Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/628
Karar No: 2015/20782
Karar Tarihi: 23.11.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/628 Esas 2015/20782 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2015/628 E.  ,  2015/20782 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01/02/1995-24/12/2010 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    K A R A R

    Davacı, 01.02.1995 ile 24.12.2010 tarihleri arasında Kuruma eksik bildirilen hizmetinin tespitini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacının 21.02.2005 tarihinden önceki taleplerine ilişkin olarak hak düşürücü sürenin dolduğu ,bu tarihten sonraki dönemlerin ise kuruma tam olarak bildirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı adına... sicil numaralı ... unvanlı işyerinden 24.10.2000 tarihli ,.... sicil numaralı... unvanlı işyerinden 11.03.2002 ve 18.02.2005 tarihli işe giriş bildirgeleri verildiği , davacının hizmetlerinin 24.10.2000-09.12.2000 ve 08.08.2003-15.07.2004 tarihleri arasında 31229 sicil sayılı ... işyerinden,11.03.2002-07.08.2002 ve 21.02.2005-24.12.2010 tarihleri arasında ... sicil numaralı... işyerinden bildirildiği anlaşılmaktadır.
    506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesi hükmüne göre ;Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın,tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerekir.Bu yönde,anılan madde hükmünde yer alan hak düşürücü süre,yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalışmaları kurumca tespit edilemeyen sigortalılar için geçerlidir. Bir başka anlatımla;sigortalıya ilişkin olarak işe giriş bildirgesi,dönem bordrosu gibi yönetmelikte belirtilen belgelerin Kuruma verilmesi ya da çalışmaların Kurumca tespit edilmesi halinde ;Kurumca öğrenilen ve sonrasında kesintisiz biçimde devam eden çalışmalar bakımından hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez.Ne var ki; sigortalının Kuruma bildiriminin işe giriş tarihinden sonra yapılması,bir başka ifade ile sigortalının hizmet süresinin başlangıçtaki bir bölümünün Kuruma bildirilmeyerek sonrasının bildirilmesi ve Kuruma bildirimin yapıldığı tarihten önceki çalışmaların ,bildirgelerin verildiği tarihi de kapsar biçimde kesintisiz devam etmiş olması halinde ,Kuruma bildirilmeyen çalışma süresi
    yönünden hak düşürücü sürenin hesaplanmasında ;bildirim dışı tutulan sürenin sonu değil, kesintisiz olarak geçen çalışmaların sona erdiği yılın sonu başlangıç alınmalıdır.
    Somut olayda, davacı aralarında organik bağ bulunan işyerlerinde 01.02.1995 ile 24.12.2010 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını,ancak bir kısım hizmetinin davalı Kuruma bildirilmediğini iddia etmektedir.Blok çalışma iddiası bulunduğuna göre hak düşümüne uğraması söz konusu değildir.
    Yapılacak iş,... ni taraf haline getirmek, davacıya hangi işyerinde çalıştığını açıklattırmak, sigortalı ve işyeri sicil dosyalarını ve her iki işyerine ait uyuşmazlık konusu dönemi kapsayan dönem bordroları getirtmek, bu bordrolarda ihtilaflı dönemde kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, dinlenen tanıkların hizmet cetvellerini dosyaya koymak, bordrolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek beyanlarını almak ve çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
    23.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi