Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1517
Karar No: 2017/11838
Karar Tarihi: 13.09.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/1517 Esas 2017/11838 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/1517 E.  ,  2017/11838 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ



    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I


    Davacı; tarımsal sulama abonesi olduğunu, 2010 ve 2011 yıllarında kanaletten su kullanımı yapmadığını, elektrikle çalışan motor kullanarak sulama yaptığını, 2012 yılında kanalletten su verildiği için tarlasını % 75 kanaletten suladığını, davalı tarafın sayacın arızalı olduğunu bildirerek ilgili kuruma göndermesi gerekirken fabrikasına gönderdiğini, sayacın ne zamandan itibaren arızalı olduğunun belirlenemediğini, kendisine fahiş fatura çıkarıldığını belirterek 2012 yılına ait faturaların iptaline, önceki yıllar dikkate alınarak faturanın yeniden belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davaya konu faturalarda yanlışlık bulunmadığını, itiraz edilen dönemde davacının aboneliğinin bulunmadığını, davacının aboneliği 12/03/2013 tarihinde devraldığını, dava hakkının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; bilirkişi raporu doğrultusunda davacının borçlu olmadığının tespitini isteyebileceği gerekçesiyle davanın kabulü ile 2012 yılı 8. döneme ait 3.084,06TL "lik elektrik faturasının iptali ile 259,20 TL olarak düzeltilmesine, 2012 yılı 10. döneme ait 817,12 TL"lik elektrik faturasının iptali ile 128,17 olarak düzeltilmesine, davacının 2012 yılı 8. dönem için 2.824,86 TL ve 2012 yılı 10. dönem için 688,95 TL borcu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1- Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
    4077 sayılı yasanın 23.maddesinde, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür.
    Aynı ilkeler 6502 sayılı yasada da benimsenmiştir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3/l maddesinde tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmıştır.
    Tüketici ise, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır. Yine anılan kanunun 3/d maddesinde; “Hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet” olarak tanımlanmıştır.
    Bir hukuki işlemin 6502 sayılı kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için; kanunun amacı içerisinde, yukarıda tanımları verilen taraflar arasında, mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
    Aynı Kanunun 73. maddesinde ise; bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür.
    Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Görevle ilgili konularda kazanılmış hak söz konusu olmaz.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden uyuşmazlığa konu aboneliğin tarımsal sulamaya ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
    O halde; taraflar arasında tarımsal sulama aboneliği bulunduğundan yargılamanın genel mahkeme tarafından yapılması gerekirken, somut uyuşmazlığın çözümünde görevli olmayan Tüketici Mahkemesi sıfatı ile yargılama yapılması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    2-)Bozma nedenlerine göre davacının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,13/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi