Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/822
Karar No: 2017/11251
Karar Tarihi: 06.07.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/822 Esas 2017/11251 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/822 E.  ,  2017/11251 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili; müvekkilinin kamyonunun, kapalı kasa taşıma aracı haline getirilmesi için davalı şirket ile 15.340,00 TL bedel karşılığı anlaşma yaptığını, ancak davalı şirketin aracın kasasını kara yolu taşımacılığı mevzuatına uygun olmayacak ve sözleşmede belirtilenin aksine olacak şekilde imal ettiğini ileri sürerek ödenen 15.340,00 TL iş bedelinin ve taşıma işi yapılamamasından dolayı meydana gelen zararıyla ilgili olarak da 1.000,00 TL belirsiz alacağın reeskont faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; müvekkili şirket tarafından aracın davacı taraf ile imzalanan sözleşmeye uygun olarak, davacı tarafın istediği ölçülerde kapalı kasa taşıma aracı haline getirildiğini, davacının özel talebine, parasına ve istediği kalitesine göre araç kasası yapıldığını, davacının da 13/08/2012 tarihli teslim tutanağı ile aracı eksiksiz teslim aldığını kabul ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; eserin davacıya 13/08/2012 tarihinde teslim edildiği, eserde tespit edilen açık ve gizli ayıplar ile tazminat yönünden davacı tarafından makul sürede davalıya herhangi bir bildirim ve ihbar yapılmadığından davacının eseri bu haliyle kabul etmiş sayılacağı ve davalı yüklenicinin sorumluluktan kurtulduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava eser sözleşmesine dayalı açılmış alacak davasıdır.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davada açık ayıp ve gizli ayıp kavramlarına uygun ayrım yapılmak suretiyle inceleme yapılması gerekir. Açık ayıp, eserde dikkatli bir inceleme sonunda görülebilen ve anlaşılabilen bozuklukları, gizli ayıp ise dikkatli bir inceleme ile ortaya çıkmayan ve sonradan kullanılmakla ortaya çıkan ayıpları ifade eder. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK"nın 477/3. ( 818 sayılı BK"nın 362/3.) maddesi, "Eserdeki ayıp sonradan ortaya çıkarsa işsahibi, gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorundadır; bildirmezse eseri kabul etmiş sayılır." hükmünü içermektedir.
    Yüklenicinin iş sahibine olan borçlarına aykırı olarak, imalini yüklendiği eserin ayıplı olması durumunda; iş sahibi, açık ayıplarda 6098 sayılı TBK"nın 474 ( 818 sayılı BK"nın 359), gizli ayıplarda ise 6098 sayılı TBK"nın 477. ( 818 sayılı BK"nın 362.) maddeleri hükümlerine uygun olarak ihbarda bulunduğu takdirde, 6098 sayılı TBK"nın 475. ( 818 sayılı BK"nın 360.) maddesinde tanınan hakları kullanabilir. Eksik iş, sözleşme ve eklerine göre yapılması kararlaştırıldığı halde tam yapılmayan iştir. Ayıplı eser sözleşmede kararlaştırılan vasıfları veya olmasından vazgeçilmez bazı vasıfları taşımayan eserdir. Diğer anlatımla ayıp, bir malda ya da eserde sözleşme ya da yasa hükümlerine göre normal olarak bulunması gereken niteliklerin bulunmaması ya da bulunmaması gereken bozuklukların bulunmasıdır. Ancak, kasten sakladığı bozukluklarla, usulüne uygun yapılan gözden geçirmede fark edilemeyecek ayıplar için yüklenicinin sorumluluğu devam eder. Eğer, meydana getirilen eserin, teslim alındığı sırada usulüne uygun yapılan gözden geçirme ile var olan bozukluğu görülmemişse, ortada gizli bir ayıbın olduğu kabul edilir. Açık ayıplar, eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz bizzat yapılan veya uzmanına yaptırılan gözden geçirme sonucu saptanınca, uygun sürede (TBK m.474); gizli ayıplar da ortaya çıkar çıkmaz, gecikmeksizin yükleniciye bildirilmelidir (TBK m. 477). Ayıp bildirimi süresinde yapılmadığı takdirde iş sahibi bu ayıbı örtülü olarak kabul etmiş sayılır. Eksik işler bedeli ise ihbar koşuluna ve ihbar süresine bağlı olmaksızın teslim tarihinden itibaren kural olarak beş yıllık zamanaşımı süresinde (TBK m. 147/son ) talep edilebilir. Eğer eser, iş sahibinin beklediği amacı karşılamıyorsa kural olarak ayıplı yapıldığı kabul edilir.
    Süresinde ayıp ihbarı yapılmışsa, açık ayıplı imalâtın bedeli eserin teslim edildiği ve ayıp ihbarının yapıldığı, gizli ayıplı imalâtın bedeli de gizli ayıbın ortaya çıktığının anlaşıldığı tarihteki rayiçlerle istenebilir. Şayet sözleşmede özel düzenlemeler varsa öncelikle sözleşme hükümlerinin uygulanması gerekir.
    Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; her ne kadar mahkemece dava tümden reddedilmiş ise de davacının 08.11.2011 tarihinde eser sözleşmesindeki aykırılıkların tespitini talebi üzerine Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/132 D. İş sayılı delil tespiti dosyasında araçtaki ayıplara ilişkin bilirkişi raporunun davalıya 17/12/2012 tarihinde tebliğ edildiği, davalının itirazı üzerine bilirkişiden ek rapor aldırıldığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporunun davalıya tebliğinin gizli ayıplar yönünden ihbar yerine geçeceğinin kabulü ile, tespit edilen gizli ayıp yönünden değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi