8. Hukuk Dairesi 2019/1095 E. , 2019/2626 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı üçüncü kişi vekili ve davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı üçüncü kişi vekili, müvekkili şirkete ait işyerinde 30.05.2013 tarihinde yapılan hacze konu mahcuzların müvekkili şirkete ait olduğunu belirterek, davanın kabulü ile tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı alacaklı vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ... Medya Bilişim Tekno. San. ve Tic. A.Ş., usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine karşın duruşmalara katılmamış, cevap da vermemiştir.
Mahkemece, ... 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/52 Esas, 2014/130 Karar sayılı kararı ile, davalı ...nin icra kefaletinin geçersizliği ile icra emrinin iptali istemli davasının kabulüne karar verildiği, kararın 17/02/2015 tarihinde kesinleştiği, buna göre davalı ... ... Şirketi icra kefili ve icra takip borçlusu olmadığından, ... ... Şirketi ile davacı arasında organik bağ bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması gerekmediği gerekçesi ile davanın kabulü ile mahcuzlar üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiş, karar davalı alacaklı vekili ile tazminat yönünden davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK"nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
1. Yargıtayın ve Dairemizin istikrar kazanan uygulamasına göre; borçlunun, istihkak iddiasına karşı tutumu belirli ise ve duruşmalara dahil edilmesi, işin esasına etki etmeyecekse, davada taraf olarak gösterilmesi gerekli değildir. Ne var ki, somut olayda yokluğunda alınan haciz kararlarından haberdar edilmeyen, 103 davet kağıdı da tebliğ edilmeyen borçlu ... Telekom Enerji İnşaat San ve Tic. Ltd. Şti.’nin, istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenememiştir. Bu nedenle borçlu ... ... Şirketinin davalı sıfatı ile davaya katılmasının sağlanması için, davacı üçüncü kişiye süre ve imkan verilerek taraf teşkilinin sağlanması, tarafların tüm delillerinin toplanmasının ardından, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekir.
Mahkemece taraf teşkili sağlanmadan, işin esasına yönelik karar verilmesi isabetli olmamıştır.
2. Temyize konu dosya içerisinde yer alan ... 9. İcra Müdürlüğünün 2010/3371 esas sayılı dosyasının tetkikinde, 19.8.2011 tarihli haciz de ... Medya Bilişim Teknolojileri San. ve Tic. A.Ş. yetkilisi borca ve tüm ferilerine temsil ettiği şirket adına icra kefili olduğunu beyan etmiş olduğundan ... Medya Bilişim Teknolojileri San. ve Tic. A.Ş. hakkında icra emri düzenlenmiştir. Dava konusu 30.5.2013 tarihli haciz tutanağında da, borçlu olarak hem ... Medya Bilişim Teknolojileri San. ve Tic. A.Ş. hem de ... Telekom Enerji İnşaat San. ve Tic.Ltd.Şti gösterilmiştir. Ne var ki, ... 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2.4.2013 tarihli ve 2011/1588 Esas, 2013/330 Karar sayılı kararı ile, davalı ...nin icra emrinin iptali istemli davasının reddine karar verilmiş olup kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay12. Hukuk Dairesi’nin 24.10.2013 tarihli ve 2013/23644 Esas, 2013/33418 Karar sayılı kararı ile; hacizde kefil olduğunu belirten yetkilinin tek başına temsile yetkili olmadığı, icra kefaletinin şikayetçi ...yi bağlamayacağı, şikayetin kabulü gerektiğinden bahisle karar bozulmuş, ... 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/52 Esas, 2014/130 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiş, anılan karar Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 16/09/2014 tarihli ve 2014/16998 E., 2014/21403 K. sayılı kararı ile onanarak 17.2.2015 tarihinde kesinleşmiştir.
İstihkak davalarında geçerli bir haczin bulunması dava şartı olup, hüküm kesinleşinceye kadar yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilmesi gerekir.
Somut olayda, davaya konu 30.3.2015 tarihli haciz tutanağında borçlu olarak gösterilen ... Medya Bilişim Teknolojileri San. ve Tic. A.Ş. hakkında yukarıda açıklandığı üzere icra emrinin iptaline karar verildiğine göre, borçlu ... ... Şirketi hakkında geçerli bir haczin varlığından bahsedilemez. Buna göre,davanın ön koşul yokluğundan reddi gerekirken davanın esastan kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle, davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün İİK"nin 366 ve 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca İİK"nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 13.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.