MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ..., müdahale talebinde bulunan ... ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

2003 yılında yapılan kadastro sırasında ... ilçesi, ... köyü 101 ada 85 parsel sayılı 33842,20 m² yüzölçümündeki taşınmaz, senetsizden-zilyetliğe istinaden tarla niteliğiyle davalı adına tespit ve tescil edilmiştir.
Davacı ..., taşınmazın zilyetlikle mülk edinme şartlarının oluşmadığı iddiasıyla dava açmış, ... taşınmazların orman olduğu iddiasıyla müdahale talebinde bulunmuş, mahkemece, davanın kabulü ile taşınmazın (b) harfi ile gösterilen 13247,31 m²"lik kısmına ilişkin tapunun iptali ile orman vasfıyla ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... ile müdahale talebinde bulunan ... ve davalı kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1966 yılında seri bazda yapılan orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre yapılıp kesinleşen evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ile aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
1) Müdahale talebinde bulunan ...nin temyiz istemi yönünden;
...nin usûlüne uygun bir katılımı veya usûlünce açılmış bir davası bulunmadığı anlaşıldığından, temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine,
2) Davacı ... ve davalı kişi vekilinin temyiz istemine gelince;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın orman tahdit sınırları dışında kaldığı ve taşınmazın (a) harfi ile gösterilen bölümünün orman sayılmayan yerlerden, taşınmazın (b) harfi ile gösterilen bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu ve davalı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının taşınmazın (a) harfi ile gösterilen bölümü yönünden oluştuğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 16/09/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.