Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14120
Karar No: 2015/21657
Karar Tarihi: 03.12.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/14120 Esas 2015/21657 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2015/14120 E.  ,  2015/21657 K.
"İçtihat Metni"

Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Zonguldak 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/04/2015
NUMARASI : 2014/850-2015/236



Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, 20.996,88 TL maddi tazminatın 17/05/2006 tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, davacının öncesinde aynı olay nedeniyle, aynı maluliyet derecesine göre aynı davalı aleyhine 1,00-TL miktarlı kısmi maddi tazminat ile manevi tazminat istemli dava açtığı, Zonguldak 3. İş Mahkemesinin 2006/865 E.- 2009/165 K. sayılı dosyasında görülen bu davada davacının maddi zararının hesaplanması akabinde 09/04/2009 tarihli karar oturumunda davacı vekilinin "maddi tazminat yönünden miktarla sınırlı kalmak kaydıyla feragat ettiği", Mahkemenin bu feragat beyanını da dikkate alarak "maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, 21.600,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline" karar verildiği, bu kararın gerekçe kısmında "Mahkememiz dosyası zarar tespiti için uzman hesap bilirkişisine tevdii olunmuş ve düzenlenen 05/03/2009 tarihli raporda maddi zararın bulunmadığının belirtildiği görülmüştür." açıklamasının bulunduğu, bu kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede Dairemizin 08/10/2010 tarih 2009/9161 Esas - 2010/9613 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği, onanan bu dosyadaki davacı yan temyizinin yalnızca manevi tazminatın miktarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere hüküm son oturumda açıklanan kısa karar ve gerekçe ile bir bütündür.
Bunun yanında 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu(HMK)’nun 294/1 maddesinde mahkemelerin usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdireceği belirtilmektedir. Bilindiği gibi, hakimin davadan el çekmesini gerektiren, davayı sonuçlandıran kararlarına nihai kararlar denilmektedir. Nihai kararlar, usule ilişkin nihai kararlar veya esasa ilişkin nihai kararlar (hükümler) olmak üzere ikiye ayrılır. Usule ilişkin nihai kararlar, davanın esasıyla ilgili olmayan kararlar olup, başka bir ifade ile mahkemenin maddi hukuk bakımından değil de usul hukuku bakımından verdiği kararlardır (Pekcanıtez, Hakan/Atalay, Oğuz/Özekes, Muhammet: Hukuk Muhakemeleri Kanunu Hükümlerine Göre Medeni Usul Hukuku, 11. Bası, Ankara 2011, s.540). Bu nedenle, mahkemece verilen görevsizlik, yetkisizlik, davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararlar usule ilişkin nihai kararlar olduğu gibi, dava şartı yokluğu nedeni ile verilen, usulden ret kararları (HMK m.115/2) da, usule ilişkin nihai kararlardır. Esasa ilişkin kararlar ise, hakimin uyuşmazlığın esasını inceleyerek verdiği kararlardır(HMK m. 294/1). Yani davada ileri sürülen taleplerin maddi hukuk açısından incelenerek esas bakımından kabul veya reddine ya da kısmen kabul ve kısmen reddine ilişkin kararlardır(Pekcanıtez/Atalay/Özekes: age., s.540). Esasa ilişkin nihai karar ile taraflar arasındaki uyuşmazlık (esastan) sona erer ve hüküm kesinleşince (kesin hüküm ortaya çıkınca), artık o uyuşmazlık (dava konusu) hakkında, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanarak yeni bir dava açılamaz; açılırsa, kesin hükümden dolayı reddedilir (HMK m.303)(Kuru, Baki:Hukuk Muhakemeleri Usulü, İstanbul 2001, Cilt:3, s.3005).
Somut olaya geldiğimizde yukarıda da değinildiği üzere davacı kazalı aynı olay nedeni ile aynı davalı aleyhine öncesinde kısmi maddi tazminat davası açmış, bu kısmi davada alınan hesap raporu ve bu rapora göre Mahkemenin gerekçesinde açıkladığı "Mahkememiz dosyası zarar tespiti için uzman hesap bilirkişisine tevdii olunmuş ve düzenlenen 05/03/2009 tarihli raporda maddi zararın bulunmadığının belirtildiği görülmüştür." kabulü Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Hüküm; son oturumda açıklanan kısa karar ile bu kararın gerekçesinden oluşan bir bütün olduğuna göre davacının öncesinde açtığı kısmi davanın gerekçe kısmında açıklanan "Mahkememiz dosyası zarar tespiti için uzman hesap bilirkişisine tevdii olunmuş ve düzenlenen 05/03/2009 tarihli raporda maddi zararın bulunmadığının belirtildiği görülmüştür." kabulü de Dairemizin onanma kararı ile kesinleşmiştir. Hal böyle olunca davacının 17/05/2006 tarihli iş kazası nedeniyle oluşan maddi zararları kapsamındaki talebinin öncesinde açılan Zonguldak 3. İş Mahkemesinin 2006/865 E.- 2009/165 K. sayılı tazminat davasındaki hüküm ile kesinleştiği gözetildiğinde eldeki davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
03/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi