8. Hukuk Dairesi 2014/5161 E. , 2014/13288 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Değer artış payı alacağı, katılma alacağı
... ile ... aralarındaki değer artış payı alacağı ve katılma alacağı davasının kabulüne dair ... 2. Aile Mahkemesi"nden verilen 05.11.2013 gün ve 49/686 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24.06.2014 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı vekili Avukat ... ve karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, tarafların 2005 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde edinilen 253 ada 11 parsel 9 nolu bağımsız bölüm üzerinde tasfiye alacağı bulunduğunu bildirerek edinilmiş mallara katılma rejimi uyarınca mal rejiminin tasfiyesine karar verilmesini istemiş, açıklama dilekçesinde ise taşınmazın edinilmesine kişisel malı niteliğindeki 18 adet bilezik, annesinden aldığı 10 adet bilezik ve diğer ziynet eşyalarıyla birlikte toplam 78.000 TL katkıda bulunduğunu bildirmiş, harcını yatırmak suretiyle verdiği ıslah dilekçesinde tasfiye alacağının 83.700 TL olduğunu açıklamıştır.
Davalı vekili, davanın yersiz açıldığını, taşınmazın müvekkilinin kişisel malı olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuş, 05.11.2013 tarihli açıklama dilekçesinde, davacının değer artış payı alacağı bulunsa dahi katılma alacağının söz konusu olmadığını bildirmiştir.
Mahkemece, davanın değer artış payı ve katılma alacağı niteliğinde olduğu, davacının ziynet eşyalarını vermek suretiyle taşınmazın alınmasına katkıda bulunduğu, davacının 12.400 TL değer artış payı, 71.300 TL katılma alacağı olmak üzere toplam 83.700 TL alacağı ıslah tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar, 05.08.2005 tarihinde evlenmişler, 12.06.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 20.01.2011 tarihinde kesinleşmesi üzerine boşanmışlardır. Sözleşmeyle başka rejim seçilmediğinden eşler arasında yasal “edinilmiş mallara katılma” rejimi geçerlidir (TMK"m. 202). Söz konusu mal rejimi, boşanma davasının açıldığı 12.06.2009 tarihinde sona ermiştir (TMK"nun 225/son). TMK"nun 235/1. maddesi hükmüne göre; mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar, tasfiye anındaki değerleriyle hesaba katılır. Dava konusu 253 ada 11 parsel üzerindeki 9 nolu bağımsız bölüm 11.02.2009 tarihinde satın alma yoluyla davalı ... adına tescil edilmiştir.
HUMK"nun 76. maddesi (6100 sayılı HMK"nun 33.m.) hükmüne göre, davanın esası olan maddi olayların ileri sürülmesi taraflara, bunların nitelendirilmesi ve uygulanacak kanun
maddesini belirlemek hakime aittir. Hâkim, tarafların yargılama oturumlarında ve dilekçelerinde kullandıkları sözcükler ve nitelendirme ile bağlı değildir. Dava dilekçesindeki açıklamalar ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre, talep; değer artış payı ve katılma alacağı isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda, eklenecek değerlerden (TMK"m.229) ve denkleştirmeden (TMK"m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK"m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK"m.231) yarısı üzerinden (TMK"m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması gerekir. TMK"nun 227. maddesi hükümleri uyarınca; eşlerden biri, diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuş ise, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında değer artış payı alacağının belirlenmesi gerekir.
Mahkemece, alacak miktarına ıslah tarihinden geçerli olarak yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Dava; edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan değer artış payı ve katılma alacağı isteğine ilişkin olup bu tür davalarda, TMK"nun 239/2.maddesi uyarınca karar tarihinden geçerli olarak faize hükmedilmesi gerekmektedir.Mahkemece faiz başlangıç tarihi ıslah tarihi olarak belirlenmesi hatalı ise de bu yön temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış, uygulamanın yerleşmesi bakımından eleştirilmekle yetinilmiştir.
Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, Mahkemece deliller değerlendirilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, davacının ziynet eşyalarını vermek suretiyle taşınmazın alınmasına katkıda bulunduğu tespit edildiğine, uzman bilirkişi tarafından davacının kişisel katkısı nedeniyle değer artış payı alacağı ile yasal mal rejiminden kaynaklanan nedenlerle artık değer üzerinden katılma alacağı usulüne uygun olarak belirlendiğine göre,mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan Yerel Mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle ONANMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davacıya verilmesine, HUMK"nun 388/4.(HMK"m.297/ç) ve 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire İlamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunabileceğine ve aşağıda dökümü yazılı 1.429,39 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 4.288,15 TL"nin temyiz eden davalı ..."dan alınmasına, 24.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.