3. Hukuk Dairesi 2016/6922 E. , 2017/10982 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 04.07.2017 tarihinde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; tarafların 19.10.2006 tarihinde boşandıklarını, velayetleri davalıya verilen müşterek çocuklar..... için 400"er TL iştirak nafakası, davalı için 550 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, tarafların 2006 yılı Kasım ayında tekrar beraber yaşamaya başladıklarını, bu beraberliğin 2011 yılının yaz ayına kadar sürdüğünü, müvekkilinin birlikte yaşadıkları dönemde her ay davalının hesabına para yatırdığı gibi elden 300 TL verdiğini, ortağı olduğu işyerinde davalıyı işe almak suretiyle sigorta primlerini ödeyen müvekkilinin ayrıca davalının ve çocuklarının iaşesinide karşıladığını, müvekkilinin nafaka yükümlülüğünü yerine getirmesine rağmen davalının nafaka alacağı için takip başlattığını, müvekkilinin bu nedenle nafaka borcunu tekrar ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek; müvekkilinin Torbalı 2. İcra Müdürlüğünün 2011/2198 esas sayılı dosyası nedeniyle ödemek zorunda kaldığı 53.870 TL"nin ödeme tarihinden işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili; tarafların barışıp birlikte yaşadıkları iddiasının doğru olmadığını, müvekkilinin iletişimlerinin kopmaması ve ruh sağlıklarının olumsuz etkilenmemesi amacıyla zaman zaman çocukları ile birlikte davacıyla görüştüğünü, davacının bir kısım nafaka borcunu ödemiş olmasının tarafların barışmadıklarının ve birlikte yaşamadıklarının kanıtı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı tarafından Torbalı 2.İcra Müdürlüğünün 2011/2198 esas sayılı dosyasına fazladan ödenen 2.113,06 TL nafaka alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı tarafın tüm, davalı tarafın ise sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- 6100 sayılı HMK’nun 326. maddesinin 2. fıkrası; "Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır." hükmünü içermektedir.
Mahkemece; dava kısmen kabul edilmesine rağmen, davalı tarafça yapılan yargılama giderleri hakkında olumlu veya olumsuz karar verilmemiş olması, usul ve yasaya aykırıdır.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın tüm, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 6. bendinden sonra ayrı bir bent halinde “7- Davalı tarafından yapılan toplam 724 TL yargılama giderinden, kabul ve red oranına göre 702,28 TL"nin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına," sözlerinin eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 1.480 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.