
Esas No: 2012/4450
Karar No: 2012/7203
Karar Tarihi: 06.12.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4450 Esas 2012/7203 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında imzalanan 14.10.2008 tarihli protokol gereğince müvekkiline verilen 15.09.2009 keşide tarihli, 266.650 USD bedelli çekin ödeme günü bankaya ibraz edildiğinde karşılığının çıkmadığını, bu sebeple Kadıköy 3.İcra Müdürlüğü"nün 2009/23894 sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü iflas yoluyla takip yapıldığını, borçlunun 21.10.2009 tarihinde takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile borçlu şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 14.10.2008 tarihli sözleşmenin mutlak butlanla batıl olduğunu, sözleşmeye göre çeklerin, hissedarların 21 no"lu parseldeki tüm hisselerini şirkete devretmesi karşılığında verildiğini, bu sözleşmenin taşınmaz satış vaadi sözleşmesi niteliğinde olduğunu, bu tip sözleşmelerin BK 22., MK 706., NK 89. maddesi uyarınca resen düzenleme şeklinde yapılmış olmasının geçerlilik şartı olduğunu, bu şarta uyulmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak verilen çekler nedeniyle de şirketin sorumluluğunun olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında imzalanan 14.10.2008 tarihli protokolün içeriği itibariyle taşınmaz satış vaadi sözleşmesi niteliğinde olduğu, kambiyo senetlerinde borcun senetten mücerret olduğu, çeklerin sadece 21 no"lu parsel için değil 8 ve 20 no"lu parseller için de verildiği, davalının üzerine düşen yükümlülüğünün sadece 21 no"lu parseldeki hisselerin devrinden ibaret olmadığı, bu nedenle ciro görmemiş bulunan çekler nedeniyle sözleşmenin şekil şartına uygun olmadığına yönelik savunmanın yerinde olmadığı, davalının davacıya borçlu olduğu, davalının ihtar edilen depo kararına rağmen borcu ödemediği gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalı şirketin iflasına karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece, çek illetten mücerret olarak kabul edilmiş olsa da 31.12.1991 tarihli asıl sözleşmenin tasfiyesi niteliğinde olan 14.10.2008 tarihli protokolün Borçlar Kanunu"nun 12. maddesi uyarınca resmi şekilde olması gerektiğinin gözardı edilmesi ve protokolün 5-7 ve B. bentlerinde belirtilen şartların yerine getirilmesi halinde takibe konu çekin geçerlilik kazanacağının da düşünülmemesi doğru görülmemiştir.
2-Bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 06.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.