23. Hukuk Dairesi 2012/4193 E. , 2012/7228 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında imzalanan 10.07.2002 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacının tüm edimlerini yerine getirdiği ve inşaatları tamamladığı halde, kendi payına düşen A-1 numaralı villanın 1/2 hissesinin devredilmediğini ileri sürerek, bu hissenin müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
Davalı arsa sahibi vekili, inşaat eksik, kusurlu ve 12 ay geç teslim edildiği için, davacının, davalı yanın doğan alacakları karşılığı A-1 no"lu villadaki 1/2 payı müvekkiline vermeyi kabul ettiğini, davalının da alacaklarını istemediğini ve bu konuda mutabakat sağladıklarını, buna rağmen açılan davanın haksız olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı arsa sahibi ... vekili, birleşen 2008/37 Esas nolu davasında ise; davalının inşaatı eksik ve kusurlu teslim ettiğini, 12 ay geç teslim sebebiyle de zararı olduğunu, yüklenicinin emlak vergilerini ödemediğini ileri sürerek, 29.500,00 TL daire başı eksik işler bedeli olmak üzere 3,5 daire için 103.250,00 TL"nin ve diğer alacaklardan da şimdilik 15.000,00 TL"nin bağımsız bölümlerinin arsa sahibine teslimi gereken tarihten itibaren yasal faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu taşınmaza 8 adet villa yapılacağı ve bunlardan 4 no"lu parseldeki A-1 no"lu villanın 1/2 payının davacıya verileceğinin taraflar arasında kararlaştırıldığını, davalının davacı yanın edimlerini yerine getirmediğini ileri sürmesine karşın davalının dava tarihi itibariyle hiçbir taşınmazın maliki olmadığını ve iddialarını da ispat edemediğini belirterek, davalı üzerindeki A-1 bağımsız bölümün 1/2 tapusunun davacı adına tesciline, birleşen davanın ise reddine karar verilmiştir.
Karar, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davalı arsa sahibince açılan birleşen davada, eksik ve kusurlu işlerin giderilme bedeli, gecikme tazminatı ve yüklenici yerine ödenen emlak vergisinin karşılığı olarak tüm istek kalemleri için 15.000,00 TL"nin ödetilmesi talep edilmiş, ancak her istek kalemi için ne miktar talepte bulunulduğu mahkemece davacıya açıklattırılmamıştır.
Taraflar arasındaki 10.07.2002 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği arsa sahibine ait olacağı belirlenen villaların, arsa sahibince 3. kişilere satışı, arsa sahibinin sözleşmedeki haklarını da temlik ettiği anlamında değerlendirilemez. Bu itibarla, az yukarıdaki bent gereğince taleplerin miktarları açıklattırıldıktan sonra arsa sahibine ait villalardaki eksik ve kusurlu işlerin giderilme bedelleri dosya kapsamındaki tüm deliller nazara alınarak, gecikme tazminatı ise villaların teslimi gereken tarihten, satış tarihlerini geçmemek üzere fiili teslim tarihine kadar bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla hesaplatılıp, buna yüklenici adına ödendiği ileri sürülen emlak vergisine ilişkin deliller de istenip bu husus ispat edildiği takdirde bedeli yukarıdaki alacak kalemlerine eklenip tümü üzerinden ve birlikte ifa şeklinde tescile karar verilerek bir hükme varılması gerekirken, villalar 3. kişilere satıldığından arsa sahibinin herhangibir talepte bulunamayacağı yönündeki hatalı değerlendirmeye dayalı gerekçeyle, birleşen davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.