Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/7460
Karar No: 2021/11368
Karar Tarihi: 15.11.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/7460 Esas 2021/11368 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/7460 E.  ,  2021/11368 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; şifahi olarak anlaştığı davalının, sahibi olduğu işyerinde aylık 1.500 TL bedelle 27/09/2011 tarihinden itibaren kiracı olarak oturduğunu, davalının noter marifetiyle gönderilen ihtarnameye rağmen kira bedellerini ödemediğini, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine de haksız itiraz ettiğini ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptali ile icra takibinin devamını, davalının en az %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini talep etmiştir.
    Davalı; yetkili icra dairesi ... İcra Daireleri iken takibin yetkisiz yerde açıldığını, öncelikle bu nedenle davanın yetkisizlikten reddinin gerektiğini, esasa yönelik olarak da; dava konusu kiralananı eski malikten kiraladığını, yeni malikle sözleşme yapılmadığı için önceki sözleşmenin geçerliliğini koruduğunu, davacının kiralanan taşınmazı iktisap ettikten uzun süre sonra ihtarname gönderdiğini ayrıca ilişikte tapu kaydının da bulunmaması nedeniyle yeni malik olup olmadığı hususunda düşülen şüphe nedeniyle kira ödemesi yapılmadığını, kendisinin kötü niyetli olmadığını aksine davacının arada şifahi bir anlaşma olduğu iddiasıyla hakkından fazlasını istemekle kötü niyetli olduğunu, davacı ile arasında herhangi bir kira sözleşmesi olmadığını, davacının iddiasını ancak yazılı belge ile ispat etmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, icra takibinde yetkili icra daireleri alacağın nev"i itibariyle ... İcra Dairesi olup bu durumda geçerli bir icra takibi olmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar, davacı tarafın temyizi üzerine Yargıtay (kapatılan) 6. Hukuk Dairesinin 11/05/2015 tarihli ve 2014/8208 E. 2015/4701 K. sayılı kararıyla; davanın yetkili icra dairesinde açıldığından bahisle işin esasının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne, takibin devamına, alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    İspatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur. HMK’nın ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanunun belirli delillerle ispatını emrettiği hususlar, başka delillerle ispat edilemez.
    Kural olarak, kira ilişkisinin varlığını ve aylık kira bedelinin ne kadar olduğunu ispat külfeti kiralayana, kabul edilen kira bedelinin ödendiğinin ispat külfeti ise kiracıya düşer. Kiralayanın talep ettiği yıllık kira bedeli HMK"nın 200. maddesi uyarınca belirlenecek senetle ispat sınırının üzerinde ise, kira bedelini kesin delille ispatlamak zorundadır. Kesin delille kanıtlanmadığı takdirde ise kiracının kabulünde olan kira bedeli esas alınmalıdır. Yine kiracıda kira bedelinin senetle ispat sınırının üzerinde olması durumunda kira borcunun ödendiğini kesin delille ispat etmelidir.
    Somut uyuşmazlıkta; davacı, kiralayan aylık kira bedelinin 1.500 TL olduğunu iddia etmekte olup yıllık kira bedeli HMK’nın 200. maddesinde öngörülen senetle ispat sınırının üzerindedir. Davalı kiracı, önceki malik ile aralarında yazılı kira sözleşmesi bulunduğunu beyanla kira ilişkisini kabul etmiş ve ilgili sözleşmenin halen geçerli olduğundan bahisle aylık kira bedelinin 250 TL olduğunu savunmuştur. Her ne kadar kira sözleşmesinin varlığı sabit ise de, davacı kiralayan tarafından takibe konu edilen ve iddia edilen kira bedeli, davalı kiracı tarafından kabul edilmediğinden, davacı kiralayan tarafından kira bedelinin de kesin delille ispat edilmesi gerekmektedir.
    Hal böyle olunca mahkemece; davacı tarafça sunulan delil listesinde kesin delillerden olan yemin deliline dayanıldığından, davacıya yemin delili ile iddiasını ispata imkan verilmesi bu bağlamda davacıya iddiasını ispat için davalı tarafa yemin teklif etme hakkının olduğunun hatırlatılması davacının teklif ettiği yeminden davalı tarafından kaçınılması halinde ispat edilen kira bedeline itibar edilmek suretiyle, aksi takdirde ise davalı tarafça kabul edilen miktar esas alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile aylık kira bedelinin 2.000 TL olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan 601,10 TL temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi