Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/7254
Karar No: 2022/2246
Karar Tarihi: 23.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/7254 Esas 2022/2246 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2021/7254 E.  ,  2022/2246 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 29.04.2021 tarih ve 2020/22 E. - 2021/401 K. sayılı kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kısmen kabul-kısmen reddine dair Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 09.07.2021 tarih ve 2021/984 E. - 2021/1216 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, Şanlıurfa Medifırat Sağlık Hizmetleri Ltd. Şti.’nin ...'nün 12031 sicil sayısına kayıtlı iken 11/12/2014 tarihinde kaydını terkin ettirdiğini, adıgeçen şirketin müvekkili kurumla imzalanan sözleşmeye aykırı davranarak sağlık hizmeti sunmadığı halde sağlık hizmeti sunmuş gibi SGK'yı zarara uğratarak yersiz ödemeleri aldığı tespiti üzerine uğranılan zararın tahsili için Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğünün 2017/11103 E- 2017/11107 Esas, 2017/70444 E, 2017/4302 E, 2017/4304 E 2017/1104 E, 2017/11102 E, 2017/11606 E , 2017/11105 E, 2017/4300 E, 2017/4305,2017/11101, 2017/4301 E, 2017/13059 E, 2017/13055 E sayılı dosyaları ile takip başlatıldığını, kendilerine tüzel kişiliğin ihyası için süre ve yetki verildiğini belirterek sayılı icra takip dosyalarının infazı işlemleri ile sınırlı olmak üzere tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davacı vekili, dava dilekçesinde maddi hata yapıldğından bahisle HMK’nın 31. ve 183. maddeleri uyarınca sunduğu 07/12/2020 tarihli ve 11/03/2021 tarihli dilekçeleri ile şirketin Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/7044, 2017/11103 ve 2017/ 11107 sayılı dosyalarının işlemleri ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ..., ihyası istenilen şirketin tasfiye ve fesih tescilinin usulüne uygun yapıldığını, yasal hasım olduklarından aleyhlerine yargılam giderine hükmedilmemesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

    Mahkemece; Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/11107 esas ve 2017/11103 sayılı dosyalarnın alacaklısının SGK borçlusunun ise Dağcı Özel Sağlık Hizmetleri Sanayi ve Tic. Ltd. Şti olduğu, 6 Şubat 2014 tarihinde alınan genel kurul kararı ile tasfiye sonucu terkin edildiği, bu icra dosyalarının borçlusu ihyası istenilen şirket olmadığı, her ne kadar ihyası istenilen şirketin ticaret sicili kayıtları tasfiyenin tamamlandığı gerekçesi ile silinmiş ise de, şirket hakkında Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğünün 2017/7044 (yenilenmekle 2020/21516 ) sayılı dosyası ile takip bulunduğu, tasfiyenin tamamlanmadığı, icra takibinde taraf teşkili için davaya konu terkin edilen şirketin ihyasının zorunlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile ksımen reddine, Şanlıurfa Ticaret Sicil Müdürlüğünün 12031sicil numarasında kayıtlı iken sicil kaydı kapatılan ...'nin Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğünün 2020/21516 (yenileme öncesi 2017/7044 sayılı) dosyasının görülüp sonuçlandırılması ve infazı işlemleriyle ilgili ek tasfiye işlemleriyle sınırlı olmak kaydıyla Ticaret Siciline yeniden tescili ile ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için ihyasına karar verilen şirketin son yetkili temsilcisi ve tasfiye memuru olan ...’ın tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye memuruna takdiren ücret verilmesine yer olmadığına, kararın Ticaret Siciline tescil ve ilanına karar verilmiştir.
    Hüküm davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesince, ihyası istenilen şirketin 05/11/2013 tarihli genel kurul kararıyla tasfiyeye girdiği ve tasfiye sonucu 11/12/2014 tarihinde terkin edildiği, tasfiye memurunun ... olduğu, davacı vekilinin 07/12/2020 ve 11/03/2021 tarihli dilekçelerine istinaden nihai talebinin Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğünün 2017/7044 (Yenileme sonrası 2020/21516) ve 2017/11103 ve 2017/11107 sayılı dosyaları bakımından ihya kararı verilmesi olduğu, Mahkemece, Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğünün 2017/11107 ve 2017/11103 sayılı icra dosyalarının borçlusu, ihyası istenilen şirket olmadığından bu icra dosyaları yönüden davanın reddine karar verildiği halde, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı ... lehine vekalet ücreti takdir edilmemesinin doğru olmadığı, 6102 sayılı TTK'nın 547. maddesinde tasfiye sonucu terkin edilen şirketlerin ihyası bakımından süre öngörülmediği davalı ek tasfiye memurunun sair istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, HMK 353/1-b-2 maddesi gereği yeniden hüküm tesis edileceği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine, TTK 547. maddesine göre Şanlıurfa Ticaret Sicil Müdürlüğünün 12031 sicil numarasında kayıtlı iken sicil kaydı kapatılan ...'nin Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğünün 2020/21516 sayılı (yenileme öncesi 2017/7044 sayılı) icra takip dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına, Şanlıurfa 3 İcra Müdürlüğünün 2017/11103 esas ve 2017/11107 esas dosyaları yönünden ihya tescil taleplerinin reddine, TTK'nın 547/2. maddesine göre, ek tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için ihyasına karar verilen şirketin son tasfiye memuru olan ...’ın tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye memuruna ücret takdirine yer olmadığına, kararın Ticaret Siciline tescil ve ilanına karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, genel kurul kararıyla tasfiye edilerek ticaret sicilinden terkin edilen dava dışı Şanlıurfa Medifırat Sağlık Hizmetleri Tic. San. ve Ltd. Şti aleyhine davacı tarafından başlatılan icra takiplerinden dolayı şirketin ihyası talebine ilişkindir.
    1- İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davacı vekilinin temyizine gelince, dava dışı şirketin ihyası talebinin kabulüne karar verilmesi nedeniyle davacı tarafından delil niteliğinde gösterilen icra takip dosyalarının ikisinin dava ile ilgili olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp Mahkemesince davanın kabulü ile davacı yararına yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde verilen karar yerinde olmadığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı ...'dan alınmasına, 23/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY

    Dava, 6102 sayılı TTK 547 maddesinde düzenlenen ek tasfiye istemine ilişkindir.
    TTK 547/1 maddesinde, ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğunun anlaşılması durumunda mahkemece bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tesciline karar verileceği düzenlenmiştir.
    Dairenin yerleşik uygulamasında, TTK 547 maddesine dayalı ek tasfiye davasında verilecek kararın, ek işlemlerle sınırlı olması yönündedir.
    Somut uyuşmazlıkta davacı, 27.01.2020 tarihli dava dilekçesi ile 11.03.2021 tarihli dilekçesinde Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğü'nün 2017/11103 ve 2017/11107 sayılı dosyaları yönünden de ek tasfiye kararı verilmesini istemiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesince dava kısmen kabul, kısmen red edilerek 2017/11103 ve 2017/11107 sayılı dosyalar yönünden dava red edilerek davalı tasfiye memuru lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir.
    Davacı vekilinin davalı lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğine ilişkin temyiz istemi doğrultusunda Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.
    Sayın çoğunluğun bozma gerekçesine katılamıyorum.

    6100 sayılı HMK 323/1-ğ maddesinde "vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücreti" yargılama giderleri arasında sayılmış, HMK 326 maddesinde de "kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına, davada iki taraftan her birinin kısmen haklı çıkması durumunda mahkemece yargılama giderlerinin tarafların haklılık oranına göre paylaştırılmasına karar verileceği düzenlenmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesince, ek tasfiye davasının kısmen kabul ve kısmen reddine karar verilmiş olup HMK 326 maddesi gereğince davanın red olunan bölümü yönünden davalı tasfiye memuru lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.
    Davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesi gerekirken, açıklanan yasa hükümlerine aykırı gerekçe ile kararın bozulmasına ilişkin çoğunluk görüşüne karşıyım.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi