Esas No: 2022/2648
Karar No: 2022/3355
Karar Tarihi: 25.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/2648 Esas 2022/3355 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2019/1118 E. - 2021/470 K. sayılı kararı, itirazın iptal talebine ilişkin 503.353,81 TL alacak davasının kısmen kabul edildiği ve temyiz sınırını aşan bölümlerinin temyiz edilebileceği belirtilerek yeniden İlk Derece Mahkemesine gönderildi. İstinaf istemi ise esastan reddedildi. Kararda, 6100 sayılı HMK'nın 346/2. maddesine göre kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerektiği, ancak Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceği ifade edildi. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 6100 sayılı HMK'nın 346/2. ve 362/1-a. maddeleri, 366. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10.06.2021 tarih ve 2019/1118 E. - 2021/470 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 09.12.2021 tarih ve 2021/2160 E. - 2021/1554 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Dava, 503.353,81 TL alacak için başlatılan icra takibine itirazın iptali talebine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi olan 09.12.2021 itibariyle Bölge Adliye Mahkemesi temyiz kesinlik sınırı 78.630,00 TL olup bu meblağın altında kalan hükümlerin 6100 sayılı HMK'nın 362/1-a. bendi uyarınca kesin nitelikte olduğu, mahkemece davanın kısmen kabülü ile ... yönünden toplam 499.620,50 TL, ... ve ... yönünden ise toplam 489.190,34 TL alacağa ilişkin itirazın iptaline karar verildiği, davacı taraf için davalı ... için reddedilen 3.733,31 TL’nin, davalılar ... ve ... için reddedilen 14.163,47 TL’nin temyiz sınırı altında kaldığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin miktar yönünden REDDİNE, işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 25/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.