Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/11776
Karar No: 2008/1224

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/11776 Esas 2008/1224 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, A.adına kayıtlı taşınmazın komşusunun yaptığı arka nedeniyle yağmur sularından zarar gördüklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve tazminat istemişlerdir. Mahkeme, davacı iddialarının sabit olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay, komşuluk hukundan kaynaklanan bir uyuşmazlık olduğunu vurgulayarak, tarafların delillerinin toplanması, yerinde keşif yapılarak uzman bilirkişilerden rapor alınması gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca kanunun mülkiyet hakkı ile ilgili madde ve ödevlerine de değinilmiştir. Mahkeme kararı bozulmuş ve davacıların temyiz itirazları kabul edilmiştir. Kanun maddeleri olarak, komşuluk ilişkilerinden doğan zorunlu çıkar çatışmalarını düzenleyen Medeni Kanun'un 737. maddesi ve mülkiyet hakkını tanıyan ve kısıtlayıcı hükümleri içeren Madde 683.'te yer almaktadır.
1. Hukuk Dairesi         2007/11776 E.  ,  2008/1224 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : HAVSA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 21/02/2007
    NUMARASI : 2006/135-2007/12

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar miras bırakanları A.adına kayıtlı 1274 parsel sayılı taşınmazın komşu parsel maliki davalının açtığı ark nedeniyle yağmur sularından zarar gördüğünü ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve tazminat isteğinde bulunmuşlar, davacı M. Ş. davayı takip etmemiştir.
    Davalı; çekişmeli taşınmaza tecavüzlü olmadığını bildirip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacı iddiası sabit görülmeyerek davanın reddine karar verilmiştir
    Karar, davacı C.....Ş..... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

                                                        -KARAR-

    Dava, komşuluk hukundan kaynaklanan çekişmenin giderilmesi isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmeştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden davacının 274 parsel sayılı taşınmazın paydaşı olduğu, komşu 1278 parselin ise davalı adına kayıtlı bulunduğu görülmektedir.
    Davacı, taşınmazlar arasında bulunan drenaj ağının mecrasının davalı tarafından değiştirilmesi nedeniyle akan yağmur sularının taşınmaza zarar verdiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.
    Mahkemece, davalının davacı taşınmazına müdahalesi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, iddianın ileri sürülüş biçiminden uyuşmazlığın komşuluk hukukundan kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
    Ne varki bu hususta hükme yeterli bir araştırmanın yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. Bilindiği üzere;çağdaş hukuk sistemlerindeki tanımıyla mülkiyet: geniş haklar, buna bağlı yetkiler ile birlikte bazı ödevlerin oluşturduğu bir hukuksal kurumdur. Başka bir söyleyişle mülkiyet, tanıdığı geniş hak ve yetkilerin yanında bazı ödevlerde yükleyen bir ayni haktır. Medeni Kanunun 683. maddesinde "Bir şeye malik olan kimse hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir." hükmü getirilmek suretiyle mülkiyet hakkının kanunla kısıtlanabileceğine işaret olunmuştur. Bu doğrultuda olmak üzere, taşınmaz malikini komşusuna zarar verebilecek her türlü taşkınlıklardan kaçınmakla yükümlü kılan aynı kanunun 737. maddesi, komşuluk ilişkilerinden doğan zorunlu çıkar çatışmalarını düzenlemiş, bir arada yaşamak durumunda olan, komşu taşınmaz maliklerinin ekonomik, sosyal çıkarlarını dengede tutabilmek için onlara katlanma ve kaçınma ödevleri yüklemiştir.
    O halde, bir toplumda birlikte yaşama olanağı sağlayan insancıl, gerçekçi, zorunlu temel hukuk kuralına göre, hakim; somut olayın özelliğini, taşınmazların konumlarını, kullanma amaçlarını, niteliklerini, yöresel örf ve adetleri, toplumun doğal ihtiyaç ve gerçeklerini gözönünde bulundurarak, komşuların birbirlerine göstermekle yükümlü oldukları olağan katlanma ve hoşgörü sınırını aşan bir taşkınlığın bulunup bulunmadığını saptama,zararı giderici önlemlerden en uygununu bulma, kaçınılmaz müdahaleleri yapmak suretiyle özverileri denkleştirme durumundadır.
    Bunun içinde zararın niteliği, kapsamı ve ne surette giderileceği yönünde tarafların tüm delilleri toplandıktan, gerektiğinde yerinde keşif yapıldıktan sonra uzman bilirkişilerden bilim ve tekniğe uygun gerekçeli rapor alınması zorunludur.
    Hal böyle olunca;yukarıda açıklanan ilkeler gözetilmek suretiyle taraf delillerinin toplanması mahalline keşif yapılarak uzman bilirkişilerden, rapor alınarak, davacı taşınmaza zarar verilip, verilmediğinin, verilmişse kapsamı ile ne suretle giderileceğinin açıklıkla saptanması ve ondan sonra sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.
    Davacının temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 4.2.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi