Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;
Davacı, davalılardan T. aleyhine muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açtığı dava sonucunda " 186 ada 2 parsel sayılı taşınmazda 4 adet bağımsız bölüme ilişkin toplam 92/232 payın kendisinin miras payı oranında iptal ve tesciline" dair verilen kararın kesinleştiğini,ancak bu ilamın mahkemece tapuya bildirilmediği gibi tapuda da infazının yapılmadığını,bu arada taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbir şerhlerinin kaldırılmak suretiyle çekişmeli dairelerin diğer davalılara kötüniyetle devredildiklerini ileri sürüp ,asıl davada 1,2,4 ve 5, birleşen davada 3 nolu bağımsız bölümler hakkında önceki karar gereğince tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuş, bilahare 2 nolu dairenin maliki davalı A.yönünden davasından feragat ettiğini bildirmiştir.
Davalılar O.,D.,A.ve Z.; çekişmeli meskenlerini tapu kaydına güvenerek ve iyiniyetle satın aldıklarını, bu edimlerinin Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi gereğince korunması gerektiğini belirtip,davanın reddini savunmuşlar;diğer davalılar davaya yanıt vermemişlerdir.
Karar, davacı vekili tarafından süresindeduruşma istemli temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi,duruşma isteği dava değeri yönünden reddedildi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dava, "yolsuz tescil" hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece,davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillere göre davacı tarafından davalı T.aleyhine Çorum 3. Asliye Hukuk mahkemesinde " muris muvazaası" hukuksal nedenine dayalı olarak çekişme konusu taşınmaz hakkında tapu iptali ve tescil davası açıldığı,26.10.2000 tarih 288-486 sayılı kararla " davalı T...hakkında açılan davanın kabulü ile 186 ada 2 parsel sayılı taşınmazda 4 bağımsız bölümde toplam 92/232 payın tapu kaydının davacının veraset ilamındaki payı oranında iptal ve davacı adına tesciline" şeklinde kurulan hükmün derecaattan geçmek suretiyle 29.11.2001 tarihinde kesinleştiği; iş bu dava sırasında davalılar Z.,O.ve D.n dava konusu 3,4 ve 5 nolu bağımsız bölümleri kullandıkları ,ancak taşınmazın tapu kayıtları üzerinde ihtiyati tedbir bulunduğundan resmi devir işlemi yapamadıkları,keza davalı Fethi adına kayıtlı olan çekişmeli 1 nolu bağımsız bölümün ise davalı T.tarafından kullanıldığı ve temlikten sonra da kiraya verildiği anlaşılmaktadır.
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak verilen kabul kararının kesinleşmesinden sonra,bu kararın infazı için davacı tarafından tapuya başvurulmaması üzerine taşınmazlar üzerinde bulunan ihtiyati tedbirlerin kaldırıldığı ve aynı gün davalılar O.ve Z.ye çekişmeli 4 ve 3 nolu bağımsız bölümlerin resmi intikallerinin yapıldığı; daha sonra davacı tarafından yeniden alınan ihtiyati tedbir kararının da süresi içinde dava açılmadığından kaldırıldığı ve ertesi gün çekişmeli 1 ve 5 nolu bağımsız bölümlerin davalılar F. ve D."e satış suretiyle temlik edildikleri görülmektedir.
Esasen,yukarıda değinilen olgular mahkemenin de kabulündedir.
Ancak,olayların bu oluşumu dikkate alındığında,diğer davalıların bayileri olan davalı T... aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davasından haberdar oldukları,taşınmazlar üzerinde bulunan ihtiyati tedbir nedeniyle resmi devirlerin yapılamadığı ve ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasının akabinde davalı T... tarafından resmi temliklerin yapıldığı,davalıların uzun süren bu davayı bilebilecek durumda oldukları; bu durumda Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacakları gözönüne alınarak davalı A.dışındaki diğer davalılar bakımından davanın kabulü gerekirken,yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü H.U.M.K."nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,5.6.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.