(Kapatılan)3. Ceza Dairesi 2020/6065 E. , 2020/20150 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık ..."nin yüzüne karşı verilen hükmü yasal temyiz süresinden sonra 12.02.2016 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmışsa da hükmün kanun yolu ihtarat bölümünde temyiz süresinin tüm sanıklar açısından tebliğ tarihinden itibaren başlayacağı belirtilerek sanık yanıltılmış olduğundan temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
1) Sanık ... hakkında katılan ..."ye karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Hüküm fıkrasında sanık hakkında takdiri indirim nedeninin uygulanmama gerekçesi belirtilirken TCK"nin 62. maddesi yerine TCK"nin 61. maddesinin yazılması, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olduğundan ve Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2) Sanık ... hakkında katılan ..."ye karşı kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
a) Katılan ..."nin kolluk beyanına göre, sanık ..."in elindeki şişe ile katılanın aracının camına vurarak malına zarar verdiği aynı zamanda cam kırıklarının katılana isabet ederek muhtelif yerlerinden yaralanmasına neden olduğu, daha sonra sanık ..."ın bıçakla kendisini yaraladığı, kovuşturma beyanına göre ise, sanık ..."in şişe ile aracına vurduğunu, daha sonra sanık ..."in sanık ... ve temyiz dışı sanık ... ile birlikte şişe, bıçak ve sopayla kendisine saldırarak yaralanmasına neden olduklarını beyan etmesi karşısında, beyanlar arasındaki çelişki giderildikten sonra, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 09.06.2015 tarih ve 2013/713 Esas, 2015/203 sayılı kararı da göz önünde bulundurularak, sanık ..."in TCK"nin 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima kuralı uyarınca tek eylemle hem mala zarar verme hem de yaralama suçunu işleyip işlemediği hususunun değerlendirilmesinden sonra bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
b) Sanığın adli sicil kaydına konu tekerrüre esas olabilecek başka ilamının da bulunmadığı gözetilerek, sanığın tekerrüre esas alınan Sorgun Ceza Mahkemesinin 22.04.2011 tarih, 2011/14 Esas - 2011/158 Karar sayılı ilamında mahkumiyete konu suçun TCK"nin 191/1. maddesinde düzenlenen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçu olduğu, hükmünden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la yeniden düzenlenen TCK"nin 191. maddesinin 5. fıkrası ve 5320 sayılı Kanun"a eklenen ek 7. maddenin 2. fıkrası hükümlü lehine hükümler içermekte olup, öncelikle hükümlü lehine uyarlama yapılması gerektiğinden, anılan hükme ilişkin uyarlama yapılıp yapılmadığı araştırılarak, sonucuna göre sanık hakkında TCK"nin 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
c) Hüküm fıkrasında sanık hakkında takdiri indirim nedeninin uygulanmama gerekçesi belirtilirken TCK"nin 62. maddesi yerine TCK"nin 61. maddesinin yazılması,
d) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24.12.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.