Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/598
Karar No: 2011/2473
Karar Tarihi: 08.03.2011

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/598 Esas 2011/2473 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2010/598 E.  ,  2011/2473 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğeri aleyhine 30/01/2007 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın reddine dair verilen 16/03/2009 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 08/03/2011 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile karşı taraftan davalılar vekili Avukat ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve davalılar yararına takdir olunan 825,00 TL duruşma avukatlık ücreti ile aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine 08/03/2011 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Dava; yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar vermiş; hüküm, Dairemiz sayın çoğunluğu tarafından onanmıştır.Aşağıda belirteceğim sebep ve gerekçelerle Dairemizin bu kararına katılmamız mümkün değildir. Şöyle ki;Davalı ...Ş. nin 17, 18, 19 ve 21 Aralık 2006 tarihli Gazete nüshalarında ve internet sitesinde yayımlanan ve diğer davalı ... ile dava dışı ... tarafından kaleme alınan yazı ve haberler ile davacının kişilik haklarına saldırılarak, maddi ve manevi zarara uğratıldığı ileri sürülmüştür.
    Davalı ... Gazetesi’nin 17 Aralık 2006 günlü nüshasının birinci sayfasında aynen, “TESTİS DİYE ÇEKMEDİLER” başlığı altında, “Tesettürlü doktor reddetti” alt başlığı ile “17 yaşındaki çoban A.G. testislerinde şiddetli ağrı ve şişlik şikâyetiyle Numune Hastanesi’ne başvurdu.Acilen ültrasona gönderilen genç hasta, tesettürlü kadın radyoloji uzmanı tarafından geri çevrildi.”, “İkinci tesettürlü de çekmedi” alt başlığı ile “ ertesi gün gelen hastayı, görevli olan ikinci tesettürlü kadın doktor da geri çevirdi.A.G.nin durumunun ağırlaşması üzerine Ürolog Dr. ... durumu Başhekim ... ’ya iletti”, ondokuzuncu sayfasında ise, “Türban Faciası” başlığı altında, “ … ültrasona girmek için radyoloji servisine gönderilen genç, akıl almaz bir gerekçe ile geri çevrildi.İddiaya göre tesettürlü radyoloji uzmanı Dr. ... hastanın ültrasonunu çekmek istemedi. … Bunun üzerine ertesi sabaha kadar beklemek zorunda kalan genç çoban, sabah olduğunda bir şok daha yaşadı.Çünkü nöbeti devralan diğer tesettürlü radyoloji uzmanı Dr. ... da iddiaya göre hastanın ültrasonunu çekmek istemedi.” Biçiminde haber yayımlandığı, hürriyet.Com.tr internet sitesinin, anılan tarihlerdeki haberlerinde de benzer ifadelere yer verildiği, keza 19 Aralık 2006 tarihli hürriyet.com.tr’ de, “Erkeğin arabasına bile binmezmiş” başlığı altında, “… Bir çocuğun testis ültrasonunu çekmeyi reddeden doktorun tesettürlü olması ise, yobazlık ve sapkınlığın din kisvesi altında nasıl beslendiğini açıkça ortaya koymaktadır” … şeklinde bir ibarenin konulduğu hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. İhtilaf, bu haberlerin görünür gerçeğe uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Dosyada mevcut, Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın 06.02.2007 gün ve 1186 sayılı yazısına ekli 18.01.2007 tarih ve 57/4 numaralı raporundan; Gazetelerde Uz.Dr. ... ’ın çekimi yapmayan doktorlar arasında ismi geçmesine karşın, 13.11.2006 günü öğleden sonra ve 14.11.2006 günü öğleden önce kendisinin ültrasonda görevli olmadığı, Op.Dr. ... ’nün, muayenehanesi olmadığı halde, mesai sonrasında hastane dışında başkanlığını yürüttüğü dernek merkezinde ... ’yu muayene ettiği, hastane dışından yatışının yapılmasını sağladığı, karşılığında 100 TL para aldığı, 15.12.2006 tarihinde Üroloji Servisi Sorumlu Hemşiresi ... ile Genel Cerrahi Servisi Hemşiresi... ’in, Op.Dr. ... tarafından yapılan ameliyat raporunun çıktısını alarak bu raporun yazılı ve görsel basında çıkmasına yol açtığı, ameliyat raporu çıktısının 15.12.2006 günü üroloji kat sekreteri... ’in yukarıda ismi geçenlerin isteği üzerine alarak kendilerine verdiği anlaşılmaktadır.
    16.11.2006 günü saat 10.38’de ... ’nun yapılan ameliyatı sonrasında düzenlenen raporun, “Ameliyat Notu” bölümünde aynen “ 13.11.2006 saat 17 sıralarında skrotal kitle, sol orşit, sol testis torsiyonu şüphesi ile acilen yatırıldı.Acil olarak skrotal usg ist.Fakat aşağıda bayan rady.olması ile çekilemedi.Ertesi gün sabah erkenden tekrar ültrason için girişimlerde bulunuldu.Yine Bayan rad.olması dolayısı ile yine çekilemedi.Acil olarak Başhekimin kendisine haber verildi.Yazılı olarak buna rağmen saat ancak 14 civarında çekilebildi.Torsiyon teşhisi ile acilen Op. Alındı.Testis detorsiyonu edildi.Testis son derece ödemli ve hemorojikti.Açılması beklendi.Pek açılmadı.Testisde torsiyon edilerek beklenmek üzere skrotuma yerleştirildi.16.11.2006 da hasta tekrar Op alındı.Testis dokusunda bir gelişme izlenmedi.Testis alındı.Patolojiye gönderildi.” Denildiği görülmüştür.
    Ameliyat raporundaki notta; radyoloji uzmanının bayan olmasından dolayı ültrasonun çekilemediği belirtilmektedir.Tesettürlü ya da türbanlı doktorlardan söz edilmediği gibi, hiçbir isim de yer almamıştır.Keza dosya içeriğinde de aksine bir delil bulunmamaktadır. Keza davalılar da bu yönde herhangi bir kanıt getirmemişlerdir.
    Hürriyet Gazetesi’nin o dönemdeki Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök 30 Ocak 2007 tarihli yazısında; ...’ın ekibinin hazırladığı “Testis Raporu” haberinin Aralık ayı boyunca bütün Türkiye’de yoğun tartışmalara neden olduğunu, bir anda tıbbi çerçevesini aşarak siyasi nitelik kazandığını, daha dikkatli davranarak, sadece rapora güvenmeyip, araştırılması gerektiğini, bu bakımdan hem muhabirin, hem de yazı işleri olarak kendilerinin kusurlarının bulunduğunu, ayrıca olayı hemen “Tesettür Faciası” olarak sunmanın da açıkça ön yargılı bir davranış olduğunu vurgulayarak, Sağlık Bakanlığı müfettişlerince yapılan soruşturma neticesinde ulaşılan durum karşısında, kendilerine iki kadın görevliden özür dilemekten başka bir şey kalmadığını ifade etmiştir.
    Hadise ile ilgili beyan, yazı, rapor ve açıklamaların hiç birinde türbanlı doktorlardan bahsedilmediği halde, her nedense gazete ve internet haberlerinde olayın merkezine türban oturtulmuştur.Araştırmacı gazeteci olarak tanınan davalı ...’ın, kendisine ulaşan bilgilerin doğruluğunu araştırmaksızın, böylece senaryolaştırması dikkat çekici bulunmuştur.Çünkü bu haber, Türkiye’de bir sağlık skandalı olmanın ötesinde bir rejim meselesi olarak algılanmış, siyasi çalkantılar meydana gelmiştir.
    Bir testisi alınan ... da bu haberlerden zarar gördüğünü iddia etmiş, velayeten anne ve babası davalılar hakkında manevi tazminat davası açmıştır. Peki bu haberlerden yanıltılan kamuoyu mu kârlı çıkmıştır.Onun da faydasına olmadığı açıktır. Şu hali itibariyle; haber, görünür gerçeğe uygun olmayıp, aksine gerçek dışıdır.O halde hukuka aykırı olup, davacı yararına uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekir.
    Bu itibarla; yukarıda arz ettiğimiz gerekçelerle, davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesi hükmünü onayan değerli çoğunluğun kararına katılmıyoruz.08/03/2011








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi