
Esas No: 2015/366
Karar No: 2015/5903
Karar Tarihi: 17.06.2015
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/366 Esas 2015/5903 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... ili, .. ilçe, ... beldesi, ... mahallesi 130 ada 2 parsel sayılı 415,11 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Kadastro Mahkemesinin 1994/57 E. - 1994/45 K. sayılı kararı ile orman vasfı ile adına hükmen tescil edilmiştir.
Davacı .... Yönetimi, orman olan taşınmazın beyanlar hanesinde "1982 yılından beri .... oğlu ... ile ... kızı ...’in kullanımındadır" şerhinin bulunduğunu, ormanlar üzerinde kişi ve kurumlar lehine hiçbir şekilde şerh konulamayacağını iddia ederek tapu kaydındaki davalılar lehine bulunan şerhlerin iptali talebiyle dava açmıştır.
Mahkemece davanın kabulüne, .... ili, .... ilçe, ... beldesi, .... mahallesi 130 ada 2 nolu parselin 1984 yılından beri .... oğlu ... ile ... kızı ...’in kullanımında olduğu ve üzerindeki iki katlı kargir evin İsmail kızı ... ile .... oğlu ...’e ait olduğuna dair şerhin iptali ve kaydından terkinine karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava tapulu taşınmaz üzerinde bulunan irtifak hakkı ve şerhlerin terkini istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, taşınmazın orman niteliği ile tapuda kayıtlı olduğu, ormanların korunmasına ilişkin Anayasanın 169 ile 6831 sayılı Kanunun 17, 93 ve 115. maddeleri karşısında ormanlar üzerinde herhangi bir şerh konulamayacağı, bu hususun kamu düzenine ilişkin olduğu dikkate alındığında mahkemece orman olduğu belirlenen taşınmazın tapu kaydı üzerinde davalılar adına şerh verilemeyeceği gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalılar aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de, bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 2, 3 ve 4. bentlerinin hükümden çıkartılarak, bunun yerine "6099 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A madde gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve davacı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına" ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/06/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.