Esas No: 2020/7976
Karar No: 2022/3184
Karar Tarihi: 20.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7976 Esas 2022/3184 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Davacı ve davalı arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinin feshedilmesi ve davacının yatırım bedelinin iadesi talebi üzerine, ilk derece mahkemesi kısmen kabul kararı vermiş ancak davalı tarafından yapılan istinaf sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırarak davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili temyize başvurmuş ancak yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. Kanun maddeleri olarak HMK'nın 353/1-b-2, 369/1 ve 371. madde ve HMK'nın 370/1 ve 372. maddeleri gösterilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13.HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 05.07.2017 tarih ve 2014/1062 E- 2017/607 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi'nce verilen 24.09.2020 tarih ve 2019/86 E- 2020/923 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davalı ile müvekkili arasında 05/09/2005 tarihli Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi imzaladığını, bayinin bulunduğu taşınmaz üzerinde müvekkili şirket lehine 15 yıl süre ile intifa hakkı tesis edildiğini, davalının 06/09/2010 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini, davalının halen başka firmanın bayiliğini yapmak suretiyle istasyondaki faaliyetine devam ettiğini, müvekkili şirketin istasyonun yapımına ilişkin olarak yatırım bedelini ve giderini intifa süresinin 15 yıl devam edeceği ve davalının istasyonu müvekkili şirketin bayisi olarak işleteceği inancıyla yaptığını ileri sürerek davalı şirkete yatırım bedeli olarak ödenen toplam 253.257,00 TL'den kalan süreye isabet eden ve TC Merkez Bankası ortalama mevduat faizine göre uyarlaması sonucu hesaplanan toplam 297.396-TL+ KDV'nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; Rekabet Kurulu'nun 2002/2 ve 2002/3 sayılı tebliğleri çerçevesinde bayinin yeni sözleşme imzalamaya zorlanamayacağını, taraflar arasındaki sözleşmenin, sözleşme süresi olan 5 yıl sonunda sona ermiş olması ve sözleşme hükümleri çerçevesinde demirbaşların mülkiyetinin akdin sonunda müvekkile bırakılacak olması karşısında davacının yatırım bedelinin iadesini isteyemeyeceğini, davanın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davalıya ait taşınmaz için davacı lehine 05/09/2010 tarihine kadar intifa hakkı (15 yıl süreyle) tesis edildiği, davacı ... şirketinin davalıya yatırım bedeli olarak 253.257,00 TL ödediği ve davalı tarafından fatura kesilerek bu paranın istasyon tesisat, elektrik, inşaat, mlz. ve saha beton yaptırma bedeli olarak verildiği, davalı tarafından sözleşmenin 5. yıl sonunda 06/09/2010 tarihinde feshedildiği, Rekabet Kurumu kararının ise bu tarihten sonra 09/02/2011 yılında verilmiş olup, davalı Rekabet Kurumu kararından evvel sözleşmeyi feshetmekle, davacının sözleşme ile davalıya yatırım bedeli olarak vermiş olduğu tutarın intifanın süresinden önce sona ermiş olması nedeniyle bakiye süre için karşılığının güncellenmiş tutarını talep etme hakkı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi'nce; davalının dava konusu mahalde davacı ile sözleşmesini feshettikten sonra aynı mahalde Opet bayisi olarak faaliyette bulunduğu, mahallinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen ek raporda, yapılan imalatların hepsinin Opet tarafından yapılmış olduğu ve halen kullanıldığı, davacı ... tarafından yapılan kalıcı yatırımların kullanılmadığının belirtildiği, dosyada bir takım ürünlerin sökülüp davacı tarafça teslim alındığı ve bazılarının bayiye bırakıldığına dair tutanak mevcut olduğu, buna göre davacı tarafça davalının sebepsiz zenginleştiğinin ispat edilemediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkeme kararının HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 20/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.