MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK



Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarıda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi Hazine tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 557 parsel sayılı 1.397,33 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, hükmen Hazine adına tescil edilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın 100 metrekarelik bölümünün tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 101 ada 557 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen alan içerisinde kalan 56,64 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hükmün, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine onanmasına karar verilmiş; Hazine tarafından bu kez de karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve karar düzeltme incelemesinin duruşmalı yapılması usulen mümkün bulunmadığına göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 440.maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmayan sair karar düzeltme istemi yerinde değildir. Ne var ki; 6100 sayılı HMK"nın 297. maddesi uyarınca hakimin, doğru, infazı kabil, infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak şekilde bir karar vermek zorunda olup hükme esas alınan 11.11.2015 tarihli teknik bilirkişi raporunda, davacı adına tesciline karar verilen toplam 56,64 metrekarelik kısmın ölçü değerleri bulunmadığından bu raporun infazı mümkün değildir. Hal böyle olunca taşınmazın davacı adına tesciline karar verilen bölümlerinin ayrı ayrı yüzölçümlerinin gösterildiği, koordinatlı ve krokili infaza elverişli rapor alınmadan hüküm tesisi isabetsiz olup Hazine’nin karar düzeltme istemi bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairemizin 20.11.2020 tarih ve 2017/306 -2020/5540 Esas-Karar sayılı Onama kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve hükmün açıklanan bu nedenle BOZULMASINA, 14.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.