Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/1639
Karar No: 2007/2919
Karar Tarihi: 20.3.2007

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/1639 Esas 2007/2919 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2007/1639 E.  ,  2007/2919 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : GÖLBAŞI (ANKARA) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 18/10/2006
    NUMARASI : 2006/429-664

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, miras bırakanları A...A..."in ..parsel sayılı taşınmazını Belediye Sarayı ve Kültür Merkezi yapılması şartıyla davalı Belediyeye bağışladığını ancak koşulun yerine getirilmediğini ileri sürerek tapu iptali, tescil ve üzerindeki hacizlerin kaldırılması, olmadığı takdirde taşınmaz bedelinin tahsili ve manevi tazminat isteğinde bulunmuşlardır.
    Davalı Belediye, süre yönünden itirazda bulunmuş, esas bakımından ise bağış koşulunun kendilerinden kaynaklanmayan hukuki imkansızlık nedeniyle yerine getirilemediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davanın reddine ilişkin olarak verilen mahkeme kararı Dairece; davanın yasal süresinde açıldığına, bağışlamadaki şartın gerçekleşme olanağı da kalmadığına işaret edilerek davanın kabulü gerektiğinden bahisle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak tamamlanan soruşturma sonunda iptal tescil ve hacizlerin kaldırılması isteğinin kabulüne, manevi tazminatın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı Belediye tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 20.3.2007 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ....ile temyiz edilen vs.vekili Avukat ... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ...tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü :
                                                                                        -KARAR-
    Dava, koşullu bağıştan rücu sebebiyle açılan tapu iptali-tescil, tazminat ve haciz şerhlerinin kaldırılması isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriğine, toplanan delillere, özellikle hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda davanın kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.Ne var ki, keşfen saptanan dava değeri üzerinden hesaplanan eksik harç yargılama sırasında tamamlanmadığından, dava dilekçesindeki değer üzerinden davacı yararına ücreti vekalete hükmedilmesi gerekirken, harcı tamamlanmayan keşifteki değerin vekalet ücretine esas alınması doğru değildir. Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir.Kabulüyle hükmün HUMK.nun 428.maddesi uyarınca gerekçede oyçokluğuyla sonuçta oybirliğiyle BOZULMASINA,13.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 500.00.-YTL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına ve alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.3.2007 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

                                                                                         -KARŞIOY-
    Dava, şartlı bağışa konu olan taşınmazda koşulun yerine getirilmemesi nedeni ile açılan tapu iptal ve tescil istemine dayalı olup, mahkemece ilk verilen kararda hak düşürücü süre geçtiğinden bahisle dava rededilmiş, davacıların temyizi üzerine Dairece; davalı Belediyenin 21.6.2004 tarihli yazısı ile bağışın koşulunun yerine getirilemeyeceğinin davacılar tarafından öğrenildiği, 18.10.2004 olan dava tarihi itibarı ile 1 yıllık hak düşürücü sürenin dolmadığı belirtilerek yerel mahkeme kararı bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    İlke olarak yerel mahkemece bozmaya uyulması taraflar yararına usuli kazanılmış hak doğursada bunun istisnalarından birisi hak düşürücü süredir.Davada hak düşürücü süre geçmiş ise bozmaya uyulsa bile taraf yararına kazanılmış hak oluşmayacaktır.
    Somut olaya gelince; dava 18.10.2004 tarihinde açılmıştır.Borçlar Yasasının 246.maddesine göre bağışlayan rücu sebebini öğrendiği günden itibaren bir sene içerisinde dava açması gerekmekte olup, bu süre hak düşürücü süredir.Nizalı taşınmaz davacıların murisi ile davalı belediye arasında düzenlenen protokole göre 23.8.1990 tarihinde belediyeye devredilmiştir.Bağış 2 koşula bağlanmıştır;birincisi bağışlanan yere belediye sarayı veya kültür sarayı yapılması, ikinci koşul ise "Bu yer Ahmet Andiçen tarafından belediyeye hibe edilmiştir" tabelasının yerinden kaldırılmamasıdır.Davalı belediye tarafından tabela dava tarihinden çok önce kaldırılmıştır.Diğer taraftan nizalı taşınmazın bulunduğu yer 7.10.1998 tarihinde onaylanan Gölbaşı merkez imar planı kapsamında olup bu plana göre dava konusu taşınmaz park alanı olarak belirlenmiş ve 10.6.1998 tarihinde parkın yapım işi bir şirkete ihale edilip 25.6.1998 tarihinde yer teslimi yapılmıştır.Davalı belediyenin bu işlemler ile artık bağışın koşullarını yerine getirmeyeceği çok açık biçimde saptanmıştır.
    Ayrıca nizalı taşınmazın bulunduğu yer belediyeye devirden sonra 22.10.1990 gün ve 90/1117 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Gölbaşı Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak tespit ile ilan edilmiş ve bu tarih itibarı ile de bağışın koşullarının yerine getirilmeyeceği anlaşılmıştır.
    Yine; davacılar Gölbaşı Asliye Hukuk Mahkemesinin2001/62 D.İş sayılı dosyasında; davalı belediye tarafından bağış koşullarının onbir yıldan beri yerine getirilmediğini; ileride açılacak davalara delil olmak üzere taşınmazın mevcut durumunun belirlemesini istemişlerdir.Engeç tespit tarihi olan 2001 yılında davacıların bağış koşullarının davalı tarafından yerine getirilmeyeceğini bildikleri çok açıktır.Hatta davacılar onbir yıldan beri davalı belediyenin bağış koşullarını yerine getirmemek için kendilerini oyaladıklarını kabul etmektedirler.Bağış koşullarının yerine getirilmesini onbir yıl beklemek hayatın olağan akışına uygun değildir.
    Bu durumda hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu, belediyenin bağış koşullarının yerine getirilemeyeceği yolunda yazdığı yazının öğrenme tarihi olarak kabulünün mümkün olmadığı, bizzat davacıların açık beyanı ile hak düşürücü süreden çok önce durumu öğrendikleri, buna göre hak düşürücü süreden sonra açılan davanın bu nedenle bozulması gerekirken esastan ret ile vekalet ücreti takdiri yönünden bozulması görüşüne katılmıyorum.

     

     

     

     

     

     

     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi