Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5987
Karar No: 2017/10972
Karar Tarihi: 04.07.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/5987 Esas 2017/10972 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/5987 E.  ,  2017/10972 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar vekili ; müvekkilleri.... ve Ahmet.... ile davalıların ortak murisi olan ..... 1269 ada 13 parseldeki taşınmazın murisin ölüm tarihinden itibaren davalılar tarafından üçüncü şahıslara kiraya verilerek kira gelirinden tek başlarına yararlandıkları, müvekkillerinin murisin torunu olup toplam 3/8 pay sahibi olduklarını, paylarına düşen kira bedelini talep ettikleri halde ödenmemesi üzerine Antalya 13. Noterliğinin 21/02/2012 tarihli ihtarnamesini gönderdiklerini, Antalya 2 İcra Müdürlüğünün 2012/617 Esas sayılı dosyasından takip başlattıklarını, davalıların haksız yere itiraz ettiğini, kiracının 1992 yılından beri oturduğunu, haricen alınan duyumlara göre aylık 380 TL kira ödendiğinin tespit edildiğini, 26/03/2012 tarihinden itibaren (26/04/2012, 26/05/2012, 26/06/2012) tarihlerinde müvekkillerinin hissesine düşen kısımları aldıklarını beyanla geriye dönük beş yıl için takibe vaki itirazın iptali ile icra inkâr tazminatının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar vekili ; davacı ..."nun ihtarnameleri vekil olarak değil kendi adına keşide ettiğini, ..."nun mirasçı olmadığından ve davacı asillerin ..."na vekil tutma yetkisi vermiş olmalarına rağmen ..."nun kendi adına verdiği vekaletname ile davanın açıldığı bu nedenle davanın husumet nedeniyle reddine aksi halde zamanaşımı ve taşınmazların mirasçılar arasında taksim edildiğini savunarak; davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; ..."nun kendi adına vekaletname verdiği, davacı asiller adına vekaletname vermediği, icra takibindeki bu eksikliğin sonradan giderilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İradî taraf değişikliğine ilişkin düzenleme Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 124 üncü maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür (m.124/1). Ancak yasakoyucu bu konuda yasalarda yer alan özel hükümleri saklı tutarak (m.124/2) hâkimin izni ile taraf değişikliği yapılabilecek hallere de
    yer vermiştir. Anılan iki fıkra çerçevesinde maddî bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edileceği gibi, tarafın yanlış veya eksik gösterilmesinin kabul edilebilir bir yanılgıya dayanması durumunda da hâkimin izniyle taraf değişikliği yapılabilecektir (HMK m.124/3,4). İradî taraf değişikliğine ilişkin hükme istinaden gerek davacı gerekse davalı tarafta, iradî taraf değişikliği yapılması mümkündür.
    Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 124 üncü maddesinde yer verilen hükümler esasen görülmekte olan bir davada uygulama alanı bulur. Ancak davadan önce başvurulan ihtiyati haciz gibi geçici korumaya ilişkin yargılamanın süjeleri veya icra takibinin tarafları da yanlış veya eksik gösterilmiş olabilir. Bu durumda, iradî taraf değişikliğine ilişkin hükümlerin geçici korumalarda veya icra takibinde uygulama alanı bulup bulamayacağı sorunu ile karşılaşılmaktadır.
    İcra takibinde iradî taraf değişikliği yapılamayacağına ilişkin kural, mutlak değildir. Gerçekten de bu kuralın çok katı bir şekilde uygulanması, icra takibinde tarafın maddî hata veya temsilcide yanılma nedeniyle yanlış gösterilmesi gibi sınırlı durumlarda, söz konusu takibin iptali ve tekrar başlatılmasına; dolayısıyla da hakkaniyete aykırı sonuçlara yol açabilir. Bunu önlemek için, maddî hata ve temsilcide yanılma halleriyle sınırlı olarak istisnaî bazı hallerde icra takibi esnasında da taraf değişikliği yapılabileceğinin kabulü gereklidir. Yargıtay uygulaması da bu yöndedir;
    Somut olayda; takip talepnamesine ekli vekaletnamede ... tarafından Av. ..."na kendi adına vekalet verilmiş ve takip ... tarafından yapılmış ise de talepnameye davacılar.....verdiğinin ve icra takibinin de bu kişiler adına yapıldığının alacaklı adının maddi bir hata sonucu yanlış yazıldığı kabulü gerekir. Bu durumda işin esasının incelenmesi  gerekirken, yazılı şekilde davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca davacılar yararına BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 04.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi