Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/7355
Karar No: 2016/2282
Karar Tarihi: 25.02.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/7355 Esas 2016/2282 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/7355 E.  ,  2016/2282 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVACILAR : 1-...
    2-...
    3-...
    4-...
    5-...
    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacılar vekili, davacılar ....nin çocukları davacılar ....."in kardeşi olan...."in davalı idareye ait ambulans ile....ya sevk edilirken meydana gelen trafik kazası sonucu yaşamını yitirdiğini, olayın meydana gelmesine ambülans sürücüsünün kusurlu hareketinin sebebiyet verdiğini, davacıların yakınlarının ölümü ile yaşadıkları manevi acının tazmini amacıyla davacı anne ve baba için ayrı ayrı 75.000,00 TL,davacı kardeşler için ayrı ayrı 25.000,00 TL olmak üzere toplam 225.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 17.02.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile davacı anne.... 3.000,00 TL olmak üzere toplam 29.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 17.02.2012 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
    1)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, ceza yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporundaki kusur dağılımının oluşa uygun olması
    ...
    sebebiyle benimsenmesinde ve esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, davanın davalı yönünden işleten sıfatına dayalı olarak açılmış bulunmasına mahkemenin görevli olmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün, davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    Davacılar vekilinin temyiz itirazları yönünden;
    2)Manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat, bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan miktar kadar olması gerekir. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Somut olayda, davacıların müteveffanın anne, baba ve kardeşleri olması nedeniyle yakınlık derecesi, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihine göre paranın alım gücü gibi nedenler dikkate alındığında, davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarı az olup, daha fazla manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    3)Kabule göre de, yargılama aşamasında davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirmiş bulunması nedeniyle davacılar için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hepsi için tek vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının, davalı vekilinin ise bütün temyiz itirazlarının reddine, 2) nolu bentte ve kabule göre de, 3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davalıdan harç alınmamasına 25/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi