Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9332
Karar No: 2015/4855
Karar Tarihi: 28.05.2015

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/9332 Esas 2015/4855 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/9332 E.  ,  2015/4855 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ve ... vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    2008 yılında yapılan kadastro sırasında ... köyü 247 ada 4 parsel sayılı 199,29 m² yüzölçümündeki taşınmaz, dubleks ev ve tarla niteliğiyle öncesinde dava dışı 247 ada 1, 3, 4 ve 5 sayılı parsellerle bir bütün olarak ...’ın ceddinden geldiği, 1993 yılında ...’na, 1996 yılında ...’e satıldığı, halen onun zilyetliğinde olduğu, ancak; .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/267 Esasında dava konusu edildiğinden sözedilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tesbit edilmiştir.
    .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/267 Esasına kayıtlı dosyada, davacı ... tarafından davalı , ... ... ve ... aleyhine açılan tescil davası, 3402 sayılı Kanunun 27. maddesi gereğince kadastro mahkemesine aktarılmıştır. Mahkemece, diğer davaların reddiyle, 247 ada 4 sayılı parselin orman niteliğiyle adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi ve davalı tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 11.11.2013 gün ve 2013/4420-9870 sayılı bozma kararıyla bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: "Mahkemece toplanan deliller, özellikle keşif ve bilirkişi raporlarıyla çekişmeli parselin orman içi açıklığı olduğu, eğimi %12’den fazla makilik niteliğindeki taşınmazın zilyetlikle edinilemeyeceği, davacı yararına zilyetlikle edinme koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine ve orman niteliğiyle adına tesciline karar verilmişse de;
    Kesinleşmiş orman kadastro tutanakları ve haritası ile 1959 yılında düzenlenen memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğrafları ile 1996 yılında düzenlenen memleket haritasının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporlarında; çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışında bırakıldığı, uygulanan eski tarihli harita ve fotoğraflarda orman olarak nitelendirilmediği, bir bütün olarak tarım alanı niteliğiyle kullanıldığı bildirilmiştir.
    Keşif ve bilirkişi raporları ile belirlenen toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi özellikle komşu parsellerin bir kısmının kesinleşen hukukî durumlarına göre, çekişmeli parselin öncesi ya da eylemli durumu itibariyle orman sayılan yerlerden olduğu söylenemeyeceği gibi, komşularından dava dışı 247 ada 3 sayılı parselin tarla niteliğiyle Ali Bal, 247 ada 1 sayılı parselin de kargir ev ve tarla niteliğiyle ... adına tesbitleri kesinleşerek tapuya kaydedildiği gözetildiğinde orman ile çevrili orman içi açıklığı olduğu söylenemez. Dava dışı 247 ada 5 sayılı parselin orman niteliğiyle adına tesciline ilişkin karar, taraf olmayan ..."i bağlamayacağı için, 5 sayılı parselin orman niteliğiyle adına tesciliyle, çekişmeli parsel orman içi açıklığına dönüşmez.

    Diğer taraftan, çekişmeli parselin yeni tarihli hava fotoğrafları ve uydu fotoğraflarında ne şekilde görüldüğü, imar ve ihyanın ne zaman tamamlandığı, kaç yıldır ne şekilde zilyet edildiği yönündeki araştırma da yetersizdir.
    Gerek, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, gerekse, bu kanun yerine yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda, keşif ve bilirkişi delili, takdiri delil olarak düzenlenmiştir. Hâkim genel hukuk bilgisi ile çözemeyeceği, teknik konularda bilirkişiye başvurabilecektir. Hâkim, sunulan bilirkişi raporları ile bağlı olmayıp, bu raporları iddia ve savunma doğrultusunda serbestçe takdir ederek karar verecektir. Hâkim tarafından keşif ve bilirkişi raporlarının yeterli olmadığı belirlendiği taktirde yapılacak iş, tarafların istemi halinde bilirkişilerden ek raporlar almak ya da yeniden keşif yaparak bilirkişi raporu almaktır. Hâkim yeterli olmadığını düşünerek keşif ve bilirkişi deliline başvurduğu konularda, bu delilleri yok sayarak, aynı konularda kendi değerlendirmelerine dayalı olarak hüküm veremez.
    O halde; mahkemece en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile tesbit tutanaklarının düzenlendiği tarihten 15-20 yıl önce çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları ve bu fotoğraflara dayanılarak üretilmiş orijinal renkli memleket haritaları bulunduğu yerlerden istenerek, dava konusu parsel ile çevresine uygulanıp taşınmazın niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü, imar ve ihya ile zilyetliğin hangi tarihte başlayıp tamamlandığı, öncesinin ne olduğu, imar ve ihya yapılmışsa hangi tarihte başlayıp bitirildiği, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak, taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişiler ile taraf tanıklarından sorulmalı, parselin eski ve yeni niteliği konusunda jeoloji mühendisinden de rapor alınmalı, 3402 sayılı Kanunun 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırması davacı ve davalı gerçek kişiler ile ortak murisler yönünden de yapılmalı, bundan sonra toplanan delillerin tümü birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir." şeklindedir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, davanın kabulüne, taşınmazın ev ve bahçe niteliğiyle davacı adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1967 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması ve 1988 ilâ 1990 yıllarında yapılıp 08.07.1991 tarihinde ilân edilerek dava tarihinde kesinleşmemiş olan aplikasyon, sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ve 2896 ve 3302 sayılı kanunlar ile değişik 2/B uygulaması vardır.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davacı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının ...ne yükletilmesine, ... harç alınmasına yer olmadığına 28/05/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi