Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/30
Karar No: 2021/5070
Karar Tarihi: 08.06.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/30 Esas 2021/5070 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2019/30 E.  ,  2021/5070 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "davacılar ... ve arkadaşlarının dayandığı tapu kaydının uygulanmadığı, mera araştırmasının yapılmadığı ve davacı ...’ in dayandığı tapu kaydının yöntemine uygun biçimde uygulanmadığı belirtilerek, davacılar ... ve arkadaşlarının dayanağı ... 1289 tarih, 29 sıra numaralı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ve kadastro sırasında uygulanmış ise uygulandığı taşınmazlara ait tespit tutanaklarının onaylı örnekleri getirtildikten sonra yaşlı ve yöreyi iyi bilen üç mahalli bilirkişi, taraf tanıkları, üç kişilik ziraat bilirkişi ve fen bilirkişi katılımı ile keşif yapılması, keşifte davacı ...’in dayanağı tapu kaydının iki sınırı olarak okunan "..." ve "... Hissedarları" zeminde bulunarak kapsamının bu sınırlardan başlanmak üzere tayin edilmesi, ... ve arkadaşlarının dayandığı tapu kaydının yöntemine uygun biçimde uygulanması, kayıt miktar fazlasının kadim mera niteliğinde olup olmadığının açıklattırılması, tanık ve bilirkişi beyanları arasındaki çelişkinin gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmesi, fen bilirkişiden uygulanan tapu kayıtlarının kapsamını belirtir, keşfi takibe imkan verir rapor alınması, ziraat bilirkişi heyetinden taşınmazların niteliğiyle ilgili ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmasından tüm delillerin değerlendirilerek karar verilmesi ve kabule göre de taşınmazın arta kalan bölümünün mera niteliği ile sınırlandırılarak özel siciline yazılması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 150 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile, 29.11.2017 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 5293,63 metrekarelik bölümünün davacı ... adına, raporda (B) harfi ile gösterilen 11.736,28 metrekarelik bölümünün davacılar ..., ..., ... ve... adına, raporda (C) harfi ile gösterilen 4.258,56 metrekarelik bölümünün davacılar ... ve ... adına, raporda (D) harfi ile gösterilen 6.270,92 metrekarelik bölümünün davacılar ..., ..., ..., ..., ... ve ... adına, raporda (E) harfiyle gösterilen 5474,80 metrekarelik bölümünün davacılar ..., ..., ... ve... adına, raporda (F) harfi ile gösterilen 3.715,99 metrekarelik bölümünün davacılar ... ve ... adına, raporda (G) harfi ile gösterilen 5.284,44 metrekarelik bölümünün davacı ... adına, raporda (İ) harfi ile gösterilen 2.458,65 metrekarelik bölümünün davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazın kalan 25.668,84 metrekarelik bölümünün tespit gibi mera vasfı ile sınırlandırılarak, özel siciline tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... Tüzel Kişiliği tarafından temyiz edilmiştir.
    Hükmüne uyulan bozma ilamında, öncelikle tapu kaydının yöntemince uygulanması ve kapsamının belirlenmesi gereğine değinilmiş olup Mahkemece, bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen bölümün davacı ...’in dayandığı tapu kaydı kapsamında kaldığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, kaydın iki sınırında okunan çalılık ve yol niteliği itibariyle her yerde bulunabilecek sınırlardan olup, kaydın "..." ve "... Hissedarları" sınırları ise zeminde belirlenerek gösterilmemiştir. Bu durumda anılan davacının dayandığı tapu kaydının bu bölüme ait olduğundan söz edilemez. Mahkemece, bilirkişi raporunda (B), (C), (D), (E), (F), (G) ve (I) harfleriyle gösterilen bölümler yönünden ise, davacı ... ve arkadaşlarının dayandığı tapu kaydının bu taşınmaz bölümlerine uymadığı, ancak adı geçen davacılar lehine, belirtilen bölümlerde kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla iktisap koşullarının tespit tarihi itibariyle gerçekleştiği gerekçesiyle karar verilmiştir. Ne var ki, dava konusu 150 ada 1 parsel sayılı taşınmaz mera olarak sınırlandırıldığı halde yöntemince mera araştırması yapılmamış ve daha önce mera tahdit çalışması sırasında dinlenilen tutanak bilirkişileri ile keşifte dinlenilen mahalli bilirkişi ve tanıkların beyanları çeliştiği halde bu çelişki giderilmemiştir. Ayrıca zilyetlik araştırması kapsamında hava fotoğraflarından yararlanılmamış, bilirkişilerden dava konusu taşınmaz bölümleri ile komşu mera parseli ile arasında ne gibi ayrıcı unsur bulunduğu sorulmamış ve bilirkişi raporlarına taşınmaz bölümlerine ait fotoğraflar eklenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, taşınmaz bölümlerine ait en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmaz bölümlerinin bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve denetimin sağlanması bakımından ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine, bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere, ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, dava konusu taşınmaz bölümlerine komşu taşınmazların kadastro tutanakları ve varsa dayanakları olan kayıt ve belgeler ile çekişmeli taşınmazı kapsayacak şekilde mera tahsisi bulunup bulunmadığı ilgili kurumlardan sorulup varsa tahsis kararı ve krokisi celp edilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan komşu köy halkından üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotogrametri mühendisi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamı belirlenmeli; mahalli bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı taşınmazların öncesinin geleneksel biçimde kullanılan mera olup olmadığı, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte bitirildiği hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde çekişmeli taşınmaz bölümlerinin toprak yapısını, eğimini, bitki desenini ve diğer yönlerden mera parselinden nasıl ayrıldığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmaz bölümlerinin imar- ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde imar-ihyanın tamamlandığı tarihi ve üzerinde zilyetlik mevcut ise zilyetliğin şeklini ve süresini açıklayan, taşınmaz bölümlerinin değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş, sınırlarında bulunan mera ile sınırlarının fotoğraflar üzerinde işaretlendiği bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiden, hava fotoğrafları üzerinde uygulama yaptırılarak, taşınmaz bölümlerinin önceki ve şimdiki niteliğini, mera vasfında olup olmadığını, imar-ihya gerektiren yerlerden ise imar ihyanın tamamlandığı tarihi, üzerilerinde sürdürülen zilyetlik mevcut ise zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü ve süresini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli; mera tahsis kararı bulunması ve taşınmazın tahsis haritası kapsamında kalıp, öncesinin mera olduğunun anlaşılması halinde, meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukuki yönden değer taşımayacağı düşünülmeli ve bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır.
    Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek, eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    08.06.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi