Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/13305
Karar No: 2017/13125
Karar Tarihi: 02.10.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/13305 Esas 2017/13125 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/13305 E.  ,  2017/13125 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı ,davalı şirketin ..... ihtiyacını karşılamak için otoprodüktör lisansına sahip olan kendi şirketlerinden Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliğinin ilgili hükümleri uyarınca ikili anlaşmalar çerçevesinde elektrik satın almaya başladığını, ancak bir süre sonra tükettiği elektriğin borcunu ödemediğini, söz konusu otelin daha sonra davalı şirketçe başka firmalara kiraya verildiğini, kiracı olan şirketlerin de kendi şirketlerinden elektrik almaya devam ettiklerini, elektrik tüketim bedellerini ödemeyen davalı borçlu hakkında ..... İcra Müdürlüğünün 2008/8255 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek,itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı borçlu aleyhine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı,cevap dilekçesi sunmamıştır.
    Mahkemece;davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün,davalı tarafından temyiz edilmesi neticesinde Yargıtay .....D.nin 28.05.2013 tarih ve 2013/3243 E.- 2013/9940 K. sayılı ilamı ile ‘’...dosyanın aralarında uzman elektrik mühendisi bir bilirkişi ile mali müşavir bir bilirkişinin de bulunduğu bir başka bilirkişi heyetine verilerek davacı kurumun davalı taraftan isteyebileceği elektrik bedelinin hesaplanması için yeniden rapor alınması ,davalının sorumlu tutulabileceği elektrik bedeli ile takip tarihi itibariyle istenebilecek gecikme zammı miktarının duraksamasız belirlenmesi neticesinde hüküm tesisi gerektiği ve yine İcra İflas Kanunu’nun (Değişik ibare:02.07.2012 -6352 s.k. /11.md.) 67. maddesinin,hükmolunan meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesi gerekirken,hüküm yerinde %40 tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu ‘’ gerekçeleri ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde;davanın kısmen kabulü ile,itirazın kısmen iptali, takibin 165.941,24 TL asıl alacak, 235.656,94 TL gecikme faizi, 42.418,25 TL gecikme faizi KDV’si olmak üzere toplam 444.016,40 TL üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa ticari temerrüt faizi işletilmek suretiyle devamına;hüküm altına alınan asıl alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamı sonrasında yapılan yargılama neticesinde ;Yargıtay .....D.nin 28.05.2013 tarih ve 2013/3243 E.- 2013/9940 K. sayılı bozma ilamının ’’... dosyanın aralarında uzman elektrik mühendisi bir bilirkişi ile mali müşavir bir bilirkişinin de bulunduğu bir başka bilirkişi heyetine verilerek davacı kurumun davalı taraftan isteyebileceği elektrik bedelinin hesaplanması için yeniden rapor alınması ,davalının sorumlu tutulabileceği elektrik bedeli ile takip tarihi itibariyle istenebilecek gecikme zammı miktarının duraksamasız belirlenmesi neticesinde hüküm tesisi gerektiği ...’’ kısmının usul ve yasaya uygun görülmesi nedeniyle bu kısmına uyulmasına karar verildiği;ancak ‘’...İcra İflas Kanunu’nun (Değişik ibare:02.07.2012 -6352 s.k. /11.md.) 67. maddesinin,hükmolunan meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesi gerekirken,hüküm yerinde %40 tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu... ‘’yönündeki kısmına ilişkin olarak ise,6352 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden önce yapılmış icra takipleri üzerine açılan ve açılacak itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatının asgari %40 olarak,6352 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden sonra yapılan icra takipleri üzerine açılacak itirazın iptali davalarında ise icra inkar tazminatının %20 olarak uygulanacağından ,somut olayda ise ,davacının başlattığı.... 3.İcra Müdürlüğü’nün 2008/8255 E. sayılı icra takip tarihinin 24.10.2008 olup,davacı lehine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesinde yasaya aykırı bir durum olmadığı ‘’ gerekçesiyle bozma ilamına karşı önceki hükümde kısmen direnilmesine karar verildiği görülmektedir.
    1-Davalı vekilinin kısmi direnmeye ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    02.12.2016 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 373. maddesinin 5.fıkrası “İlk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi kararında direnirse, bu kararın temyiz edilmesi durumunda inceleme, kararına direnilen dairece yapılır. Direnme kararı öncelikle incelenir. Daire, direnme kararını yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay ....kuruluna gönderir” hükmünü içermektedir.
    Aynı Yasanın 45. maddesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununa eklenen geçici 4. maddesinin ikinci fıkrasında “Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda bulunan dosyalar, kararına direnilen daireye gönderilir.”, 4. fıkrasında ise “ Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderir.” hükmü getirilmiştir.
    Anılan Yasa maddeleri gereğince,yerel mahkemece verilen 20.06.2014 tarihli kısmi direnme kararına yönelik olarak yeniden inceleme yapılması neticesinde;Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6352 Sayılı Kanunun 11. maddesi ile İ.İ.K.’nun 67/2 maddesinde değişikliğe gidildiği ve madde metninde yer alan ‘’%40’’ ibaresinin ‘’%20’’ olarak değiştirildiği,değişikliğe ilişkin yasa
    hükmünün 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe girdiği,aynı kanunun 38. maddesi ile İ.İ.K.’na eklenen geçici 10. maddeye göre ;bu kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında değişiklikten önceki hükümlerinin uygulanmasına devam edileceğinin düzenlendiği,yapılan bu yasal düzenleme uyarınca 05.07.2012 yürürlük tarihinden önce başlatılan icra takipleri açısından İcra İflas Kanunu’nun değişiklikten önceki hükümlerinin uygulanmasına devam edileceği ve bu kapsamda da Denizli 3.İcra Müdürlüğü’nün 2008/8255 E. sayılı icra takip tarihi 24.10.2008 olup, davacı lehine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği anlaşılmakla; mahkemenin, icra inkar tazminatına ilişkin kısmi direnmesinin doğru olduğu kabul edilerek, icra inkar tazminatına yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kısmi direnme hükmünün 6763 sayılı Kanunun 44. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen geçici 4. maddesinin 4. fıkrası uyarınca ONANMASINA,
    2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Somut olayda;dosya kapsamında yer alan icra dosyası incelendiğinde, davacının icra takibine konu ettiği faturalara ilişkin olarak 293.481,42 TL asıl alacak ile 291.251,55 TL işlemiş faiz talebi bulunduğu anlaşılmaktadır.Mahkemece bozma öncesi kurulan hükümde 293.481,42 TL üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi işletilmek suretiyle takibin devamına karar verilmiş ve davacının fazlaya ilişkin faiz talebi reddedilmiştir.Bozma sonrası kurulan hüküm incelendiğinde ise ,165.941,24 TL asıl alacak,235.656,94 TL gecikme faizi,42.418,25 TL gecikme faizi .....’si olmak üzere toplam 444.016,40 TL üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa ticari temerrüt faizi işletilmek suretiyle takibin devamına karar verildiği anlaşılmaktadır.Ne var ki,davaya konu edilen asıl alacak miktarının 293.481,42 TL olduğu görülmekle,davacının sadece asıl alacak miktarını dava ettiği kuşkusuzdur.Yine takip talebi incelendiğinde de,davacının... ve gecikme faizi talebinde bulunmadığı,sadece asıl alacak ve işlemiş faiz talebinde bulunduğu da sabittir.
    Bu noktada ise usuli kazanılmış hak müessesesinden bahsedilmesi gerekmektedir
    04.02.1959 tarih 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında vurgulandığı üzere; bozma kararına mahkemece uyulmuş olması taraflardan biri lehine usuli kazanılmış hak meydana getirir. Bu hakkı ne mahkeme ne de temyiz mahkemesi halele uğratabilir. Çünkü, müktesep hakkın tanınması kamu düzeni düşüncesiyle kabul edilmiştir.
    Bu kapsamda da mahkemece, bozma ilamına kısmen uyulmasına karar verildiğine göre, bozma ilamında gösterildiği şekilde işlem yapılarak sonucu dairesinde hüküm kurulması, davalının usuli kazanılmış hakkının ihlal edilmemesi,davacının asıl alacak miktarını dava konusu edip, KDV ve gecikme faizi talebinde bulunmadığı gözetilerek hüküm tesisi gerekirken,bu yönler nazara alınmadan eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün kısmi direnmeye ilişkin kısmının 6763 sayılı Kanunun 44. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen geçici 4. maddesinin 4. fıkrası uyarınca ONANMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi