Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5113
Karar No: 2015/4837

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/5113 Esas 2015/4837 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/5113 E.  ,  2015/4837 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve müdahil ve davalılar ... ve ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... vekili, ..., ... köyü 569 sayılı (72371 m2) parselin ifrazından oluşan 1015 ada 9 parsel sayılı ( 357 m2) taşınmazın orman sayılan yer olduğu halde, davalılar adına tapuda kayıtlı olduğu iddiasıyla tapu kayıtlarının iptalini ve orman niteliğiyle adına tescilini istemiş, aynı iddia ile davaya müdahil olmuştur.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... ve müdahil tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 12/03/2013 gün ve 14037-2585 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemece, çekişmeli taşınmazın 1956 tarihli hava fotoğraflarında ve 1959 tarihli memleket haritasında fındıklık niteliğinde olduğu halde, 1982 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sırasında eski tarihli resmî belgelerin yanlış yorumlanması ve fındık ağaçları ile meşe ağacının karıştırılması sonucu orman kadastro sınırı içinde bırakıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülmüştür.
    Şöyle ki; bir yerde kesinleşen orman kadastro çalışması varsa, o yerin orman olup olmadığı, kesinleşen orman kadastro haritasının uygulanması sonucu anlaşılır.
    Bundan ayrı; çekişmeli taşınmazın ifrazen geldiği 569 sayılı parselin önceki malikleri olan ... ve ... tarafından ... aleyhine açılan kadastro mahkemesinin 1988/4 (bozmadan sonra 1990/259) sayılı orman kadastrosuna itiraz davası sonunda 569 sayılı parselin (A) işaretli 18240 m2 bölümünün orman kadastro sınırı içinde kaldığı belirlenmiştir. Bu karar, taraflar yönünden kesin hüküm teşkil eder. Mahkemece de taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırı içinde kaldığı kabul edilmekle birlikte, tekrar eski tarihli resmî belgelere göre inceleme yapılmak suretiyle karar verilmiş, orman kadastrosuna itiraz sürelerinin geçtiği ve orman sınırının kesinleştiği, 569 parselin de kısmen orman sınırı içinde kaldığına ilişkin kesin hüküm bulunduğu düşünülmemiştir.
    O halde, mahkemece, yapılacak iş; kadastro mahkemesinin kesinleşen dosyasında bulunan krokiyi, çekişmeli taşınmazın ifrazdan önceki ve sonraki paftalarını ve kesinleşen orman kadastro haritasını birbiri üzerine aplike etmek suretiyle hangi bölümlerinin taraflar açısından kesin hüküm oluşturduğunu ve bu hüküm de dikkate alınmak suretiyle kesinleşen orman kadastro sınırı içinde kaldığını belirlemek ve bu bölümlere ilişkin davanın kabulüne karar vermekten ibarettir." denilmiştir.

    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, davanın kısmen kabulüne, 1015 ada 9 parselin 29/01/2014 havale tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile işaretli 234,27 m2 bölümünün tapusunun iptali ile orman niteliğiyle adına tesciline, (B) harfi ile gösterilen bölümüne ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi, müdahil ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava tapu iptali ve tescil niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1974 yılında yapılan arazi kadastrosu ve 28.05.1979 tarihinde ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
    Hükmüne uyulan bozma ilâmına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman bilirkişi raporlarına göre, (A) harfi ile işaretli taşınmaz bölümünün, kesin hüküm niteliğinde bulunan, kadastro mahkemesinin 1990/259 sayılı dosyasında bulunan krokiye göre kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı belirlenerek yazılı şekilde karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davanın kabul edilen bölümleri için ... ve lehine ayrı ayrı 1500 TL vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle, hükmün 5 ve 6. bentleri yerine " Davacı ... ve müdahil lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2 maddesi gereğince takdir edilen 1500.- TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak ve ...ne verilmesine" cümlesi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nın 438/7. maddesi gereğince düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 28.05.205 günü oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi