Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8171
Karar No: 2017/12678
Karar Tarihi: 26.09.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/8171 Esas 2017/12678 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/8171 E.  ,  2017/12678 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 26/09/2017 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davalı vekili Av. ... geldi. Karşı taraf adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davalının, kardeşleriyle ortak arsasını, arsa karşılığı kat yapımı sözleşmesi ile dava dışı konut yapı kooperatifine verdiğini, karşılığında almayı düşündüğü bağımsız bölümlerden bir adet dubleks daireyi, müvekkiline 27.08.2004 tarihli düzenleme şeklinde taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi ile 21.000 Euro bedelle sattığını, satım bedelini tamamen ve nakden müvekkilinden aldığını ve satıma konu daireyi 08.08.2006 tarihinde teslim etmeyi ve tapusunu vermeyi taahhüt ettiğini, satıma konu daireyi sözleşmede kararlaştırılan 08.08.2006 tarihinde teslim etmez yada geç teslim ederse, bu tarihten itibaren aylık 150 Euro kira parasını ve aynı şekilde dairenin kararlaştırılan tarihte ve vasıfları sözleşmede belirtildiği şekilde teslim edilmez ve tapusu çıkarılmaz ise satım bedelinin %50 oranında farkı olan 10.500 Euro cezayı da ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davalının daireyi 08.08.2006 tarihinde teslim etmediğini ve tapusunu da vermediğini ileri sürerek müvekkilinin ödemiş olduğu satım bedeli 21.000 Euro ile 10.500 Euro ceza bedeli ve 30 aylık kira alacağı 4.500 Euro olmak üzere toplam 36.000 Euro"nun sözleşme ve ödeme tarihi olan 27.08.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; dava konusu el ile yazılı sözleşmeyi kendisinin yazmadığını, ancak ... olarak atılı imzanın kendisine ait olduğunu, imzayı kendisinin attığını ancak bu sözleşmede davacıya kendi arsasını sattığına dair herhangi bir iradesinin olmadığını, kendisinin satılacak yeri olmadığını, satılan arsanın ölen kardeşi..."ya ait olduğunu, sözleşmede belirtildiği gibi 21.000 Euro"yu kesinlikle davacıdan almadığını, paranın ödenmiş ise kardeşi..."ya ödendiğini, daire satmadığını, ... isminin üzerine atılı imzanın kardeşi..."ya ait olduğunu, imzası yanına kardeşinin hakkından feragat ediyorum yazacağına refakat ediyorum şeklinde yanlış yazdığını, babasından intikal eden yerleri kardeşi..."nun ölmeden önce bu sözleşme ile davacıya sattığını, kendisinin bu sözleşmede satıcı olmadığını, satıcının... olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece;... tarafından davacıya sözleşmenin 4. maddesi gereğince 21.000 Euro açık tarihli senet verildiği, sözleşme klozuna göre satıcının... alıcının ise davacı olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 25.06.2014 gün ve 2014/10064 Esas- 2014/10364 Karar sayılı ilamı ile "....Dava konusu sözleşmede satıcı olarak yer alan dava dışı..."nun sözleşme kapsamında davacıya açık tarihli senet vermiş olması, taraflar arasında düzenlenen 27.08.2004 tarihli harici satış sözleşmesinde ismi ve imzası olan davalı ..."nun da satıcı olduğu hususuna engel değildir. Dava konusu 27.08.2004 tarihli harici satış sözleşmesi ile verdiğini geri isteyen davacının, davaya konu satış sözleşmesinde satıcı olarak ismi ve imzası yer alan, içeriğinde de satış bedelinin kendisine ödendiği belirtilen davalı ..."nun sözleşme kapsamında satıcı olduğu ve bu nedenle kendisine husumet yöneltilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır." gerekçesi ile bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, sözleşme gereği ödenen 21.000 Euro"nun, sözleşmede cezai şart tutarı 10.500 Euro"nun ve dava konusu dairenin süresinde teslim edilmemesi nedeniyle 30 aylık kira bedelinin davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile 36.000 Euro alacağın 27.08.2004 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte aynen davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava taraflar arasında düzenlendiği iddia edilen harici satış sözleşmesinden kaynaklanan ve sebepsiz zenginleşme hükümleri kapsamındaki alacak ve sözleşme gereği cezai şart talebi istemine ilişkindir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    Bir taşınmaz malın veya payının mülkiyetinin başkasına satışı yada satış vaadini içeren sözleşmelerin geçerli sayılması TBK. 237 (BK.213), Tapu Kanununun 26. Maddesi ve TMK 706. maddesi uyarınca resmi şekilde yapılmasına bağlıdır.Burada öngörülen şekil, sözleşmenin geçerli koşulu olup, kamu düzenine ilişkindir ve doğrudan gözönünde tutulur.
    Somut olayda da, taraflar arasında düzenlenen sözleşme resmi şekilde düzenlenmemiş olduğundan geçerli değildir.Geçersiz sözleşmeye istinaden, taraflar aldıklarını sebepsiz iktisap hükümlerine göre iade ile mükelleftirler. Geçersiz sözleşme ile kararlaştırılan cezai şart vs. feri haklarda geçersiz olup tarafları bağlamaz.
    Yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda, mahkemece, geçersiz sözleşme gereği davacının yalnızca ödediği satış bedelini sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca talep edebileceği dikkate alınarak sonucu dairesinde hüküm tesisi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu cezai şart ve kira alacağına ilişkin taleplerinin de kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, 1.480 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi