20. Hukuk Dairesi 2014/10276 E. , 2015/5617 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Osmaniye Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 05/06/2014
NUMARASI : 2013/91 - 2014/23
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı H.. H.. vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, ..köyü ...1 ada 71, 72 ve 55 parsel sayılı sırasıyla 3945,60 m2, 7211,80 m2 ve 14006,03 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, zeytin bahçesi niteliğiyle belgesizden ecrimisil ödemek suretiyle kişilerce kullanılması nedeniyle H.. H.. adına tesbit edilmiştir.
Davacı Y.. B.. 71 sayılı parselin tamamının kendisine ait olduğu, 55 sayılı parselin murisi A.. B..e ait olduğu, 72 sayılı parselin ise bir kısmının kendisine ait olduğu iddiasıyla dava açmış, birleşen dosya davacıları Y.. K.., M.. K.. ve N.. K.. ise, 101 ada 72 sayılı parselin kendilerine ait olduğu iddiasıyla dava açmışlar, bu iki dosya birleştirilerek görülmüştür.
Mahkemece davanın reddine, çekişmeli parsellerin tespitinin iptaline ve orman niteliği ile H.. H.. adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hükmün davacı Y.. B.. (birleştirilen dosya davacıları da temyiz ettiği halde temyizleri yok denildi!) tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 01/11/2010 tarih ve 2010/9861 - 13370 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ile 1980-1990’lı yıllara ait hava fotoğrafları, fotogrametrik yöntemle düzenlenmiş pafta ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınması, usûlüne uygun zilyetlik araştırması yapılarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, dava konusu 101 ada 71 sayılı parsele ilişkin davanın reddi ile bu parselin tespit gibi tesciline, Y.. B..’ün 101 ada 72 sayılı parsele ilişkin davasının reddine, N.. K..’ın bu parsele ilişkin davasının reddine, diğer davacılar M.. K.. ve Y.. K..’ın davasının kabulü ile bu parselin kadastro tespiti iptal edilerek toplam üç pay üzerinden 1/3 payı M.. K.., 1/3 payı Y.. K.. ve 1/3 payı H.. H.. adına tapuya tesciline,
Davacıların 101 ada 55 sayılı parsele ilişkin davasının kısmen kabulü ile bu parselin kadastro tespitinin iptaliyle (A) harfi ile işaretli 2167,69 m2’lik bölümünün orman niteliğiyle
H.. H.. adına, (B) harfi ile işaretli 11838,34 m2’lik bölümü 12 pay kabul edilerek 11/12 payı payları oranında A.. B.. mirasçıları adına, 1/12 payı H.. H.. adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm H.. H.. ve Y.. B.. vekilinin temyizi üzerine, Dairenin 13/05/2013 tarih ve 2013/2931 E. - 2013/5484 K. sayılı kararıyla davacı Y.. B..ün 101 ada 71 parsel ile 72 sayılı parselin H.. H.. adına tesciline karar verilen 1/3 paya ilişkin temyizi yönünden yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına, davalı H.. H..nin 101 ada 72 sayılı parselin Y.. K.. ve M.. K.. adına tesciline karar verilen 2/3 paya ilişkin temyiz itirazları yönünden mahkemenin 02.06.2010 tarihli davanın reddine ilişkin kararı, sadece davacı Y.. B.. tarafından temyiz edilmiş olup, davacılar M.. K.. ve Y.. K.. tarafından temyiz edilmediğinden kendileri yönünden karar kesinleşmiş olup, önceki hükmü temyiz etmeyen davacılar yönünden talepleri hakkında yeniden hüküm kurulması isabetsiz olduğuna, davacı Y.. B.. ve H.. H..nin 101 ada 55 sayılı parsele ilişkin temyiz itirazları yönünden ise mahkemece, davalı taşınmazın (A) harfi ile işaretli bölümünün orman tahdit sınırları içinde kaldığından orman niteliği ile H.. H.. adına, (B) harfi ile işaretli bölümünün ise, davacı Y.. B..’ün murisi A.. B..’den kaldığı, ne var ki Milli Emlak Müdürlüğünce tahakkuk ettirilen ecrimisilin davacı Y.. B.. tarafından ödenmek suretiyle H.. H..nin üstün hakkının tanındığı, bu nedenle Y.. B..’ün 1/12 olan miras payının H.. H.. adına, kalan 11/12 payın ise A.. B..’ün diğer mirasçıları adlarına tapuya tesciline karar verilmiş ise de, mahkemenin kabulü yerinde görülmediğine, şöyle ki, hükme dayanak yapılan orman bilirkişi kurulu raporunda; çekişmeli taşınmazın elle çizilmek suretiyle gösterildiği tahdit haritasında kısmen tahdit içinde kaldığı açıklanmakla birlikte, Dairemizin geri çevirme kararı üzerine aynı orman bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen rapor ekindeki aplikeli tahdit haritasında davalı taşınmaz, tahdidin dışında gösterilmiş olup taşınmazın orman olup olmadığı yönünde duraksama olmuştur. Bu durumda, karara dayanak alınan uzman orman bilirkişi tarafından düzenlenen rapor çelişkili olduğundan bu rapora dayanılarak hüküm kurulamaz. Diğer taraftan, davalı taşınmazın kök muris A.. B..’den kaldığı ve mirasının taksim edilmediği mahkemenin kabulündedir. Bu durumda, iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olan taşınmaz hakkında, mirasçılardan birisi olan davacı Y.. B..’ün tek başına ecrimisil ödemiş olmasının her hangi bir sonuç doğurmayacağı, taşınmazda belli bir payı bulunmadığından kendi payı yönünden H.. H..nin üstün hakkını tanıdığı sonucunun çıkarılamayacağı gibi, esasen böyle bir durumun zilyetlik kurumunun mahiyetiyle de bağdaşmayacağı,
Bu nedenle; mahkemece, önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu ve fen memurundan oluşturulacak iki kişilik bilirkişi kurulu marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre konumu duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalı; bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı müşterek kroki düzenlettirilmeli, taşınmazın tahdidin dışında kaldığı belirlendiği takdirde yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının davası tamamen kabul edilerek taşınmazın A.. B.. mirasçıları adlarına tesciline karar verilmesi gerekliliğine değinilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucu 101 ada 55 sayılı parsel yönünden açılan davanın kabulüne, yapılan tespitin iptali ile taşınmazın muris A.. B.. mirasçıları adına (davacı Y.. B.. de dahil) 1/12 şer hisse ile tespit vasfı ile tesciline, 101 ada 71 sayılı parsel yönünden 20. Hukuk Dairesinin 13/05/2013 tarihli ilâmı ile onandığından karar verilmesine yer olmadığına, 101 ada 72 sayılı parselin Y.. B.. bakımından 13/05/2013 tarihinde onanarak 16/08/2013 tarihinde kesinleştiğinden, diğer davacılar bakımından ise 02/06/2010 tarihli karar temyiz edilmeksizin kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı H.. H.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 27/03/1996 da ilâna çıkan orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları bulunmakatdır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına
11/06/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.