Esas No: 2022/1733
Karar No: 2022/3367
Karar Tarihi: 25.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/1733 Esas 2022/3367 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Davalı şirket, 14.05.2013 tarihinde münfesih olduğu gerekçesiyle müvekkilinin ortağı bulunduğu bir şirketin sicil kaydının resen terkin edildiğini ileri sürerek davayı reddetmiştir. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi, ticaret sicil gazetesinde yayımlanan ihtarlara yanıt verilmemesi nedeniyle resen terk işleminin yasal olduğuna dair davacının iddialarının ispatlanamadığına hükmederek ihtar gönderilmediği gerekçesiyle resen terkin işleminin yasaya uygun yapılmadığını belirtmiştir. Mahkeme, şirketin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi'nce verilen nihai karar, usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Kanun maddeleri olarak TTK'nın geçici 7.maddesi, HMK'nın 355 vd. maddeleri, 369/1. ve 371. maddeleri, 370/1. maddesi ve 372. maddesi sayılmaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 29.09.2021 tarih ve 2021/321 E- 2021/541 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kısmen kabulüne dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 19.01.2022 tarih ve 2021/1995 E- 2022/114 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı temsilcisi tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ... tarafından, 14.05.2013 tarihinde münfesih olduğu gerekçesiyle müvekkilinin ortağı bulunduğu ... İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin 26.09.2013 tarihinde resen terkin edildiğini, İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/367 Esas ve 2019/949 Karar sayılı dosyasına 05.12.2019 tarihli yazı ile yapılan bildirimi üzerine durumun öğrenildiğini, İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/367 esas sayılı dosyası ile yaklaşık 10 adet davanın derdest olduğunu, bu davaların birçoğunun 1997 yılından beri devam eden davalar olduğunu, şirketin leh ve aleyhinde İzmir İcra Müdürlükleri nezdinde devam eden icra takiplerinin bulunduğunu ileri sürerek, kapatma kararının iptali ile, ... İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi' nin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, ihyası istenilen şirketin en son genel kurulunun 02.03.2011 tarihinde tescil edildiğini, bu tarihten sonra herhangi bir genel kurul tescili yapılmadığını, 6102 sayılı TTK'nın geçici 7. maddesi uyarınca, münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyelerine ve ticaret sicil kayıtlarının silinmesine ilişkin tebliğ gereği 14.05.2013 tarihinde münfesih sayılarak tescilli adresine ihtarda bulunulduğu, bu hususun 21.05.2013 tarih ve 8324 sayılı Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlandığını, yasal süresi içerisinde ihtara yanıt verilmemesi nedeniyle 26.09.2013 tarihinde sicil kaydının resen silindiğini, bu hususunda da ticaret sicil gazetesinde yayımlandığını, yapılan kayıt silme işleminin tamamen kanun hükmünün uygulanması olduğunu, müdürlüğün davanın türü itibariyle yasal hasım konumunda olup davanın açılmasına sebebiyet vermediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; İzmir 13.İcra Müdürlüğü'nün 2019/16165 E., İzmir 9.İcra Müdürlüğü'nün 2012/1921 E. ve İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/367 E. 2019/949 K.sayılı dosyaları ile davacı tarafından tespit edilemeyen başka takip ve dava dosyalarında ihyası istenilen ... İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin borçlu ve davalı konumunda bulunduğu, taraf olduğu dosyalarda şirketin temsilinin zorunlu olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, ... İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin ihyasına, şirket müdürü ...'ın tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesinde; resen terkin işlemlerinin yasaya uygun yapıldığına ilişkin iddialarının ispatı için sunulan belgelerin incelenmesinde, sadece Ticaret Sicil Gazetesi ilanının bulunduğu, TTK'nın geçici 7/4.a maddesi uyarınca, resen terkin işlemi yapılan şirketin temsil ve ilzam ile yetkilendirilmiş yöneticilerine ihtar gönderilmediği, Ticaret Sicil Müdürlüğü yasada gösterilen bu usule uymadan şirketin kaydını sicilden terkin ettiği, ihya edilen şirkete tasfiye memuru atanmasına karar verilmesi ve davalı tarafça resen terkin işleminin yapılmış olması nedeniyle, iş bu davanın açılmak zorunda kalındığından davalı aleyhine vekalet ücreti ile yargılama giderlerine hükmedilmemesi isabetli olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf istemlerinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, ...'nün, ... İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkındaki 26.09.2013 tarihli terkin işleminin iptali ile şirketin ihyasına ve ...'ne tesciline, tescil kararı ve işlemlerinin ilanına karar verilmiştir.
Kararı, davalı temsilcisi temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına ve özellikle şirketin ihyasına karar verildiği tarihte şirketin taraf olduğu davaların olduğunun anlaşılmasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı temsilcisinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davalı temsilci'den temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,25/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.