Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1070
Karar No: 2022/4925
Karar Tarihi: 15.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1070 Esas 2022/4925 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2021/1070 E.  ,  2022/4925 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ12. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 21.02.2018 tarih ve 2017/850 E. - 2018/186 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nce verilen 30.10.2020 tarih ve 2018/2195 E. - 2020/1097 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin 12/05/2017 tarihli sipariş formu ile davalı şirketten Elektrod 400 mm UHP 400 X1800 mm 40.000 kg malzemenin birim fiyatı 3,81 USD'den olmak üzere toplam 152.400-USD'ye satın almayı teklif ettiğini, davalının bu teklifi kabul etmek üzere onaylayarak kaşeli ve imzalı olarak kendisine gönderdiğini, 22/02/2016 tarihli konşimento ile siparişe konu olup hamili olduğu 40.000-kg miktarlı malzemenin 31/07/2017 tarihinde Haydapaşa Limanı'na alındığını, müvekkilinin malı teslim almaya hazır olmasına rağmen davalının düzenlenmesi gereken faturayı düzenleyip aslını teslim etmediğinden millileştirme işleminin yapılamadığını, dolayısıyla malı teslim alamadığını ileri sürerek, mal bedeli olan 152.400-USD'nin ödenmesi için tevdi mahalli tayin edilmesini ve malzemenin bu bedel üzerinden millileştirilmesi için Gümrük Müdürlüğü'ne yazı yazılarak müvekkiline teslimi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ayrıca sözleşmenin 152.400-USD üzerinden kurulduğu ve malın müvekkiline ait olduğunun tespitini talep etmiştir.
    Davalı vekili, taraflar arasında uyuşmazlığa konu emtianın 38.637- kg miktarı üzerinden sipariş verildiğini, yapılan anlaşma uyarınca tedarikçi sıfatı ile emtianın konşimento tahtında Çin'den Haydarpaşa Limanı'na teslimi ile ilgili gerekli işlemleri yaptığını, söz konusu siparişi süresinde ve talebe uygun olarak üretici firma olan dava dışı Hefei Carbon Co Ltd.'den satın alarak konşimento tahtında "To Order" olarak görülen davacı şirkete malların mülkiyetini naklettiğini, mallar ile ilgili evrakları davacıya teslim ettiğini dolayısıyla evrakların teslimi nihayetinde malın mülkiyetinin zaten davacıya geçtiğini, ancak davacının sözleşmeden doğan sorumluluklarını yerine getirmediğini, malın karşılığında düzenlenen faturanın Kadıköy 15. Noterliği'nin 10/08/2017 tarihli 12227 yevmiye nolu ihtarname tebliğ edilerek malın bedelinin ödenmesinin ihtar edildiğini fakat davacının ihtarname uyarınca verilen süre içerisinde ödeme yapmadığı için Gebze 4. İcra Müdürlüğü'nün 2017/28311 Esas sayılı icra takip dosyası kapsamında icra takibi yaptıklarını, davacının TBK'nın 233.maddesine aykırı olarak malın bedelini sipariş tarihine göre belirlenmesini istediğini oysa müvekkilinin malı teslim ettiği tarihteki fiyatının geçerli olduğunu, bu fiyatı da üreticinin belirlediğini müvekkilinin malı üreticisinden alıp davacıya sattığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafın istemleri arasında yer alan taraflar arasındaki satışa konu malın mülkiyetinin davacıya ait olduğu yönünde aralarında zaten bir ihtilaf bulunmadığı, davacının davalının düzenlediği mal karşılığı fatura bedelini kabul etmediği, davalının fatura bedelinin tahsili için başlattığı Gebze 4. İcra Müdürlüğü'nün 2017/28311 Esas sayılı takip dosyasına bu nedenle itiraz ettiği, Gebze 4. İcra Müdürlüğü'ne yapılan itiraz nedeniyle davalının itirazın iptali yönünde dava açması halinde davacının bedele ilişkin savunmasının zaten irdeleneceği (nasıl ki icra takibine itiraz eden borçlunun, alacaklının itirazın iptali davası açmaya ilişkin hukuki yola başvurmadan önce menfi tespit açmakta hukuki yararı yok ise burada da zaten açılacak itirazın iptali davasında itiraza konu edilen bedel hususu mahkemece irdeleneceğinden), dolayısıyla davacının işbu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın yasal şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre yapılan istinaf incelemesi sonucunda; ilk derece mahkemesince, davanın hukuki yarar dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir
    Karara karşı, davacı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 15/06/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY

    Dava, davacının davalı şirketten satın almayı teklif ettiği ve davalının tedarik ettiği ancak Gümrükte bekletilen emtianın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tesbiti, bedelin depo edilmesi için tevdii mahalli tayini ve bu bedel üzerinden millileştirme işlemlerinin yapılması istemine ilişkindir.

    İlk Derece Mahkemesince, davalı tedarikçinin emtia bedeli konusunda davacı aleyhine icra takibi yapması, davacının takibe itiraz etmesi ve açılacak itirazın iptali davasında iddia edilen hususların değerlendirilmesinin gerektiği, davacının hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş,
    Davacının istinaf kanun yolu başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmiş,
    Davacının temyiz kanun yolu başvurusu da sayın çoğunluk görüşü doğrultusunda red edilerek karar onanmıştır.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına ilişkin çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.
    Dava, 11.08.2017 tarihinde açılmış olup davalı tarafça daha sonra 14.09.2017 tarihinde dava konusu emtia bedelinin tahsili hususunda genel haciz yolu ile icra takibi yapılmıştır.
    İcra takibinin daha sonra yapılmış olması nedeniyle davacının eldeki davayı açmakta hukuki yarar bulunmaktadır.
    Davalı tarafından yapılan icra takibine davacının vaki itirazı üzerine Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2017/699 Esas sayılı dosyasında açılan itirazın iptali davasında davanın reddine karar verilmiş, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7 Hukuk Dairesi'nin 16.06.2020 tarih ve 2020/658-663 sayılı kararı ile davacının istinaf başvurusu esastan red edilmiş,
    Dairenin 28.04.2022 gün ve 2020/6384 esas ve 2022/3578 karar sayılı kararı ile davacının temyiz kanun yolu istemi red edilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır.
    Şu halde davalının açtığı geçerli bir icra takibi ve itirazın iptali davası bulunmamaktadır.
    Davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararı mevcut olup davacının temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kararın onanması usul ve yasaya aykırıdır.
    Açıklanan nedenle sayın çoğunluğun onama görüşüne katılmıyoruz.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi