(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2017/556 E. , 2021/5083 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 291 ada 51, 294 ada 36, 312 ada 6, 80, 313 ada 3, 316 ada 11, 18, 317 ada 2, 391 ada 8, 394 ada 2, 9, 15, 395 ada 9, 22 parsel sayılı taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına; 283 ada 25, 291 ada 50, 65, 294 ada 35, 312 ada 7, 79, 313 ada 5, 316 ada 13, 317 ada 1, 391 ada 7, 394 ada 3, 10, 16, 395 ada 11, 21 parsel sayılı taşınmazlar, aynı nedenle ... adına ve 318 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ise, yine aynı nedenle ... ve ... adlarına tespit edilmişlerdir. Davacılar ... ile ... ... ve arkadaşları, miras yoluyla gelen hakka dayanarak, ayrı ayrı dava açmışlardır. Yargılama sırasında müdahil ... ve arkadaşları, aynı iddiaya dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece, dava dosyaları birleştirilmek suretiyle yapılan yargılama sonunda davacı ... ..."un ve müdahil davacılar ... ve ... ..."un mirasçılarının ve birleşen dosya davacıları ..., ..., ... ve ..." ın davalarının kısmen kabulüne; davacıların 312 ada 6, 7, 79, 80 , 313 ada 3, 5 parsel sayılı taşınmazlara yönelik açmış oldukları davalarının reddine, dava konusu parselerin tapuya tespit gibi tesciline, 283 ada 25, 291 ada 50, 51, 65, 294 ada 35, 36, 316 ada 11, 13, 18, 317 ada 1, 2, 318 ada 1, 391 ada 7, 8, 394 ada 2, 3, 9, 10, 15, 16, 395 ada 9, 11, 21, 22 parsel sayılı taşınmazların veraset ilamındaki hisse durumuna göre parsellerin ayrı ayrı 1920 pay kabul edilerek, payları oranında ... ve müşterekleri adlarına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar ile müdahil davacılar vekili ve davalılar ... ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu 313 ada 3, 5, 312 ada 6, 7, 79, 80 nolu parsellerin maliki evvelinin kim olduğunu ve kimden kaldıklarını yerel bilirkişi ve tespit bilirkişilerin bilmedikleri, dava konusu 294 ada 35, 36 ve 65 nolu parsellerin kök muris ..."un ilk eşi ..."dan miras yolu ile gelen taşınmazlar olduğu, yine dava konusu 294 ada 24, 318 ada 1, 391 ada 7 ve 8 nolu parsellerde kök muris ..."un ikinci eşinin mirasçıları olan birleşen dosya davacılarının hak talebinin olmadığı, bu parseller dışında kalan dava konusu diğer parsellerin ise davacıların kök murisi ..."dan miras yolu ile gelen taşınmazlar olduğu, ..."un erkek çocukları tarafından kullanıldığı, ... tarafından parsellerin taksim edildiği, taksime uygun olarak parsellerin kullanıldığı kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiştir. Ne var ki; kök muris ..."un kız çocuklarının taksim konusunda rızalarının olup olmadığının bilinmemesi, gerek kök murisin gerekse çocuklarının kendi aralarında geçerli bir taksim yapılmamış olması ve kadastro sırasında tespit tutanakları düzenlenirken kullanımın esas alınarak, tespit tarihinden geriye doğru 25-30 yıldır taşınmazları kim kullanıyor ise onun adına tespitin yapılmış olması ve dava konusu taşınmazların miras yolu ile taraflara intikal ettiğinin belirlenmiş olması karşısında; Mahkemece, muris ... terekesinin ve dava konusu taşınmazların kimden intikal ettiğinin kesin olarak belirlenmeksizin, yöntemin uygun ve yeterli taksim araştırması yapılmadan ve taraf tanıkları keşif mahallinde usulünce hazır edilerek dinlenmeden karar verilmiş olması nedeniyle yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, kök muris ...’ın terekesi belirlenmeli, muristen intikal eden tüm taşınmazlara ait onaylı kadastro tutanak suretleri getirtilip bu taşınmazların kadastro sırasında kimlerin adına tespit gördüğü araştırılmalı, davacılar ve davalılar adlarına tespit edilen tüm taşınmazlara ait onaylı kadastro tutanak suretleri getirtilmeli, daha sonra mahallinde yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve tespit bilirkişileri ile fen bilirkişinini katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, keşifte dinlenilecek mahalli bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların kime ait oldukları, kimden kime kaldıkları, ...’dan mı yoksa ...’dan mı intikal ettikleri, kim tarafından, ne zamandan beri ve hangi hakka dayalı olarak kullanıldıkları, müşterek murisin sağlığında taşınmazları çocukları arasında paylaştırıp paylaştırmadığı, paylaştırdıysa hangi taşınmazın kime düştüğü, zilyetliğinin devredilip devredilmediği, devredilmiş ise ne zaman devredildiği, murisin ölümünden sonra tüm mirasçılarının katılımı ile terekesinin taksim edilip edilmediği, taksim edildiyse hangi tarihte edildiği, taksime tüm mirasçılar ya da yasal temsilcileri katılmamış ise sonradan yapılan taksime icazet verip vermedikleri, taksim sonucu her bir mirasçıya miras payına karşılık ne verildiği, diğer mirasçılara verilen taşınmazların akibetlerinin ne olduğu hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanları arasında oluşabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, çelişkinin giderilememesi halinde hangi beyana ne sebeple üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı ve bundan sonra, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.