Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8048
Karar No: 2022/3202
Karar Tarihi: 20.04.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8048 Esas 2022/3202 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin verdiği bir kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi, istinaf başvurusunu esastan reddetti. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edildi ancak yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde bir isabetsizlik olmadığına karar verilerek temyiz istemi reddedildi. Kararda, iflasın açılması ile duracak olan davaların iflas masasına giren mal, alacak ve haklara ilişkin hukuk davaları olduğuna dikkat çekildi ve eldeki dava için yargılamaya devam edilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı belirtildi.
Kanun maddeleri: TTK'nın 363. maddesi, TTK'nın 414/1. maddesi, TTK'nın 447. maddesi, İİK'nın 179. maddesi, Sermaye Piyasası Kanunu'nun 29. maddesi, Medeni Kanun'un 2. maddesi, HMK'nın 353/b-1 maddesi, HMK'nın 370/1. maddesi, HMK'nın 372. maddesi.
11. Hukuk Dairesi         2020/8048 E.  ,  2022/3202 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 06.02.2019 tarih ve 2015/191 E- 2019/83 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 24.09.2020 tarih ve 2019/1712 E- 2020/1065 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkillerinin Ataç İnşaat ve San. A.Ş.'de nama yazılı hisse sahibi olduklarını, davalı şirketin 27/01/2015 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulunun gündeminin TTK'nın 414. maddesine aykırı olarak nama yazılı hisse sahibi müvekkillerine tebliğ edildiğini, posta yoluyla çağrı yapılmadığı hususunun toplantı tutanağına da yazıldığını, bu hususun ana sözleşmeye aykırı olduğunu, bu nedenle genel kurulda alınan kararların tamamının iptal edilmesi gerektiğini, Sermaye Piyasası Kanunu'nun 29. maddede nama yazılı olup borsada işlem gören pay sahiplerine çağrı yöntemine bir istisna getirilmişse de bu istisnanın eldeki dava yönünden dikkate alınmasının mümkün olmadığını, çünkü davalı şirketin paylarının hiçbirinin borsada işlem görmediğini, söz konusu davada usule aykırı çağrı değil hiç çağrı yapılmamasının söz konusu olduğunu, çağrıdaki usule aykırılığın butlan sebebi olduğunu, bunun yanında toplantı yeter sayısı bulunmayan genel kurul toplantısının da yok hükmünde olduğunu, şirket ana sözleşmesinin 21. maddesinde belirlenen toplantı ve karar nisabı olan A ve B grubu paylar toplamının 4/5 nisabının sağlanmadığını, genel kurul gündeminin de eksik ve yasaya aykırı düzenlendiğini, boşalan yönetim kurulu üyeliklerine seçilen hiçbir yönetim kurulu üyesinin genel kurul onayına sunulmadığını, bu nedenle davalı şirketin 27/02/2015 tarihli genel kurulunun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı şirket vekili, davacıların TTK'nın 414/1.maddesi uyarınca iadeli taahhütlü mektupla genel kurul toplantısına usulüne uygun olarak davet edildiklerini, davacı ...'in tereke temsilcisi olduğuna dair şirkete hiçbir bildirimde bulunulmamış olması sebebiyle bu davacıya haklı olarak çağrı yapılamadığını, bu hususun usulsüzlük olarak nitelendirilemeyeceğini, TTK'nın 447. maddesinin şartlarının oluşmadığını, bu nedenle butlandan da söz etmenin mümkün olmadığını, davalı şirket hakkında Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/1231 esas sayılı dosyasıyla iflas erteleme davası açıldığını ve İİK'nın 179. maddesi gereğince tedbir kararı verildiğini, davalı şirketin borca batık olduğu ve zor günler geçirmekte olduğunun sabit olduğunu, gerçekten de şirketin ana sözleşmesinde davacıların iddia ettiği şekilde bir madde bulunmasına rağmen, davacıların bu maddeyi Medeni Kanun'un 2. maddesi ve TTK'nın ruhuna aykırı olarak kullandıklarını, şirketin devamlılığını sabote ettiklerini, iptal taleplerinin haksız olduğunu, şirketin faaliyetinin devamını engellemeye, iflas etmesini sağlamaya çalıştıklarını, iflas kararı verilmesi halinde şahsi kefaleti bulunan davacılara alacaklıların yönelemeyeceğini düşündüklerini, olağanüstü genel kurul gündeminde olağan genel kurul toplantısı gündeminde bulunması zorunlu hususların aranmasının mümkün olmadığını, gündemin eksik oluşturulduğu iddiasının da mesnetsiz olduğunu, savunarak davanın reddini savunmuştur.
    İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; 27/02/2015 tarihli genel kurul toplantı tutanağında, toplantıya B grubu hissedarların katılmadığı, genel kurulun ilan sureti ile duyurulduğu posta yoluyla çağrı yapılmadığı, çağrı usulüne ilişkin TTK'nın 414/1.maddesi hükmüne aykırı davranıldığı, bunun butlan sebebi olduğu, davalı şirketin ana sözleşmesinde A ve B grubu payların 4/5 nisabına malik olan hissedarların toplantıda hazır bulunma ve olumlu oy kullanmaları gerektiği, B grubu hissedarlarının hiçbirinin toplantıya katılmadıkları, bu durumda genel kurul toplantısına yokluk hükmüne tabi olduğu, davacıların usulüne uygun olarak toplantıya davet edilmemeleri sebebi ile genel kurul toplantısının iptalini istemelerinde hakkın kötüye kullanılması olarak da değerlendirilemeyeceği, TTK'nın 363. maddesi gereği yönetim kurulu üyeliklerinden birinde boşalma olduğunda yasal şartlara sahip birinin geçici olarak yönetim kurulu üyeliğine seçileceği ve bundan sonraki ilk genel kurulun onayına sunulacağı, alınan bilirkişi raporuna göre yönetim kurulunun bu şekilde boş üyeyi atadığı genel kurul onayına sunmak yerine doğrudan yönetim kurulunun seçimini gündeme aldığından bu durumun iptal sebebi olmayacağı gerekçeleriyle, davanın kabulü ile davalı müflis Ataç İnşaat ve Sanayi A.Ş'nin 27.02.2015 tarihli olağan üstü genel kurul kararlarının iptaline karar verilmiştir.
    Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre yapılan istinaf incelemei sonucunda; her dava, açıldığı tarihteki fiili ve hukuki sebeplere ilişkin koşullara göre hükme bağlanacağı, iflasın açılması ile duracak olan davalar iflas masasına giren mal, alacak ve haklara ilişkin hukuk davaları olup, eldeki davanın niteliği gereği yargılamaya devam edilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesi ile, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davalı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 20/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi