Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/11341
Karar No: 2021/10921
Karar Tarihi: 04.11.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/11341 Esas 2021/10921 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/11341 E.  ,  2021/10921 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki ayıptan sorumluluk nedeniyle alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    YARGITAY KARARI
    Davacılar; davalılardan ... Projesinden B 73 nolu villayı 10/10/2005 tarihinde satın aldığını, villanın 2006 temmuz ayında teslim edildiğini, 2009 yılı kasım ayı sonunda da en alt katta yoğun rutubetlenmenin başladığını, ayıbın davalıya 11/12/2009 tarihli ihtarla bildirildiğini, tesbit raporu ile de ayıplı durumun belirlendiğini ileri sürerek; ayıbın giderilmesine, mümkün olmazsa fazla hakları saklı kalarak 6.000 TL bedel indiriminin temerrüt tarihinden yasal faizi ile ödetilmesine karar verilmesini istemişler, ıslah ile taleplerini artırmışlardır.
    Davalılar; ayıplı ve kusurlu imalatın bulunmadığını, süresinde bir ayıp ihbarı da yapılmadığını savunarak, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkmece; davacının bedel tenzili indirimine ilişkin seçimlik hakkının kabulüne, 6.000 TL"nin ihbar tarihi olan 11/12/2009 tarihinden itibaren, ıslah edilen 28.000 TL"nin ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken alınarak davacıya iadesine daire verilen karar, davalıların temyizi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 02/11/2017 tarihli ve 2016/11794 Esas 2017/10583 Karar sayılı kararıyla; “...O halde mahkemece bilirkişi kurulundan ek rapor alınmak suretiyle, satış tarihi olan 10/10/2005 tarihi itibariyle villanın ayıpsız değeri ile ayıplı değeri ayrı ayrı belirlenmeli, belirlenecek bu miktarlar birbirine oranlanmalı, tespit edilecek bu oran da satış bedeline uygulanarak, satış bedelinden indirilmesi gereken miktar bu şekilde belirlenmelidir. Açıklanan husus gözardı edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” gerekçesi ile bozulmuştur.
    Mahkemece; bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, dava konusu villanın bodrum katındaki su sorunları nedenleri ile taşınmazda rutubetlenme, boya bozulmaları, kabarma, kararma ve sıva dökülmelerinin olmasının gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacıların Beyoğlu 41.Noterliğinin 11/12/2009 tarihli ve 34220 yevmiye numaralı ve Beyoğlu 41.Noterliği 21/04/2010 tarih ve 12711 yevmiye numaralı ihtarnameleri ile ayıp ihbarında bulunduğu, davanın 27/01/2011 tarihinde açıldığı, ayıp ihbarının süresinde olduğu ve Yargıtay’ın benimsediği nispi yöntem metodu ile değer azalmasının 24.555,08 TL olduğu gerekçesiyle; davacıların davasının kısmen kabulüne, 6.000 TL"nin ihtar tarihi olan 11/12/2009 tarihinden, 18.555,08 TL "nin ıslahın yapıldığı 09/12/2013
    tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davalıların faiz başlangıcına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    6098 sayılı TBK"nın 117.maddesi; ""Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer"" şeklinde düzenlenmiştir. Temerrüt, ya bir ihtar ile ya da dava açılması vs. suretiyle gerçekleşir.
    Borçlunun temerrüdü, borçluya gönderilen ihtarnamenin tebliğinden veya ihtarnamede ödeme için süre verilmişse bu sürenin bitiminden itibaren oluşur. İade talebinde bulunulmadan temerrüt faizi işlemez.
    Mahkemece davalıların temerrüde düştükleri tarih olarak davacı tarafından davalılara Beyoğlu 41.Noterliği aracılığı ile gönderilen 11/12/2009 tarihli ve 34220 yevmiye numaralı ihtarname tarihi kabul edilmiştir. Oysa söz konusu ihtarnamede davacının dava konusu 6.000 TL’nin iadesi yönünde bir talebi bulunmayıp, sadece ayıp ihbarı ve ayıbın giderilmesi talebi mevcuttur.
    Buna göre mahkemece; dava dilekçesinde talep edilen 6.000 TL için dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken, ihtarname tarihi olan 11/12/2009 tarihinden itibaren faiz işletilmesi, doğru olmayıp bozmayı gerektirir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması, HUMK"nın 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan "...ihtar tarihi olan 11/12/2009 tarihinden..." ifadesinin çıkartılarak yerine "dava tarihi olan 27/11/2011 tarihinden" ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, harçtan muaf olmalarına rağmen peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılara, peşin alınan temyiz harçlarının ise istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde davalılar yönünden karar düzeltme yolu açık, davacı yönünden kapalı olmak üzere, 04/11/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi