3. Hukuk Dairesi 2016/2796 E. , 2017/12821 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki Tazminat Davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, maddi tazminat davasının kısmen kabulüne : manevi tazminat davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra , dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü :
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalının öz babası olduğunu, 1977 yılında davalı adına kayıtlı olan Behlülbey mahallesindeki taşınmaz ile kendisinin Fatih Mahallesindeki taşınmazını takas ettiğini ancak tapuda resmi devrin yapılmadığını, davalının bu arsayı ... isimli bir şahsa sattığını ve bedelini davacının aldığını, 1977 yılından beri de davacının takas sonucu edinmiş olduğu kerpiç ev, samanlık, besi damı vb. Yerleri kullandığını, davacının bu yer için belediyeden ev ruhsatı aldığını ve emlak vergilerini kendisinin ödediğini, eve extra 40.000 TL civarında masraf yaptığını, arsa değerinin yaklaşık 30.000 TL civarında olduğunu, davacıya kalan evde kamulaştırma işlemi yapılması nedeniyle davalının kötü niyetli olduğunu, davacının arsasını kaybetmesi ve üzerine 40.000 TL lik masraf yapması nedeniyle uğramış olduğu toplam 70.000 TL lik zararın olaylar nedeniyle yaşadığı mağduriyete dayanarak 10.000 TL de manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Davacı vekili 70.000 TL ye açtığı davayı ıslah dilekçesi sunarak davalıya sözlü takasla verdiği 770 Ada 11 parseldeki yarı hisse bedeli olan 16.259 TL nin dava tarihinden yürütülecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir. Ayrıca 10.000 TL manevi tazminat talebini de munzam zarar olarak kabulünü istemiştir ,
Davalı, hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazında bulunmuş, takas iddiasını kabul etmemiş, davalının Fatih Mahallesindeki taşınmaz üzerine ev yapmasına davacı tarafın oğlu olması nedeniyle izin verdiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; manevi tazminat davasının reddine; maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 9.498,90 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, karar verilmiş ; sözkonusu karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir .
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Uyuşmazlık, takas sözleşmesi nedeniyle davacıya verildiği iddia edilen yerin kamulaştırılması nedeniyle uğranılan zarar ve sözkonusu taşınmaza yapılan faydalı ve zorunlu giderlerin tahsili istemine yönelik sebebsiz zenginleşmeden doğan alacak davası niteliğindedir .
-Mahkemece takas sözleşmesi ispatlanamadığından : takas konusu olduğu iddia edilen yere ilişkin maddi zarar ve munzam zarar talebi reddedilmiştir ,
-Takasa konu taşınmaza ilişkin faydalı ve zaruri masraflar yönünden yapılan incelemede ;
Davacı niza konusu taşınmazdan tahliye edilmedikçe yaptığı faydalı ve zorunlu masrafları isteyemez. HGK.17.10.2007 gün, 13-661 Esas-726 Karar). Bu durumda mahkemece davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin devam ettiği nazara alınarak faydalı ve zorunlu masraflar yönünden davanın reddi gerekirken maddi tazminat davası yönünden verilen kısmen kabul kararı usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir .
SONUÇ: Yukarıda 1,bentde açıklanan nedenlerle davacının tüm davalının sair temyiz itirazlarının reddine; 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.