18. Ceza Dairesi 2015/23351 E. , 2016/7526 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, alkollü olan sanığın, görevli müşteki polis memuruna yönelik tehdit sözlerini, hakkındaki şikayet dolayısıyla polisin kendisine sorduğu sorular nedeniyle hakkında işlem yapılmasını engellemek amacıyla söylediği anlaşılmakla, görevi yaptırmamak için direnme suçuna ilişkin tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
1) Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak,
Sanık hakkında seçenek yaptırım olarak adli para cezasına hükmolunmasına rağmen, 5275 sayılı Kanunun 108. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ancak hapis cezalarında uygulanabileceği ile kesin nitelikteki adli para cezalarının tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, üst Cumhuriyet savcısı ve sanık ..."ın temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, ancak bu aykırılıklar, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi delaletiyle 1412 sayılı Kanunun 322. maddesi uyarınca, temyiz edilen kararın açıklanan noktaları tebliğnameye kısmen uygun olarak, hükümde; “TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların karardan çıkarılması” biçiminde, HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2) Hakaret suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Kesin nitelikteki adli para cezalarının tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi,
2- TCK’da hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü hallerde öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiği kanuni ve yeterli gerekçe gösterilerek açıklanmalı, daha sonra da alt ve üst sınırlar arasında kanuni ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmeli, TCK’nın 3. maddesinde yer alan “suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur” ilkesi de gözetilmelidir.
Her ne kadar TCK"nın 125/3. maddesinde hapis cezasının alt sınırının 1 yıldan az olamayacağı düzenlenmiş ise de, bu düzenlemenin temel cezanın adli para cezası olarak seçilmesine engel olmayacağı gözönünde bulundurulmadan ve tekerrüre esas mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında yeterli gerekçe gösterilmeden temel ceza olarak hapis cezası tercihi,
3- TCK"nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapıldıktan sonra belirlenen hapis cezasının 11 ay 20 gün yerine 5 ay olarak belirlenmesi suretiyle sanığa eksik ceza verilmesi,
Kanuna aykırı, o yer ve üst Cumhuriyet savcıları ile sanık ..."ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/04/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.