Esas No: 2020/8089
Karar No: 2022/3191
Karar Tarihi: 20.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8089 Esas 2022/3191 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
İstanbul Anadolu 17. İcra Müdürlüğü'nün borçlu/davalılar tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamını sağlamak amacıyla başlatılan icra takiplerine vaki itirazların iptali davasında, davalı şirketin Türkiye'deki acentesi üzerinden yapılan taşıma sözleşmesine dayalı olarak uyuşmazlık yaşanmıştır. Taraflar arasındaki konişmentoda yetki şartı geçersiz kabul edilerek, mahkemece eksik ve hatalı değerlendirme sonucu yetkisizlik kararı verilmesi doğru bulunmamıştır. Bu nedenle, davalı lehine verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozularak, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- MÖHUK 47/1
- MÖHUK 54/1-b
- TTK 105/2
- HMK 373/1
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 43. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 17.12.2019 tarih ve 2018/517 E- 2019/507 K. sayılı kararın asıl davada davacı vekili ve birleşen davada davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi'nce verilen 24.09.2020 tarih ve 2020/1533 E- 2020/40 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi asıl davada davacı vekili ve birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin sigorta işi ile iştigal eden sigorta şirketlerinden biri olduğunu, dava dışı sigortalıya ait emtianın nakliyat emtia sigorta poliçesi ile müvekkili tarafından teminat altına alındığını, müvekkilinin sigortalısına ait rafine keten tohumu yağı emtiasının 24/11/2017 tarihli konişmento tahtında Türkiye'den Çin'e taşınmak üzere Med Denizli Gemisine yüklendiğini, Singapur Limanında yapılan aktarma sırasında TEMU510565-3 nolu konteynerden sızıntı olduğunun fark edildiğini, konteyner açıldığından emtianın tamamının zayi olduğunun tespit edildiğini, yapılan incelemede konteynerin taşıyanın sorumluluğunda kaba elleçlemesi sebebiyle emtianın konteynerden akarak zayi olduğunun tespit edildiğini, oluşan zararın tespiti maksadıyla ekspertiz raporu düzenlendiğini, Singapur Limanı ve Çin Limanında survey raporları tanzim edildiğini, hasarın davalılara ihtarname yoluyla bildirildiğini, davalının dava konusu olayda fiili taşıyan konumunda olup zarardan sorumlu olduğunu ileri sürerek, İstanbul Anadolu 17. İcra Müdürlüğü'nün 2018/33081 E. sayılı dosyasına borçlu/davalılar tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, davalılar aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili, asıl davadaki hukuki sebeplere dayanarak, borçlular aleyhine İstanbul Anadolu 17. İcra Müdürlüğü'nün 2018/33077 esas sayılı dosyası ile takibi geçildiğini, borçlular tarafından yapılan itiraz ile takibin durduğunu ileri sürerek, icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı vekili, müvekkili şirketin bu sözleşmede acente sıfatıyla hareket ettiğini, sözleşmede uyuşmazlığın çözümüne yetkili mahkeme olarak Londra Mahkemelerinin yetkili kılındığını ve uygulanacak hukuk bakımından İngiliz Hukuku belirlendiğini, dava konusu taşımada davacıların sigortalısının taşıtan sıfatına haiz olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydı ile söz konusu zarardan fiili taşıyan ve akdi taşıyanın müteselsilen sorumlu olduğunu, kendilerinin işbu davada aktif husumet ehliyetlerinin bulunmadığını, müvekkili şirket aleyhine haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatan davacı aleyhine kötü niyetli tazminatına hükmedilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, dava konusu uyuşmazlığın yabancılık unsur taşıdığı, mahkemenin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmemiş olması, uyuşmazlığın borç ilişkisinden doğması ve konişmentoya yetki ve uygulanacak hukuka ilişkin konulan şartın geçerli ve bağlayıcı olması nedeniyle somut uyuşmazlık yönünden mahkemenin yetkili olmadığı gerekçesiyle, esas ve birleşen davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davacılar vekilleri istinaf etmiştir.
Bölge adliye mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, yetki şartının geçerli olduğu, uyuşmazlığın Türk Mahkemelerinin münhasır yetkisine giren bir işlemden kaynaklanmadığı ve kamu düzenine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen dosya davacıları vekillerinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekilleri temyiz etmiştir.
Asıl ve birleşen dava, davacı ... şirketlerince müşterek olarak nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalanan emtianın davalı sorumluluğunda gemi ile taşınması sırasında oluştuğu iddia edilen hasar nedeniyle sigortalıya ödenen hasar bedelinin davalıdan rücuen tahsili talebiyle başlatılan icra takiplerine vaki itirazların iptali davasıdır.
Davaya konu taşıma işleminde yabancılık unsuru mevcut olup, MÖHUK’un tatbiki, bu çerçevede, taraflar arasında düzenlenen konişmentodaki yetki şartının MÖHUK ve TTK kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Yabancılık unsuru taşıyan uyuşmazlıklar bakımından taraflar yetki sözleşmesi yapabilirlerse de, MÖHUK 47/1 maddesi uyarınca, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisini ortadan kaldıran sözleşme yapılması mümkün değildir. Kanun koyucu MÖHUK 54/1-b maddesi ile Türk mahkemelerinin milletlerarası münhasır yetkisine giren bir konuda yabancı mahkemece karar verilmesini tenfiz engeli olarak kabul etmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 105/2 maddesi uyarınca, yabancı tacirlerin Türkiye'deki acentelerinin aracılığıyla yapılan sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklar yönünden acente, müvekkiline izafeten onun nam ve hesabına dava açabileceği gibi, müvekkiline izafeten acente aleyhine de dava açılabilir. Kanunda açıkça, sözleşmelerde, bu hükme aykırı sonuç doğuracak şartların geçersiz olduğu hükme bağlanmıştır. Aynı düzenlemeye mülga 6762 sayılı TTK'nın 119. maddesinde de rastlanmaktadır. Gerek kanunda yer alan düzenlemelerden, gerekse de kanun gerekçelerinden, kanun koyucu tarafından, yabancı tacirlerin Türkiye'deki acenteleri aracılığıyla yapılan sözleşmelerden doğacak ihtilaflar yönünden dava ister izafeten acente aleyhine açılsın, isterse sözleşmenin tarafı aleyhine açılsın, bu tarz uyuşmazlıklarda Türk mahkemelerine milletlerarası münhasır yetki tanındığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı şirketin Türkiye'deki acentesi MSC Gemi Acenteliği A.Ş. aracılığıyla yapılan taşıma sözleşmesine ilişkin olup, konişmentonun da acente tarafından düzenlendiği dikkate alındığında, dava yerleşim yeri yurt dışında olan davalıya izafeten acenteye karşı açılmış olsa dahi Türkiye'deki acentenin aracılık ettiği taşıma sözleşmesine istinaden düzenlenen konişmentoya konulan, uyuşmazlığın yabancı mahkemede görülmesine dair yetki şartının Türk mahkemelerinin münhasır yetkisini ortadan kaldırır nitelikte olması nedeniyle geçersiz olduğundan mahkemece eksik ve hatalı değerlendirme sonucu yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamış ve kararın bu sebeple davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davalarda davacılar vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden asıl ve birleşen davada davacılara iadesine, 20/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.