tarihli beyanında bu sabah 2 tane gül fidesi ile odunlarının çalındığını fark ettiği, ayrıca kışın yorgan ve televizyonu ile bakır eşyalarının da çalındığını söylediği, sanığın evinde yapılan aramada 2 adet gül fidesi, halı, 2 adet plastik leğen, plastik su borusu ve eternit malzemenin ele geçtiği ve katılanın bu malzemelerin kendisine ait olduğunu söylediği, ama sanığın evinden yapılan aramada ele geçen malzemelerden 2 adet gül fidesi dışında diğer malzemelerin katılanın beyanlarında çalındığı söylenen malzemeler olmadığının anlaşılması karşısında; sanığın katılanın evinden gül fidesi çaldığı ama müştekinin belirttiği tarihte çalındığı iddia edilen diğer malzemeleri çaldığının ortaya konmaması nedeniyle, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin uygulanmaması gerektiğinin gözetilmememesi,
2-5237 sayılı TCK"nın 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, cezanın temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nın 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanunkoyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir.
Y.C.G.K."nın 15.12.2009 günlü, 6/242-291 esas ve karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve
değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nın 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin, yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır.
TCK"nın 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır.
Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK"nın 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
Somut olayda ise; katılanın evinden 2 adet gül fidesi çalan sanık hakkında, suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle TCK"nın 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun suç tarihi itibarıyla uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması karşısında; 5560 sayılı Yasanın 25. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı Yasanın 253. maddesindeki yöntem izlenerek uzlaşma girişiminde bulunulması gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."un temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 26.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.